Sakarya Baro Başkanı Sayın Zafer Kazan’ın ve İMO Şube Başkanı Sayın Hüsnü Gürpınar’ın; Sakarya’nın, ihtiyaçlara, yasalara, çağdaş planlamalara uygun gelişip, büyümesine kamuoyu ve hukuk önünde, hiç çıkarsız, düzeyli sahiplenerek, sorumluluklar üstlenmelerini saygıyla izlerim.

Ülkenin insan, doğa, yaşam zenginliklerini geleceğe taşımanın başka yolu yok.

                                                           *

Sakarya’da, pek kimsenin umuru değil ve sesi de çıkmazken; BARO ve İMO bir kez daha, yapılıp açılışa hazır hale getirildiği halde işleyişe açılmayan harika bir Kamu Hizmet Binası’na sahip çıktı!

Kaç gün geçti; Seçilen-Atanan Yönetenlerden ve Sakarya kamuoyundan tık yok!

 42 Milyon TL gibi çok büyük bir servet harcanmış, SAKARYA BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ Hizmet Binası ilimizde yapılmış. İçi de tüm mobilyalarıyla tefriş edilmiş, İşleyişe hazırmış.

Bunca servet harcandıktan sonra; Hükümet-Bakanlık, bu mahkemenin İstanbul’a bağlandığını; Orada işleyişe geçeceği kararını bildirmiş.

İşleyişe hazır, dev bina ve mobilyalar çürümeye başlarsa, kimse ah vah etmesin!                                                                    

BARO Bşk. Sayın Zafer Kazan ile İMO Bşk. Sayın Hüsnü Gürpınar’a zaten bir dolu teşekkür borcumuz birikti. Bize düşen de kendilerini yalnız bırakmamak…

                                                                  *

Peki Şehir ve Şehirli nerede? Konuyu kem kümle taca atıp zaman kazanan, maçı soğutan, Seçtiğimiz Hukukçu İktidar Vekilleri nerede?

Bu şehir yıllardır, “ Sakarya Adalet Sarayı, şehre ve ilçelere en uygun bir yerde yapılmalı. Adaletin bağımsızlığı da, hiçbir kamu binasına iliştirilmemiş bir Adalet Sarayı ile sembolleşir.” demiyor mu?

Dedik; üstelik, TBMM’ye Seçtiğimiz Hukukçu Milletvekilleri bile bu konuda nice sözler de verdiler.

Şehir ve uzak ilçeler, Camili’deki Adalet Sarayı’na ulaşmada zorlanıyor. İktidar milletvekilleri, söz verdikleri hemen her konuda çuvallayınca,“ Yer yok. Yer  gösterin yapalım!”bahanesine sığınırlar.

O zaman BARO’nun önerilerini dinlesinler! İşte yer, işte Saray gibi!

 

 

 

                                     SAKARYA SİVİL TOPLUM PLATFORMU;    

                        SASTOP BİLE TARIM ARAZİLERİNİ ÖNERİR Mİ?

SASTOP da yıllardır, Sakarya taleplerini, fırsatlarını, sorunlarını geniş bir katılımla Sakarya Gündemi’ne taşır. Demokrat, saydam, siyaset üstü ve sistemli olmaya da çok özen gösterilir. 

SASTOP, bu hafta içinde İl Yöneticileri’ne sunmak üzere hazırladığı son raporda,  “ İleriki yıllarda Şehrimizin gelişmesi ve sorunlarının çözümü “ sözleri sonrası;

Pancar Çevre Yolu’ndaki KİPA çevresindeki, Karaağçdibi’nin kuzeyindeki EŞSİZ TARIM Arazilerini, Otogar karşısındaki Tohum Islah arazilerini, ET ve BALIK arazilerini;

“ Kentsel Gelişim-Dönüşüm “ için öngörüyorsa, yanmış bu ilde gülüm keten helva!.. 

Galiba, bu ilde kimse dünyanın en güncel derdi olan, “ Doğayı, Çevreyi, Tarım Topraklarını Koruma!” gibi sorunları izlemiyor, öncelemiyor.

Kışkırtıyorum tabii; SASTOP’da bunlar konuşulur, tartışılır,öneri dosyaları düzenlenir, ilgililere sunulur. Ama, açıklamada atlanmış, bu kez özenilmemiş.

 Ülkeyi ve İlimizi Yönetenler önüne sunacaksak çok özenli ve gerçekçi olmamız gerekiyor. SASTOP’a karşı sorumluluk duyduğum bilinsin. Sakarya’da çok geniş katılımlı, kapsamlı İl Sorun ve Önerileri toplantısı yapar. Yönetenlere de sunar.

 Ülkenin, şehrin, özellikle de çocuklarımızın geleceğini düşünüyor, önceliyoruz. Ziraat Odalarını ve tarımla ilgili tüm kesimleri özenle dinler, gidip yerinde görürsek, gerçek başka çıkar.

 Adapazarı’nın kuzeyinde; Pancar Yolu, Çark Deresi, Karaman Yenişehir,Dağdibi, Yeni Karasu Duble Yolu dörtgeninde kalan; Türkiye’nin ve dünyanın çok bereketli O Tarım Arazilerine kurban oluruz!

Otogar yaptığımız, Tohum Islah Arazileri için de öyle! Hal Binası yapacağımız Kirazca’daki bereketli tarım arazileri için de! Kağıt, Çimento, Mermer fabrikası diye yırtınılan, Muhteşem Geyve Ovası için bağışlanamaz hatalar yapmayız!

SASTOP’un işlevine inandığım yineleyeyim. Benim bilgi dağarcığım bu kadar söyleyebilir. Sakarya Tarımının bilgesi Sayın Abdurrahman Çakar her davetlerine gelir. Öngörülerinin yarısı yapılsın, Sakarya Tarımı çağ atlayabilir.   

 Sayın Çakar’a, tam 1.OSB’nin doğusunda, Sakarya nehrinin karşı yakasında kalan, Eski Adapazarı Çöplüğü’nü soralım! Alancuma’da, Prefabrik Deprem Köyü enkazını da!

Sakarya Halkı’na, O depremden sonra yıllarca topraklarında hayat sunan, Alancuma’yı  O rezil taş enkazı bırakıp, kaçar gibi terk ettik?

Büyükşehir, Sakarya nehrinden Yenicami Bulvarı’na giriş için KÖPRÜ yapacaktı. O Köprü, Alancuma’yı da ihya eder. Enkazdan, çöpten kurtulur; çokça da alan ortaya çıkar. İster 1000 Yataklı Hastane yap; ister Adliye Sarayı!

İnsanımıza verilen nimetleri, Tarım topraklarımızı taşlaştırılıp, yok etmeyelim!