Dronekopter peşindeydi. Ormanlık bir alana girip koşmaya devam etti. Dronekopter’den kurtulmanın tek yolu buydu. Ormanda yolunu bulması için kolundaki dijital ekrandan gideceği yeri işaretledi. Kolundaki ekran yere ışığını saçarak yolu çizdi. Bu ışığı takip ederek varacağı yere doğru koşmaya devam etti. Arkasında bulunan dönemin robot polis birlikleri, otomatik iz sürücü özellikleriyle kaçan suçlunun bıraktığı karbon izinden nereye gittiğini rahatça tespit edebiliyorlardı. Kaçağın arkasından koşmaya devam edip, takibi bırakmadılar. Robot polisler ikiye ayrılıp kaçağı ormanın içerisinde sıkıştırdı ve ablukaya aldı. Kaçak her ne kadar teslim olmak istemese de başka çaresi yoktu ve teslim oldu. Çaldığı kripto paraların belgeleri cebinden çıktı. Teknoloji döneminin sona ermesinden hemen sonra devletler güvenliğe yatırım yaptılar. Suç oranını ve kaçak oranını neredeyse sıfıra indirgediler.
*
Arabasıyla polis araçlarını peşine takmıştı. Otobanda trafiği tehlikeye atarak makaslar atıyordu. Bu makaslara polisler de karşılık veriyordu. Tepesinde helikopter olduğunu biliyordu. Dinlediği radyo kanalı bu heyecanlı kovalamacayı dinleyicilerine canlı bir şekilde bildiriyordu. Kaçan kişi de dinleyiciler arasındaydı. Direksiyonunu sağa otoban çıkışına doğru aniden kırdı. Bir kasabanın tabelası vardı. Dar bir dönüş görünüyordu büyük bir hızla bu dönüşe girdi, girerken bir araca vurdu ve araç ters dönerek dar sapağı kapattı. Arkasındaki polisleri atlattım derken kasabaya bağlanan yolda polis tarafından yere kurulan kapan bütün lastiklerini patlattı ve araç durdu. Polisin anonsu ile elleri başında arabadan çıktı. Yapılan aramada suçlunun cebinden çaldığı büyük bir şirketin hisse senetleri çıktı.
*
Arkasında atlı polisler vardı. Atının kırbacına sertçe vurup onlardan son sürat kaçmaya çalışıyordu. Kaçan kişinin atı o kadar hızlıydı ki polis atları ona yaklaşamıyordu. Kaçak, ormanlık alana doğru attı kendini. Hemen arkasındaki polis atları yüksek bağrışlar ve çığlıklar atarak durdular. Polisler atlardan inip kaçağın peşinden ormanlık araziye girdi. Kaçak bilinçsiz bir şekilde bir sağa bir sola doğru koşuyordu. Polisler de onun arkasındaydı, fakat hiçbiri nereye doğru koştuğunu bilmiyordu. İkinci Dünya Savaşı yeni bitmişti devletin polise ve silahlara harcayacak çok parası yoktu. Askerlik dönüşü isteyenleri polis yapmışlardı. Eldeki en iyi çözüm buydu, fakat bu da suç ve kaçak oranını düşürmeye yetmemişti. Polisin o gün şansı yanındaydı. Ormanlık bölge için getirilen köpekler bir koku aldı ve o yöne doğru koşmaya başladılar. Az ileride ufak bir kulübe gördüler. Son derece sessiz bir şekilde kulübeye yaklaştılar ve içeride saklanan şahsı alı koydular. Suçlunun cebinden dükkândan çaldığı paralar çıktı.
*
Bir akşam yerleşik kabilenin çadıra benzer derme çatma kulübelerine sessizce biri girdi. İçeride ne var ne yok aldı ve kaçmaya başladı. Kaçma sesine uyanan kabilenin savaşçı birkaç erkeği onun peşinden koştu. Karanlık ve ormanlık bir alanda nereye koştuklarını bilmeden nefesleri tükenene kadar devam ettiler. Bölgelerine giren kişiye yetişemediler. Tekrar bir araya geldiklerinde ağaçların üstünde bir ses duydular ve ağacın üstünde biri olduğuna karar verdiler. İçlerinden biri hızlıca ağaca tırmandı ve daha önce bilmediği, görmediği kişiyi ellerinde onlara ait çaldığı eşyalarla yakaladı.
