Dün izin günümdü.. Şöyle bir gezeyim dedim.. Malum Camili’de oturuyorum. Kahvaltımı yaptım, evden çıktım. Hemen evimin elli-altmış metre ilerisindeki raylı sistem ara asansör noktasına kadar yürüdüm. Kartımı okuttum ve asansöre binerek, yer altındaki raylı sistem durağına inmeye başladım. Asansör yolculuğum altı-yedi saniye sürdü.
**
Yer altına döşenen, raylı sistem hakikatten güzel bir olay. Camili’nin girişinde tünellere giren raylı sistem araçları, beş, altı yüz metrede bir oluşturulan duraklarla, Camili’nin her yanına ulaşıyor. Camili’nin girişi ile çıkışı arasında 11 yeraltı durağı var. Raylı sistem aracına binmek için bu duraklardan birinin asansör noktasına geliyorsunuz, asansörle aşağı inip, o muhteşem raylı sistem araçlarıyla Adapazarı’na doğru yol alıyorsunuz.
**
Söylediğim gibi Camili’de yer altında 11 durak var. Evinize en lakın durakta iniyor, asansörle yukarıya çıkıyorsunuz. İnanılmaz bir hizmet, inanılmaz keyifli yolculuk. Bindiğim raylı sistem aracı, Camili’nin yeraltına döşenen güzergahından dolaşıp, çıkış noktasından çıkıp Adapazarı’na doğru yol almaya başladı. Her koltuğun arkasında internete bağlı dijital ekran var.
**
İster yakınlarınızla görüntülü sohbet edin, ister haberleri takip edin, isterseniz ekranı kapatıp yolculuğunuz boyunca çevreyi izleyin. Ben ikincisini yaptım, çevreyi izleye izleye Adapazarı, eski Gar binasının olduğu merkeze yapılan ana durağa kadar geldim. Dışarı çıktığımda canım kahve içmek istedi. Sonra birden aklıma geldi. Kahveyi, Erenler Tepesi’nde Bağlar Mahallesi’ne üç-beş yıl önce yapılan yüz on metre yükseklikteki Sakarya-1 Kulesi’nde içmeyi kafama koydum.
**
Bir başka raylı sistem aracına binerek, yedi-sekiz dakika içinde kendimi Erenler’de ki Sakarya-1 Kulesi’nin önünde buldum. Asansörle altmış dördüncü kata çıkıp, kendime bir kahve söyledim. Muhteşem manzara, bütün Sakarya ayaklarınızın altında. Kahvem gelene kadar kol saatimden, sesli olarak günün haberlerini dinledim. Kahvemi içerken de manzaranın tadını çıkardım.
**
Biliyorsunuz, bu Sakarya-1 Kulesi, Sakarya-2 Kulesi ve Sakarya-3 Kulesi, lokantalar, cafeler, restoranlarla dolu, bu kuleler aynı zamanda teleferik merkezleri. Her bir kuleden, bir başka kuleye teleferikle geçiyorsunuz. Sakarya-1 Kulesi Erenler’de, Sakarya-2 Kulesi Serdivan Kampüs’te, Sakarya-3 Kulesi Sapanca’da. Kahvemi içtikten sonra, teleferikle Sakarya-2 Kulesi aktarmalı, Sapanca’ya gitmek istedim. Yani önce Serdivan Kampüs’e, oradan da Sapanca’ya. Raylı ile de gidebilirim ama epeydir teleferiğe binmediğim için teleferikle gitmeyi düşündüm. Birkaç dakika sonra da teleferikteki yerimi aldım.
**
Erenler’den, Serdivan Kampüs’e yolculuk başladı. Yaklaşık yüz elli metre yüksekteyiz. Altımızda Sapanca Gölü her yer muhteşem. Sakarya-2 Kulesi’ne geldik. Hemen ardından da Sakarya-3 Kulesi’ne doğru bir başka teleferikle yolculuğumuz başladı. Yine Sapanca Gölü’nün mükemmel güzelliğinin üzerinden Sapanca’ya ulaştım. Kendime hemen göl kenarında güzel bir restoran bulup yemeğimi yedim.
**
Orada tanıştığım birkaç dostla sohbet derken akşamı ettik. Yavaş yavaş dönüş saati geliyordu. Dönüş güzergahımda aynı oldu. Önce, Sakarya-3 Kulesi’nden, Kampüs’te ki Sakarya-2 Kulesi’ne, oradan bir başka teleferikle, Erenler’de ki Sakarya-1 Kulesi’ne. Sonra’da, raylı sistem aracıyla, önce merkez raylı sistem ana durağına, oradan da bir başka raylı sistem aracıyla Camili’ye, evime döndüm…
**
Dünü iyi ki kendime ayırmışım. İş-güç derken belki de aylardır teleferiğe binmemiş, Sapanca Gölü’nü havadan izlememiş, göl kenarında güzel bir yemek yememiştim. Herkese tavsiye ederim!..
07 Temmuz 2035