Sevgili okurlar,
“Bizim Sakarya Gazetesi” olarak, “sizleri bilgilendirmeye, haberdar etmeye”, büyük özen gösterdiğimizi, sık, sık dile getiriyoruz..
Takdir edersiniz ki, “haberler kadar, yorum ve analizlerle de düşünce ufkunuza katkı yapmayı”, ilke olarak benimsiyoruz..
Bu alanda, “yetkin ve etkin yazar arkadaşlarımız ile birlikte, imkanlar dahilinde sizlere, gelişmeleri, olayları yorumlamaya” gayret gösteriyoruz..
“Katılırsınız, katılmazsınız”, bu sizlerin en ala hakkınızdır elbette!
FİKİR BAŞKA,BAŞKA OLMAZSA?
Ünlü Halk Ozanı Aşık Veysel bir şiirinde “Fikir başka, başka olmazsa, koyun kurt ile gezerdi” diye ne güzel söylemiş!
Elbette, “herkesin bir fikri var, o fikir herkesin kendine özel” tabii!
Özellikle, “siyah-beyaz” veya “diğer renklerde fikir birlikteliği” yapabiliriz!
Ama, işin içine “siyaset” girdi mi, işte o zaman,” anlayışlar, kavrayışlar”, halk söylemi ile “yoğurt yiyişler” değişebiliyor..
Fakat, siyasette asıl olan, “halka, tarafsız, objektif, eşit, adil, hak, hukuk” çerçevesinde hizmettir..
DEMOKRASİLERİN KURALIDIR!
Bu, demokrasilerin temel kuralıdır!
Yani olmazsa, olmazdır!
Demokrasilerde, “siyaset yapma görevi, siyasi partilere” verilmiştir!
O nedenle, “siyasi partiler kadar, sivil örgütlerin de görüş belirtme, sunulacak hizmetlerde önceliklere dikkat çekme görevi” vardır..
Demokratik ortamda yapılacak seçimlerde, halk sandık başına gider sözünü söyler..
Bu seçimlerde, “demokratik kurallar” bellidir..
Ancak, ülkemizde son yıllarda, bu alandaki, “iktidar yanlısı düzenlemelere, ayrıcalıklara”, ne demeli?
MUHALEFET ETME GÖREVİ?
Halkımızın “muhalefet etme” görevi verdiği muhalefetin, içinde bulunduğu durumu, bilmeyen mi var?
Bütün bu durumu, bu ortamı, “adil ve eşit, hak, hukuk” temelinde, adlandırmamız mümkün mü?
Ülkemizde, elbette siyasi alandaki söylemlerde dikkat çekicidir?
Maalesef iktidara gelen “ biz olmazsak, bunlar ülkeyi yönetemez” tezinden hareketle, “aşağılama, küçük görme” alışkanlıkları içinde,”bunlara 10 koyun versen güdemez” söylemleri ile “kafa bulundırdığını, insanımızın aklını, fikrini çeldiğini” söyleyenler, haksız değiller!?
“BAY KEMAL” TANIMLAMASI?
Bütün bu söylemlere,”Bay Kemal, Zillet,illet, CHP zihniyeti “ ile diğer söylemleri eklediğimizde, “siyasi ortamın ne kadar gerildiğini, kutuplaştırmanın hat safhaya getirildiğini, insanımızın taraf olmaya zorlandığını, bu manada dini grup ve kümelerin, cemaatlerin sahiplenildiğini” söylememiz yanlış olur mu?
İşte cübbeliler, mahkeme salonları önlerinde gövde gösterilerinde!
Bir ses çıkaran, coop sallayan, gaz sıkan, yakalarına yapışan, hatta tokat atan var mı?
Bu,”çifte standart” niye ki?
İYİYİ SEÇMEK?
Bu bağlamda söylenecek, sizlere sunulacak çok önemli bilgi ve bulgular var!
Amacımız, demokratik düzen içinde, “en iyiyi seçmek, iktidara getirmek, ülke nimetlerinden yararlanmak, eşit, adil, hak, hukuk çerçevesinde ülke zenginliklerini paylaşmak, bölüşmek, liyakate bağlı olarak işe alımların, sınavların, lekesiz, tertemiz yapılması” olmalıdır!
Bizler, bu öncelikleri olan siyasi partileri iktidara getirmiyor muyuz?
