RTE seçim konuşması yapıyor. Topluluğa soruyor. Bunların dini var mı? Bunların Ezanı var mı? Topluluk cevap veriyor yokkk. Yani gelinen noktada Toplumun %50 si dinsiz. Urfa’da yapılan bir röportaja denk geldim. Muhabir soruyor depremde yıkıldınız. Çadır da sefil bir hayat sürüyorsunuz. Varınızı yoğunuzu kaybettiniz peki sizi bu duruma düşüren iktidara neden oy verdiniz? Cevap biz Arap Kökenliyiz RTE de bizi savunuyor.  Bu yüzden bizim aşiret ona oy verdi. Bir diğerine Muhabir soruyor. Bir kilo et 500 TL oldu alıp yiyebiliyor musunuz? Olsun ne yapalım alıp yemesinler yani. Allah Reisimizi yine de başımızdan eksik etmesin diyor.

Bu iş tehlikeli boyutlara gidiyor. BOP un son adımı devreye girdi sanırım. Bir kesime göre % 50 si dinsiz olan bir ülke bölünmeye doğru gidiyor. BOP son aşması da bu zaten. Bölgede yeni ülkeler kuruluyor ve haritalar yeniden çiziliyor. Hizbullah’ın temsilcisi HÜDAPAR başkanı meclise girdi. Seçim konuşmasında Türk Bayrağını istemediğini açık açık söylüyor ve Eyy Kürdistan senin artık bir sahibin var diyor. Tabi toplumları birleştiren bir diğer unsur da dildir. Bugün geldiğimiz noktada Ülkemizde Türkçe konuşma ve Türk Bayrağı altında birleşme olgusu da yok edildi maalesef.

EYY BÜYÜK ALLAHIM BU ÜLKEYE ZARAR VEREN İÇ VE DIŞ DÜŞMALARA FIRSAT VERME. Diye dua etmekten başka çaremiz kalmadı bence.

Bir diğer muhalif vatandaş feryad ediyor. Nefesim kalmadı artık diyor.  Bu sefilliğe bu hırsızlığa bu kadar oy çıkıyorsa bu ülkede yaşamanın bir anlamı kalmadı. Deprem Bölgesindekilere boşuna acımış ve yardım etmişiz. Halk biat ve sefilliği seçti yapacak bir şey yok. 

Bir diğeri bir başka açıdan bakıyor. Seçimde Bu kadar devlet imkanlarının kullanılmasına, ulufeler dağıtılmasına, basının %98 i elinde olmasına rağmen %51 i bulamadı. Buda muhalefetin başarısı mı demek lazım bilmiyorum. Ama bir gerçek var ki bu millet ülkesinin altını oyandan, çalandan çırpandan, kendine sadaka dağıtandan memnun.

Bende diyorum ki; ömrümde bu ülkede hiç huzur görmeden göçüp gideceğim anlaşılan. Gençliğim sağ sol olayları ile ve yokluk içinde geçti. Orta yaşlarım inek gibi çalışmakla, yaşlılığımda dinimizi siyasetlerine alet edenlerle, kendine ve küfür hakaret edildiği, soyulduğu halde onlara biat edenlerle geçiyor.

Cumhurbaşkanı’nın 21 yıllık iktidarında söyleyip sonradan değiştirmediği tek sözünü unutmayacağım. Fakir Çalmasını bilmediği için Fakirdir demişti. Bu yaştan sonra çalsakta bir halta yaramaz.

Deprem bölgesi seçim sonuçlarına bakınca da Allah’ın işine karışmışız. Affet beni Allahım. Beni kahreden türlü çilelerle 2 defa gidip yardım ve halen yardıma devam ettiğim depremzedeler seçim sonucunu halay çekip davul zurna ile kutladı. Yurt dışında kazandığı 1.000 Euro ile yurdumda krallar gibi yaşayan çifte vatandaş yurdumun insanının çektiği sıkıntıyı bilmeden sende sokaklarda kutladın. Sana da yazıklar olsun.

SONUÇ: Artık Vicdanımı kapattım. Benden iş istemeye yardım istemeye gelenler sakın gelmeyin artık dükkan kapalı. 15 milyon emekli artık geçinemiyoruz derseniz bende sinkaflı konuşacağım. Z kuşağı denen gençler sizin işiniz gerçekten zor. Hadi biz koyunları alıp köyümüze döner ömrümüzü tamamlarız da siz ne yapacaksınız?