Kurumların, özellikle de ülkenin geleceğine yön verebilme durumundaki kurumların başına, yönetimine, o vasfa uygun, o kriterlere uygun insanları değil de, siyasi akrabaları doldurduğunuz zaman ülkeye verilecek yönde ister istemez şaşıyor..

**

İlayda Şamilgil adını hiç duydunuz mu? Mutlaka duyanlar vardır ama ülkenin önemli bir bölümünün bu isimden haberdar olduğunu sanmıyorum. İlayda Şamilgil, 2015’te İstanbul Özel MEF Lisesi 12. sınıf öğrencisiyken dünyanın en prestijli fizik proje yarışması olarak kabul edilen “First Step to Nobel Prize in Physics” (Nobel Fizik Ödülü’ne Doğru İlk Adım) adlı yarışmaya katıldı.

**

Bir yıldır çalıştığı, ‘Sıvılardaki Su Oranını Mıknatısla Ölçebilen Ucuz, Hızlı ve Taşınabilir Bir Sistem’ adlı projesiyle ünlü akademisyenlerden oluşan jüriden tam puan almayı başarmıştı. Geçen yıl İstanbul'daki bazı metro istasyonlarında kanserojen radon gazı ölçümü yapan İlayda Şamilgil, topladığı verileri İstanbul Valiliği ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne sunmuş ancak cevap bile alamamış. Dünya birincisi olan projesini daha önce TÜBİTAK'a da göndermiş ancak, proje, incelemeye dahi layık görülmemiş.

**

İlayda Şamilgil, bu projesiyle dünya birincisi olduktan sonra kabul edildiği ABD’nin Cornell Üniversitesi’nde mühendislik okumaya başladı. Üstelik önümüzdeki dönem NASA’nın bir projesinde de yer alacak.  

**

Cornell Üniversitesi profesörlerinden Mason Peck, NASA’da teknoloji şefi olarak çalışıyor ve Mars’a giden roketlerle ilgili bir proje yapıyor. Profesör Peck, İlayda’yı A takımına almış bile. İkinci dönemden itibaren Profesör Peck ile beraber NASA projesinde çalışacak.

**

İlayda duygularını şöyle anlatıyor, ‘Üzerinde çalışacağım bu proje başarılı olursa gerçekten çok büyük bir etkisi olabilecek bir proje. Büyük bir etkisi olabilen bir şeyde küçük de olsa bir faydamın dokunması, buna ben de yardım ettim diyebilmek beni çok mutlu ediyor. O yüzden teoriden çok daha uygulamalı alanlarda araştırma yapıyorum’

**

‘Bana ödül getiren projede de olduğu gibi denemek ve çalıştığını görmek ve bir katkı sağlamak büyük mutluluk. Şu an mühendislik okuyorum ama bir yan dal da okuyabilirim. ABD’de okumanın avantajlarından biri de üniversiteye başlar başlamaz bölüm seçmene izin vermiyorlar. Karar vermiş olsanız bile 2 yıl sonra tekrar soruyorlar bu kararın geçerli mi diye.. Öğrencinin yanlış bir seçim yapmasına izin vermiyorlar’

**

‘Aziz Sancar’ın Nobel ödülünü kazandığını duyunca her Türk gibi gurur duydum. Ödülü Atatürk’e sunması bence çok doğru bir karar. Türkiye’deki özgür düşünce ortamı, bilim olsun her konuda en çok katkı sağlayan insan olduğu için. Eğer Atatürk olmasaydı, lisede böyle bir projeyi büyük ihtimalle yapamazdım. Böyle dersler alamazdım. Bugün ben bu noktada olamazdım. Bunun temeli Atatürk’e dayandığı için bence çok güzel bir jest. Finallerim bitmiş olursa Türkiye’ye gelmek ve Aziz Sancar’la birlikte Ata’nın huzuruna çıkıp teşekkür etmeyi ben de çok isterim. Çünkü O’na ne kadar teşekkür etsek azdır’

**

TÜBİTAK’ın, incelemeye değer bulmadığı İlayda’nın projesine Amerika dört elle sarıldı. O artık, geleceğin en büyük Nobel adaylarından biri. Ülkeye yön verecek kurumların içine, ehliyetsiz, sıfat ve kriterlere uygun olmayan siyasi akrabaları doldurursanız, sizin gençleriniz işte böyle elinizden uçuverir..

19 Mart 2016