Peki, gelinen bu noktada, “hangi eşitlikten, hangi adaletten, hangi doğru-dürüst siyasetten, hangi liyakatten” bahsedebiliriz ki?
HALKIN HAKEMLİĞİ?
Bugüne gelirsek, “halkımızın hakemliği”, bu seçimlerde çok önemli..
Ya, “iktidarın söylemleri” paralelinde, oyumuzu kullanacağız?
Ya da, “muhalefetin söylemleri”, açıklamaları, tespitleri doğrultusunda, “ülke ve milletimiz menfaatleri” doğrultusunda gerekeni yapacağız..
Bu seçimler, çok önemli!..
Bir bakıma, “Türkiye’nin, Cumhuriyet’in kader seçimi” bu!
Önceki gün sizlere, “kısmen Osmanlı İmparatorluğu’nun, yıkılışına giden süreçteki yanlışlarından” söz ettim..
“Millet İttifakını” oluşturan Altı Siyasi Parti’nin bir araya gelerek hazırladıkları “ Ortak Politikalar Mutabakat” açıklamasına şahitlik ettik.
ANKARA’DA DEMOKRASİ RÜZGARLARI?
Ankara’da bir başka, “demokrasi rüzgarları” estirildi..
Bir başka umut meşalesi yakıldı..
Tekrar,”Cumhuriyet’in kazanımları, Atatürk Türkiyesi’nin yeniden ihdası, inşaası için yapılacaklar, öngürüler, tespitler”, aziz ve yüce milletimiz ile paylaşıldı.
Müsadenizle, merhum Sakarya eski milletvekillerinden Cevat Adapazarlı’nın bir sözünü hatırlatarak, görüş ve düşüncelerimi paylaşmayı sürdürmek istiyorum.
“Adapazarı’nda üç kişi ile Türkiye’de beş kişi ile ortak zordur!”
YARATILAN ALGILAR DEĞİŞMELİ?
Üzerimizde öyle algılar yaratmışlar ki, sormayınız, gitsin!
Mesela,” su akar, Türk bakar!”
Ya da, “Türk’ün aklı sonradan gelir!”
Daha çok örnek var ama, sanırım anlayana, bu kadarı yetişir!
Biz biliriz ki, “cahile laf anlatmak” güçtür!
UZLAŞMA ÖRNEĞİ?
O nedenle, bir araya gelen ve bizlere uzlaşmanın, istişarenin en güzel örneklerini veren,”başta CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ile Deva Partisi Genel Başkanı Ali Babacan adına, dün bu siyasi uzlaşmanın en güzel örneğini veren ve meyvesini bizlere sunanları” tebrik etmek isterim..
ORTAKLIK MUTABAKATI?
Hani, “Türkiye’de uzlaşma, ortaklık” yapılamıyordu?..
Bu manada, “Millet İttifakı” adına, “Ortaklık Politikaları Mutabakatını” kamuoyu ile paylaşan,” siyasi parti temsilcilerinden Faik Öztrak, İbrahim Çanakcı,Bülent Şahinalp, Feridun Bilgin, Ümit Özlale, Sabri Tekir”, bizleri gelecek adına umutlandırdı..
Doğrusu ikna olduk!
Bundan sonrası elbette aziz ve yüce milletimizin takdiridir..
Bizim burada söyleyeceğimiz şudur: demek ki Türk siyasetinde de istenirse “uzlaşma, ortaklık, birliktelik” yapılabiliniyormuş..
Efendim, farklı görüşleri var?
Elbette olacak?
Farklı görüşler olmasa, farklı parti tabelaları altında siyaset mi yaparlardı?
UZLAŞMA, DENETİMİ GETİRİR?
Avrupa Birliği(AB) ülkelerinde, bu tür siyaset anlayışı hakim kılınıyorda, “ülkemizde neden uzlaşma rejimi ihdas” edilmesin?
Unutmayınız ki, bu milletin azzi evlatları “sağ-sol” diye bölündüklerinde, tutsak oldukları hapishanelerde, “Vatan, bayrak, toprak, ideal ve ülkü birliği içinde” buluşmadılar mı?
“Vatan mevzu” ise gereken yapılır..
Altı siyasi partinin de, yaptığı budur!
Vatana, millete hayırlı olsun, demek bizlere düşer!
Takdir ise milletimizindir!
Yusuf Cinal yazıyor, 1 Şubat 2023 Brüksel