Dönüp dolaşıp Sakaryaspor’un yaşadığı ekonomik krize dair söylemlerle karşılaşıyoruz. Alınan farklı galibiyetlerin dahi önüne geçen bir konu haline geldi.
Geçmişte yaşanan acı tecrübeler, hayal kırıklıkları şimdilerde tekrardan akıllara geliyor, yeşil-siyahlı taraftarlar da, şehir de soğuk hava dalgasının etkisinde!
İnsanların dilinde; Yeniden transfer yasağı ile karşılaşırsak ne olur? Bu sefer nasıl üstesinden geleceğiz? gibi sorular dolaşıyor.
Şampiyon olan kadroya yapılan çok sayıdaki takviye ve yüksek maliyetlere transfer edilen isimler sonucu krizin boy gösterdiği söyleniyor.
Dünyanın neresine gidersek gidelim şampiyon olan takıma bu kadar takviye yapılmaz! Ama bizde durum biraz daha farklı oldu bu yıl.
Transferler biliniyor ancak hangi oyuncunun ne kadar ücret aldığına dair kimsenin bir fikri yok.
Bu konuda da Başkan Gürses gerekli bilgilendirmeleri kamuoyuna yapmalı. Şeffaflığı tekrardan tesis etmeli.
Biz dönelim tekrardan konumuza; sezon başından bu yana kadroya dahi giremeyen oyuncular var. Kadrodaki bu genişlik içeride birtakım huzursuzlukları da beraberinde getiriyor.
Bakıldığı zaman çok da şaşırmamak gerekir. Kadroya giremiyorsun, paranı alamıyorsun bu da psikolojik olarak bir etki yaratıyor.
Şuan işler yoluna girdi. Takım üst üste aldığı galibiyetlerle kara bulutları dağıttı. Engin Korukır, 3 haftada 9 puan topladı ve zirveye bir adım kaldı.
Ancak ligin arasında ekonomik kriz aşılmalı. Bu kriz aşılmadığı müddetçe başarı biraz hava kalır, konuşulmaz.
Şu durumda yapılacak ilk ve en önemli işin ara transfer döneminde pek çok oyuncuyla yolları ayırmak.
Hem mali yükten kurtulmuş olunur hem de takım içinde biraz daha sükunet sağlanmış olur.
Dedik ya sezon başından bu yana kadroya giremeyen isimler var. Cem Ekinci, Burak Taşdemir, Hakkı Can Aksu ve diğerleri…
Bu takımın oyuncuları olmadıkları için söylemiyorum ancak geniş rotasyonu olan bir takımda 18 kişilik kadroda olamayınca durmalarının da pek anlamı yok.