Böyle bir Yeni Yıl Dileği ile 2015’i bitirmek istemezdim. Her yeni yıla tüm insanlığın huzur ve kardeşlik sevinciyle birbirine sarılarak girmesini dilerim!..
Sakarya cıvıl cıvıl! Adapazarı, Serdivan, Erenler, Arifiye, Akyazı, Hendek, Karasu, Geyve; zenginlik, bolluk bereket: -) Hovardaca harcamada zirvedeyiz…
Öyle ki; en kıyı köşedeki ilçelerde, köylerde bile sokaklarda yürümek, caddelerde karşıdan karşıya geçmek son derece badireli…Çünkü; bu ülkeyi Oto Hovardalığı ile Oto Çöplüğü yapıyor gibiyiz!
80 Yıldır barış içinde yaşarken, sınır komşumuz olan ülkeler yıllardır kan ve gözyaşı seli içindeler. O kan ve gözyaşı ülkemiz içinde de yaşanıyor.
Ve; hiçbir ülke insanı böyle bir yaşamı kendisi seçmiyor, seçmez de! Tarih bunun binlerce örneği ile dolu. Kin ve ihtirasları doymak bilmez bir avuç insan, tüm insanlığı her zaman birbirine boğazlatır…
Sakarya, yaşamadığı şeyleri bugün görmez umursamazsa, uzakta yaşanır gibi görünen tehlikeler kapımıza dayandığında artık her şey için çok geçtir.
Siyaset dünyasına, dünya barışı için de, ülke kardeşliğimiz için de söylenmesi gerekenleri bugün söylemeliyiz. Karşı tavır alınacaksa bugün almalıyız!
“ Huzur !” sözcüğü, hayatın içinde ne kadar güzellik varsa hemen tümünü barındıran bir sözcük. Sağlık mı? Zenginlik mi? Sevgi mi? Araba mı? Villa mı? Yurtdışı Seyahati veya Tatil mi?
İş-Meslek Başarısı mı? Güzel bir şehirde varlıklı yaşamak mı? Ne dilerseniz dileyin; neye sahip olursanız olun;
HUZURUN YOKSA; gerçekleşen hiçbir dileğinin beş paralık değeri yoktur!
Yılın son yazısı. Benim için de özel bir yeri var. Yazmam gereken şeyleri tek yazıya sığdırmam gerekiyor. 2016 Yılına farklı yürümeliyim; ÜLKEM DE!
“ Bağımsızlık Karakterimdir!.. Yurtta Sulh, Cihanda Sulh!..” sözlerinin içerdiği sonsuz İnsanlık Erdemleri ile yaşanmalı: -)
2016 Yılında, O sözlerin içerdiklerini, ÜLKEM ve TÜM İNSANLIKLA HUZUR İÇİNDE yaşamak isterim: -)
Bunu gerçekleştirmenin tek yolu vardır. Siyaset doğru insanlarla, doğru mecrasına oturacak: -)
Siyasi ihtiraslara dur denilebilmeli! Ülke insanlarını birbirine kırdıran da; ülkeleri birbirine kırdıran da Siyasilerin kişisel ihtiraslarıdır…
İhtiraslı Siyasiler her ülkede vardır, olabilir. Bu bir kişi de olabilir; büyük bir kitle de. Ama, Siyasi İhtiras toplumlar için büyük tehlikedir.
Sakarya’da hayatımıza etki eden hiçbir şey yok! Her şey güllük gülistanlık gibi. AVM’ler, çarşı pazarlar şakırdıyor! O umursamazlığı uyarmak zordur.
Şehrine, topraklarına, ağaçlarına, sularına, gençlerine, kadınlarına umarsız olan; yarın en küçük bir huzurluk kapıya dayandığında yalnız kalacağını bilmeli!
Siyasiler geleceği göremez, umursamaz olurlarsa, işte o bir faciadır. Onları; her şeye kadir, yanlışı, ayıbı yüzüne söylenemez, aykırı düşülemez, karşısında olunamaz bir makam-kişi gibi görür, yanlışlarına susarsak sonuç hüsrandır.
