Ülkemiz Köylerini, Köylülerini devlet desteklerinden çok erken mahrum etti.
Atatürk’ün Köyden-Köylüden başlayan eğitim ve teknoloji destekleri çabuk terk edildi. O işin en ayıplı yanı, toprakla, tarımla ihya olanların ihaneti gibiydi.
Ülkenin Has Köylüsü Siyasiler, Köy Enstitülerini kapatarak, Köy-Köylü Kalkınmasını nasıl engellediklerini 50-60 yıl sonra kahrolarak anlattılar!
İnternetten, 200 civarında köyün ağası olan,” Siyasetçi Kinyas Kartal Köy Enstitülerini neden kapattırdı?” yazın, Türkiye’de köy gerçekleri dökülür.
***
Adapazarı 1950’li yıllarda daha Şehirli-ŞEHİR karakterli kimliğe sahipti. Vilayeti, Adapazarı Şekeri, Zirai Donatım’ı, Vagon Fabrikası’nı kuran ŞEHİR’dir!
Köy Enstitülerini kapatmakla Köy-Köylü Uyanışı 50-60 yıl geri bırakıldı. Ama, şimdi şehirler bile Köy-Köylüye sırtını dayayacak sanayi ile kalkınmaya başladı.
***
AK Parti, birkaç yıl daha oy potansiyelini korursa, “ ben nerde yanlış yaptım?” diyecek. Ama çok geç. Köyler, meralar Sakarya’da bile hızla yok ediliyor.
İşte; gündemde,” APEK’in borcu varlığını tehdit ediyor!” gerçeği var. Gerçeğin altını kazıyın; sonuç ne çıkıyor?
“AK Parti, hem de Sakarya’dan en büyük oy desteği aldığı yıllarda Adapazarı Şeker Fabrikası sorununu iyi yönetemedi!”
Sorun, Adapazarı Pancar Ekicileri’nin girişimiyle, pancar köylüsünün APEK’in kucağına bırakıldı. APEK’e bu cesaretinin bedeli de çok pahalı ödetildi.
APEK’i O badirelere sokan siyasilerin adı bile ortada yok. Ama APEK’in borcu hala gündemde.
***
APEK Borcunu, O Krizi Yönetemeyen AK Parti Hükümete şimdi sildirebilmeli!
Şehir hatırlar; APEK, borç taksitlerini ödemek için şeker üretmek zorundaydı. Yıllarca pancar kotası için çılgınca mücadele etti; Sakarya’ya pancar ektirilmedi..
Sonunda, APEK büyük cesaretle Eskişehir’den pancar getirdi, şeker üretildi. Ama, O cesaretin bedeli APEK’e hayret bir Şeker Yasası cezası ile ödetildi!
“ APEK’in varlığı borcuna yetmez!” denilen borç, işte O Cesaretin Bedeli!
Adapazarı-Sakarya Köylüsü “ kamu vicdanında” suçlu ve borçlu değil. Siyaset, 5-6 yılda bir, yerlerde sürünen Futbol Takımlarının borcuna bile çözüm buluyor.
Bin futbol takımından çok daha değerli, APEK’in O Tuzak Borcu da silinmeli!
SAKARYA GIDA İÇİN UYANIYOR !
Ülkeye bir Atatürk daha gelmez! Ama, O’nun izlediği yolu izleyen bir avuç Sakaryalı bile geleceği aydınlığa çıkarır. Kıyaslanamaz ama, örnekler vereyim:
Atatürk’ün, Ankara Atatürk Orman Çiftliği’ni hepimiz biliriz. Hani, günümüzde yene yene bitirilemeyen, O çiftliğin kuruluş yerini ve hikayesini mutlaka okuyun.
Uçsuz bucaksız, verimsiz-çorak, batak bir arazide bir Çiftlik nasıl yaratılmış?
***
Sakarya bugünün teknolojileri ile dağda, bayırda, batakta, taşlık arazide bile işte bunları ucundan kotarmaya başlıyor, başlamalı.
Şu zaten bilinir ki, hiçbir sanayi ve sanayi teknolojisi Yaratılmış Gıda Ürününü Yaratamaz! Gıda, insanlık ve Yaratılmış tüm doğa-canlı yaşam için HAYATTIR.
Köy-Köylü-Toprak-Su-Tarım da; geleceğin tüm Sanayi ve Sanayi Teknolojileri için de HAYATTIR!.. Yaratılmış Doğa, Gıda Ürünleri ile Sanayiyi de Yaratır…
Bu, dünyada kafalara çoktan dank etti.Ülke Siyaseti başka İŞ’lerle meşguldü. Bereket halk artık çok daha bilinçli. Bizi halk uyanışı geleceğe taşıyacak. Bakın:
***
ZİRAAT ODALARI, SATSO, BORSA ve ÜNİVERSİTELER birliktelik başlattı.
MİLLİ Tohum, Gıda Genetiği, Toprak Analizi ve Ürün Ekim Planlamaları artık önemli Bilim Merkezleri kurularak oluşturulacak. Ürün Saklama Bilimi bile…
O anlayışla,“ Solucan Gübresi !” diye bir malzeme üretene Sakarya’da neden Özel Tarım Ödülü verilmesin?
Büyükşehir’in,” Çöpten Gübre Üreteceğiz!” müjdesini de unutmadım. Yerel Basın O yatırımı biraz es geçti? Galiba, somut yatırımı görelim istendi?
Kazımpaşa’da, “ Yerel Gıda Tohumu Arşivi “ yapma çabalarına da hayran olduğumuz bilinsin!.. Yarın ve her zaman, Gelecek Köy de, Gıdadadır!