Yazı işleri toplantısında Tuncer Kalaycı sormuştu:
-Yerel seçime bir ay kala ‘Belediye Seçimleri 2019’ adıyla okura ‘ek gazete’ sunabilir miyiz?..
Değerlendirelim, demiştik…
Bir süredir aklımda bu soruya yanıt arıyordum…
Hasan Kurtiç’in bir sözü aklıma geldi:
“-Bir haber ya da olguyu yerinde görmeden köşemde yazı konusu yapmam!..”
Kurtiç’in yöntemi aklımdaki soruya yanıt anahtarı oluşturabilirdi…
Sevgili meslek büyüğümü bu kez dinledim…
Pamukova’ya gittim…
***
Gittiğim yerde sonbahar güneşi vardı…
Bir de temiz hava…
Başka?..
Güzel insanlar vardı…
Yürüyüşe çıktığım zaman köşede bucakta, sokakta gözüme kestirdiğim insanlarla ciddi mi ciddi, şaka mı şaka, iş miş, seçim meçim, lebalep dolu konuşmalarla zamanı geçirdim…
Gördüm ki Pamukova’da seçim kazanı ateşin üzerine vurulmuş…
İkindi vaktine doğru dönüş için meydana çıkıp arabaya doğru yönelirken, tesadüf bu ya, açık hava kahvesinde oturan altı yedi kişilik gruptan bir güler yüzlü adam ayağa kalktı ve sordu:
-Sen Özgür değil misin?.
-Evet, dedim, ben Özgür’üm…
Buyur etti, masaya iliştim…
Hal hatır faslından sonra Pamukova’da bulunma nedenimi masaya serdim…
İçlerinden birisi dedi ki:
“-Burası Pamukova
Cevat Keser’den başkasını arama…”
Şaşkın gözlerle masadakilere göz gezdirdim sanırım…
Bir diğeri söze girdi:
-Sen bilmiyor musun?..
-Neyi?..
-Bizim Pamukova parolasını?..
Bir süre durdu ve sonra vurguladı:
“-Başın düşerse dara
Cevat Keser’i ara..”
Kahve ihvanının eğilimini anlamıştım…
Kahkaha, gırgır mırgır derken bir süre sonra izin isteyerek ayaklandım…
Beni masaya davet eden tanıdık koluma girdi, eliyle az önce konuşanları göstererek:
“-Söyledikleri doğrudur. Cevat bizden biridir. Bizim derdimizle dertlenir. Bizimle ağlar. Bizimle güler. İnanmıyorsan Cuma günü yine gel. Bizim ki adaylık müracaatı yapacak. Cuma namazından sonra aha bu meydandan en az üç dört bin kişi ile partiye yürümez ise bana da İsmail demesinler…”
***
Kırk yıla yakın bir zamandan beri –hem de- tam göbeğinden seçimleri izlerim…
Bu ilçede konuştuğum, dinlediğim insanlardan edindiğim izlenim ne?..
Cevat Keser bir kişi değil…
Bir fikir…
İlçe nüfusunun bellek örgütlenmesini dikkate alırsak, bir Pamukovalı için belediye, Keser demek…
1994 yılında Doğruyol Partisi bayrağını yerden alıp yürüyen Keser, sırasıyla Genç Parti, Milliyetçi Hareket Partisi ve Adalet ve Kalkınma Partisi’nden seçildi…
Çeyrek yüzyıldır belediyeyi yönetiyor…
Kendisinin pek sevdiği Süleyman Demirel benzetmesine bir dönemlik yerel iktidar kaldı…
Altı kere gidip yedi kere gelen eski başbakan ve cumhurbaşkanı Demirel’le karşılaştırılınca, belediye başkanlığı alt kariyer gibi gözükse de Keser’in çeyrek asrı bulan belediye başkanlığı sona ereceğe benzemiyor…