Önceki gün öğleden sonra Vali İrfan Balkanlıoğlu başkanlığında şehrin önemli bir istihdam toplantısı vardı. Balkanlıoğlu’nun o toplantıda yaptığı konuşmanın son bölümüydü yazının konusu. Ancak buna rağmen ben yine o sözü, daha keyifli olur diye yazının sonunda size aktarmak istiyorum.
**
Devam edelim… Söz konusu toplantıda istihdam seferberliği rakamları bir kez daha aşağıdan yukarı, yukarıdan aşağı doğru ters yüz edilerek sonuç ışığı üzerine planlar yapıldı. İŞKUR aracılığıyla iş sahibi olanların sayısını duydukça Vali Balkanlıoğlu’nun büyük bir keyif içine girdiğini duydum. ‘Gördüm’ değil, ‘Duydum’ zira bu kez toplantıda değildim. Sadece duydum!
**
Sakarya'da 2018 yılının ilk 3 ayında 5 bin 222 kişi İŞKUR aracılığıyla iş sahibi olmuş. Ayrıca, İŞKUR' un meslek kursları, girişimcilik eğitimleri, işbaşı eğitim programları ve Toplum Yararına Programlarından yılın ilk üç ayında toplam 2 bin 799 kişinin faydalanmış. 2018 yılının ilk 3 ayda 498 girişimci adayının eğitimlere katılarak belge aldığı yılsonuna kadar da bu sayının 2 bin kişi olması planlanmış ki bu çok yerinde bir karar.
**
Valiler bu tür toplantıların doğal olarak başkanıdır ve sürekli olarak bir önceki toplantıyla, bir sonraki toplantı arasında kıyaslama yaparak, ‘Neredeydik, nereye gelmişiz. Gerçekten bu kadar kısa zamanda iyi yol almışız’ gibi veya ‘Daha bir adım bile atamamışız. Yazık, çok geride kalmışız’ eleştirisiyle toplantılara girip çıkarlar.
**
Önceki günkü toplantıyı başkanlık yaparak yöneten Vali İrfan Balkanlıoğlu, toplantı sonrası yaptığı o mini ancak o kadar iri açıklamayla bence herkesi yere yapıştırmış! Vali Başkanlıoğlu, 2017 yılında başlatılan milli istihdam seferberliğinin 2. fazının başlatılmış olduğunu belirterek, yeni uygulamaya konulacak istihdam teşviklerinin Sakarya'nın istihdamım daha da artırmasını beklediklerini belirtmiş.
Vali İrfan Balkanlıoğlu’nun konuşmasının en sonunda söylediği, herkesi yere yapıştırdığı söz şu; ‘…Önümüzdeki süreçte her fırsatta bu teşvikleri sadece toplantı salonlarında değil, fabrika ve işletmeleri gezerek anlatacağız…’ Yani aynı salonu paylaştığı paydaşlarına diyor ki, ‘..Buldunuz rahat koltukları, rahat salonu. Oh ne ala! Bundan sonra böyle yok! Bundan sonra teşvikleri salonun duvarlarına değil, fabrikalara, işletmelere anlatacağız. Bundan sonra kimse oturmayacak..’ Doğrusu da bu değil mi?..
BÜYÜK TURP HEYBEDE!
Hafıza-ı beşer nisyan ile makuldür. Bu sözü eminim ki çoğumuz biliyoruz, ya da bilmiyoruz. Şöyle de olabilir. Çoğumuz biliyoruz ama anlamını bilmiyoruz. Kısaca anlatayım; Bu sözü 1950-60 yılları arasında Başbakan olarak görev yapan Adnan Menderes, 1955 yılında söylemiş. Hafıza-ı beşer nisyan ile makuldür. Yani; ‘İnsan hafızasının unutmak gibi bir hastalığı vardır’ anlamında bir söz. Son zamanlarda büyük büyük bir devlet adamımız sürekli olarak büyük turpu heybede bırakmaya başladı! Sürekli olarak bize, ‘Hafıza-ı beşer nisyan ile makuldür’ sözünü söyletmeye çalışıyor. Tamam ben bunu söyleyeceğim de… Arkadan biri gelip, ‘İnsan hafızasının unutmak gibi bir hastalığı vardır’ diyecek mi acaba, onu merak ediyorum!..
