Zaman göz açıp kapayıncaya kadar geçiyor; Cevat Kuş öleli bir hafta olmuş.

Geçen salıyı dün gibi anımsıyorum; Kuş’u son yolculuğuna uğurlamak için gelenler öğle vakti cami avlusunu doldurmuşlardı; sıcak bir gündü; içimde tuhaf bir duygu pırpırlanıyordu.

Nice zamandır, Nihat Bayraktar, Ramazan Öge, Selami Karakadı, Cengiz Varlıca ve Fatih Enes İlkay’ı da katarak bir akşam yemeğinde söyleşmek istediğim dostumun cenazesine gelme tedirginliği içimi yiyordu.

Kendi kendimi aklamak için gerekçeler arayıp duruyordum.

Oysa Kuş, turp gibiydi, herhangi bir sağlık sorunu yoktu, bir dostun genç sayılabilecek yaşta toprağa karışması can sıkıcıdır…

***

Kimi insan vardır, tüy gibi hafiftir, ağırlığını duymaz, yaşayıp yaşamadığını bile unutursunuz; çünkü, bu tipler sorun yaratmazlar, üretirler…

Bu türden kimselerin değerleri, ancak yitirildikleri zaman ortaya çıkar..

Cevat Kuş böyle bir insandı; ölüm haberini aldığımda varlığının olumlu değerini anladım, yokluğunun acısını ta içimde hissettim.

***

Önce telefonda tanıştım Cevat Kuş’la, 1989 yılında o Hendek Belediyesi özel kaleminde, ben Adapazarı Belediyesi özel kaleminde görevliydik, sonra kendisini tanıdım…

Her ikimizde ‘CHP Okulu’ diyebileceğimiz ortamda yetişmiştik, kaynaşmamız zor olmadı…

Cevat Kuş, daha sonra Hendek parti örgütünde görevler üstlendi…

Parti yöneticiliği durağan geçmedi, Cevat’ın başlangıcı ile sonu arasındaki grafik, olumlu bir tırmanışın göstergelerini taşır…

Türkiye’de halktan yana politika yapmak zor bir iştir…

Bu zorluk CHP’de hüzünlü bir kedere dönüşür, sadece rakiplerin değil, dost ateşin altında kalmayı da göze almayı gerektirir…

Cevat Kuş, sessiz, dengeli, efendi insan kimliğinin arkasındaki yaramaz çocuk ruhunu ve mizahçı kişiliğini politika pratiğine yansıttı…

Kıdemi arttıkça ağır başlı kişiliği de ilerledi; kendisini gölgeye çekip bilincinin ışığını partililere sunan Cevat’ın alçak gönüllü yaşamı örnek bir karakteri taşır…

***

Kimi politikacı tüm cılızlığına karşın sürekli tepinme içindedir;  yaptıklarıyla değil kişiliğiyle olaylar yaratarak çevresindeki ilgileri canlı tutmaya çabalar; yaşamının gerilimlerini politikacılığının kanıtları sayar; ama, ruhundaki gerilimlere karşın beş para etmez ürünler verdiği için dengeyi bir türlü tutturamaz…

Kimi politikacı da sağlam kişiliğinin tutarlı ürünlerini verdikçe dengelenir, saygınlık kazanır…

***

Cevat Kuş’un kişiliği hangi aşamalardan sonra oluştu, hangi sosyal tarlada filizlenip serpildi?..

Bu soru ayrıca arayıp tarayıp yanıtlanmalıdır; ama, bireysel hiçbir iddia taşımadan, uzun yıllar örgüt emekçiliği yapmış bir insanı yitirdik…

Hep güleç yüzlü, hep iyilik dolu, hep kıskançlıktan uzak ve hep yapıcı hep kucaklayıcı oldu Cevat…

Varlığını öylesine duyurmadan sezdiriyordu ki ancak yitirdiğimiz gün yok oluşunun ne demek olduğunu anladım…

CHP’ye Cevat Kuş’un yüzde biri kadar katkısı olmamış nice kişinin gürültüsü arasında insan sıcağı Cevat kaynayıp gitmesin diye yazdım bu yazıyı…

Keşke O’nu yitirmeden bu görevi yapabilseydim.