Yazın…
Siyah veya lacivert pantolon… Siyah ayakkabı, siyah kemer… Uzun kollu, kol düğmeleri bileğe iliklenmiş, sadece yaka düğmesi açık beyaz gömlek… Siyah renkte, elde ve omuzda taşımaya müsait, çok amaçlı çanta… Dışarıda kullanılmak üzere yaka cebinde siyah güneş gözlüğü…
Kışın…
Mutlak ve mutlak ya siyah ya da lacivert takım elbise… Beyaz veya açık mavi gömlek… Elbise ve gömleğin rengine uyumlu kravat… Hava soğuksa ceket altı, gömlek ve elbisenin rengine uyumlu süveter kazak… Siyah ayakkabı, siyah kemer… Siyah renkte, elde ve omuzda taşımaya müsait, çok amaçlı çanta…
Genel…
Nedense hiçbiri 23 yaşından küçük,35 yaşından da büyük değildir… Boylar 1.75 ile 1.85 arası, daha kısasını da, daha uzununu da göremezsiniz… Saçlar, avuca ancak gelecek kadar, beş numaranın biraz daha üzeri…
**
Bu kişileri her hastanede, özel veya devlet fark etmez her hastanede, özellikle sabahları 08.30-11.30 arası daha sıklıkla görürsünüz. Peki, kim bunlar? Birçoğumuzun bildiği, birçoğumuzun bilmediği, hatta hastane koridorlarında bazı hastaların ve hasta yakınlarının hekim sandığı bu insanlar ilaç firmalarının ilaç mümessilleri…
**
Firmalarının ürünlerini hekimlere pazarlayabilmek için, daha poliklinik başlamadan, hekimler gelmeden, poliklinik kapılarında onların yolunu beklerler. Hekim polikliniğe girdiği anda da, randevu sırası şu hastadaymış, sıra şununmuş falan gibi şeylere bakmadan, kendi kendilerine sınırsız yetki verdikleri için (!) saygısızca ve fütursuzca içeri girerler…
**
İçeri girerler, birkaç dakikada firmalarının yeni ürününü, hekime tanıtıp odadan çıkarlar. Zaman zaman hasta ve hasta yakınlarıyla, bu CİA ajanı görüntülü ilaç mümessilleri arasında, sert tartışmaların yaşandığı da bilinir. Poliklinik kapısının üzerindeki ışıklı tabelada ismini gören hasta içeri gireceği anda size hiçe sayıp, sizden önce içeri girmeye çalışanlar, yukarıda tarif ettiğim kılık ve kıyafetteyse hep bu ilaç mümessilleridir…
**
İşin vahimi, poliklinik yapmakta olan, başını kaşıyacak vakti olmayan bazı hekimler ne yazık ki, bu ilaç mümessillerine karşı çok sempatiktir. Kapıda görünce içeri davet ederler, dakikalarca görüşürler. İçeride hasta varken bile mümessilin, hekimden yüz bulduğu için içeri girdiği vakidir. Mümessil içeri girince içerideki hastaya, ‘İki dakika dışarıda bekler misiniz?’ diyen hekimlerde mevcuttur…
**
Bunların yanı sıra, ilaç mümessillerini mesai saatlerinde hastaneye sokmayan hastanelerde mevcut olduğunu söylemem lazım. Ayrıca, poliklinik sırasında ilaç mümessilleriyle kesin görüşmeyen hekimlerin varlığını da belirtmek isterim. Mümessillerle yağ bal olan hekim de var, poliklinik kapılarını onlara kapatan hekimlerde var..
**
Bütün bu anlattıklarımı gözleriyle görmek isteyen varsa, birkaç gün sabah saat 08.20’den itibaren SÜEAH’ın merkez kampüsündeki polikliniklerin önünde gözlem yapabilir. Bu gözlemi yapanlar, sonrasında eminim ki bana, ‘Az bile yazmışsın’ diyecektir…
17 Haziran 2016
