Sakaryaspor, Play Off Çeyrek final ilk maçında deplasmanda Vanspor’u 2-0 mağlup etmenin avantajıyla çıktı sahaya. Risk alması gereken takım Vaspor iken Sakaryaspor rakibine göre biraz daha rahattı. Ancak teknik direktör Serdar Bozkurt’un da ifade ettiği gibi bu maçların şakası olmazdı. Bu nedenle Sakaryaspor her ne kadar rahat olsa da disiplinden kopmadan mücadele etti.
İki takım açısından kontrollü başlayan ilk 15 dakika izledik. Vanspor ilk maça göre biraz daha diri bir görüntü verdi. İlk 15 dakikanın ardından Vanspor erken bir gol bulup Sakaryaspor’u panikletmek istedi. Ara ara yeşil siyahlı kalede tehlike oluşturacak ataklar yapmaya çalıştılar.
Bu organizasyonların Vanspor’lu oyuncuların kendilerine güvenlerinin gelmesine neden oldu. Pas yapmaya, oyun kurmaya, Sakaryaspor’un üstüne gelmeye başladılar. Çok koştular ve iyi pas yaptılar. Daha aktif ve hırslı bir görüntü sergilediler.
Vanspor’un etkisini arttırdığı dakikalarda yeşil siyahlı oyuncular orta sahada rakibin oyununu bozmaya çalıştılar. Sakaryasporlu futbolcular oyundan hiçbir zaman tam olarak kopmadılar bu dakikalarda top daha çok Vansporlu oyuncuların ayağındaydı.
Ancak futbolcularımız bu üstünlüğün daha fazla sürmesine müsaade etmediler ve önce oyuna ortak olup ardından da yavaş yavaş oyunun üstünlüğünü ele geçirmeye başladılar. Sakaryaspor’un saha içinde dirilmesine ve oyunu kontrolü altına almasına en fazla katkıyı, Caner, Çağrı ve Azad’ın yaptığını söyleyebiliriz. bu üç isim orta saha mücadellerinde kendilerini gösterdiler. Ayrıca topun bizde olduğu anlarda Muhammed Reis’te bazı top kayıpları yapmasına rağmen genel olarak son derece mantıklı tercihlerde bulundu.
Her zaman söylüyoruz, bir takımın orta sahası yetenekli ve çalışkan isimlerden kuruluysa o takım iyi bir takımdır.
Azad, Caner ve Çağrı’nın oyunuyla Sakaryaspor, Vanspor karşısında bunu bir kez daha gösterdi. Orta sahadaki oyuncularımız rakibin oyununu bozdu, pres yaptı, top kaptı, iyi mücadele verdi. Öyle ki bu isimlerin mücadelesi Berk İsmail’in de daha etkin olmasını sağladı.
Nitekim Berk İsmail’in golüyle Sakaryaspor iyice rahatladı. Berk İsmail’in goldeki vuruşu da çok başarılıydı. Bu akıl dolu plase vuruşu nedeniyle Berk İsmail’i kutluyorum.
Yeşil-siyahlı takımın bu golle baskısı ve oyun iştahı da arttı. Golden sonra her şey Sakaryaspor’un lehine gelişmeye başladı.
İkinci 45 dakikada Vanspor kenarlardan yapacağı ortalarla gol aradı ama başarılı olamadı.
80. dakikada rakip takımdan Emre Özkan, Ali Özgün’e yaptığı sert hareketten dolayı ikinci sarıdan kırmızı kart gördü ve takımını 10 kişi bıraktı.
Sakaryaspor için her şey istediği gibi gidiyordu. 10 kişi kalan rakibi karşısında etkisini arttıran temsilcimiz, topu daha çok ayağında tutarak rakip kalede tehlikeler yaratmaya çalıştı. Vanspor ile aramızda kalite ve seviye farkı son dakikalarda kendini fazlasıyla gösteriyordu. Rakip kalede baskıyı arttıran, hızlı hücumlarla rakip kalede tehlikeli ataklar geliştiren temsilcimiz, Ali Özgün’ün 82. Dakikada attığı güzel golle skoru 2-0’a getirdi. Bu gol sonrası rakip takım tamamen oyundan koptu.
Altyapısı sağlam olan fark yaratır
Vanspor sahada koştu, mücadele etti. Fakat Sakaryaspor daha çok topu koşturan taraftı. Bu ayrım futbolun akılla, zekayla oynanan bir oyun oynandığını Pazar gecesi bir kez daha gösterdi. Unutulmamalıdır ki futbolcular atletler gibi sadece koşan sporcular değildir. Futbolda koşmak mühimdir. Ancak futbol sadece koşmakla oynanan bir oyun da değildir.
İyi bir futbolcu olmanız için akılla, zekaya, yeteneğe ihtiyacınız vardır.
Bu nedenle altyapısı sağlam, iyi antrenörlerin elinde yetişmiş, iyi takımlarda eğitim alan oyuncular her zaman fark yaratırlar. Zekalarıyla fizik kapasiteleri uyumlu olduğunda bu sporcular kadar hiç kimse tehlikeli olamaz.
Futbol ne sadece fizik gücüyle ne de sadece yetenekle oynanır.
İyi futbolcu bu koordinasyonu sağlayan kişidir.
Sahada çok koştuğunuz kadar topu da koşturmanız gerekir. Sakaryaspor, Vanspor karşısında biraz bunu becerdiği için kazandı.
Örneğin altyapısı Fenerbahçe olan Caner ile altyapısı Galatasaray olan Berk İsmail’in Van karşısında nasıl bir fark yarattığını hepimiz izledik. Aynı şekilde, Caner, Azad, Hakan Çağrı. Bu oyuncular iyi mücadele ettiler. Çok koştular. Rakibe baskı yaptılar, top bizdeyken topu doğru kullanmaya çalıştılar. Yani şişirelim de top nereye giderse gitsin demediler.
İşte tüm bunlar iyi bir eğitimle ve sporcuların kendilerini maça mental olarak iyi hazırlanmalarıyla mümkündür.
Berk İsmail’in golünü de bu şekilde değerlendirmek gerekir.
Bu futbolcuların kumaşı sağlam. Temelleri iyi. Ama işlerine saygı duyup daha fazla çalışmaları gerekiyor. Ayaklarıyla kafalarının uyumlu olması gerekiyor. Yani fizik kapasiteleriyle yeteneklerinin uyumlu olmasından söz ediyorum.
Eğer çok çalışırlarsa, fizik kapasitelerini daha da arttırırlarsa işte o zaman kesinlikle çok daha başarılı olmalarının önünde hiçbir engel bulunmamaktadır. Pazar akşamı bunu bize gösterdiler.
Özlenen tablo
Bu maçta her şey güzeldi. Fakat Milletvekilleri Ali İhsan Yavuz, Çiğdem Erdoğan Atabek, TÜRK-İŞ Başkanı Ergün Atalay, Ekrem Yüce, Yunus Tever, Ahmet Ziya, Akar, SAÜ Rektörü Fatih Savaşan gibi isimlerin takıma sahip çıkıp tribünde buluşmaları da ayrı bir güzellikti.