Yeni Yıl da; Siyasilere, her platformda Huzurlu Bir Dünya talebinizi söyleyin! Ki; kendi hayatlarında, en çok da Huzura siyasiler ihtiyaç duyacaktır!
2016 Yılının insanlık için Huzurla Dolu geçmesini diliyorum.
ATATÜRK BULVARI’NDAN TRENE BİNİP;
HAYDARPAŞA’DAN YİNE DENİZE İNECEK MİYİZ?
“ Haydarpaşa Tren İstasyonu yine açılıyor. Trenler Haydarpaşa garı’na yine girecek! Adapazarı-H.Paşa Hattı da eskisi gibi hizmete sokulacak!” gibi haberler uçuşmaya başlayınca, BİRAZ oh dedim!..
AK Parti’nin “ İstişare !” toplantılarını eleştirdiğim bilinir. Çünkü, onca kalabalıkla karşılıklı görüş alışverişi olmaz. Belirlenmiş siyasi davranış ve izlenecek yollar kalabalığa 3-5 sözcü tarafından anlatılır, o kadar.
Eleştiren hemen herkes KARŞI-FESAT görüldükçe, toplumsal istişare de doğru yerine oturmaz. Gidip gözünle görsen, bildiğin somut hataları bile yazsan, gazete köşe yazarı olarak Hep-Herşeye KARŞI denilir…Amaaa…
Yüksek Hızlı Tren’in Sakarya’ya vereceği büyük zararları yazdığımda da öyle düşünülmüştü. Şu gün YHT nedeniyle kapanan Adapazarı-H.Paşa Hattı TAŞI’nın altında hepimiz kaldık.
Türkiye’nin, O demiryolu hattı kapanınca, tüm yolcu ve yük ulaşımını D.100 ve TEM karayollarına yükledi. Uluslar arası yollarımız kilitlendi.
3.Boğaz Köprüsü bile çözüm olmaz. AK Parti’de ancak sağduyu işi doğru yere oturtur. Türkiye’nin iç tren seferleri ve Adapazarı Treni H.Paşa’ya girmeli.
O gün TEM ve D.100 Ulaşımı bile öngörülemeyecek kadar rahatlar.
Şuna çok eminim; Atatürk Bulvarı’ndan binip, H.PAŞA’da vapura ulaştığımız gün; Sakaryalı çok rahatlayacak..Yetmez; TEM ve D.100 de, İkinci TEM’i beklemeden rahatlayacak…
VE; 2016’ya girerken, Sakarya Büyükşehir’in Geniş Kapsamlı Raylı Sistem projesi için araştırmalarını yoğunlaştırdığını duymak en güzel haberdir.
TÜVASAŞ’a rağmen, Ülke Büyükşehirleri içinde Raylı Sistem Projesi olmayan şehir olmak nasıl bir şeydir hiç hazmedemem. Yapanı alkışlamak ise Kentli Erdemi’dir!
Bunlar şehrin derdidir ve paylaşmak hepimizin görevidir. Amaaa…
Ülkede, Yazılı ve Görsel Medya’nın, sadece sürücüsünün istediği yöne gidebilen BİR PAYTON BEYGİRİ olması istenir. Öyle medyası olunca da, Yöneten Siyaset tam doğru yönünü göremez.
Sakarya’da, Köşe Yazarlığı da, Gazetecilikte aynı sorunlarla yaşar.
Siyaset, özgür medya, gerçekçi yazar istemez! Yerelde bu anlayış daha da zorludur…Amaaaa!..
Demek ki; TunaTan Kavşağı’ndaki, çok büyük göbekli Işıksız Dönüşlü Kavşaklar bu kentin ulaşımını rahatlatırmış! Yapılırsa; Raylı Sistem çok daha çağdaş çözümdür.
Demiryolu’nun Mithatpaşa-Adapazarı arasında yer altına alınması ise pek çözüm getirmez. Vazgeçilmişse, şehir kazanır. Büyük kavşaklar olmadıkça, demiryolu ulaşımın tek engeli değildir.
2016 Yılında dilerim hepimiz çok daha doğru öngörülerde buluşuruz. Bu dileğin başına önce de kendimi koyacağım bilinsin!. Huzur Sizin olsun Sakarya!
