Sakarya’nın aslında çok önemli yakın gelecek sorunları var. Kimse kapısına kadar dayanan Yaşama Sıkıntısını ve Yakın Geleceğini göremiyor.
Çünkü, ülke gündemi her gün kafaları karıştıran sorunlarla boğuntuya getiriliyor. Kimse geleceği düşünemesin dense, ancak bu kadar olur.
Biraz canınızı sıkacağım. Herkesi geleceği düşünmeye davet edeceğim:
***
Ülkede 2000 yılına kadar 80 civarında üniversite vardı. Üniversite sayısı 18-20 yılda 200’ü geçti. Her yer Tıp Fak., ama hekim kadroları tam dolu olamıyor?
Türkiye’de 2018 yılında 7,5 milyondan fazla Üniversite öğrencisi var. Sadece üniversite öğrenci sayımız Avrupa’nın bir çok ülkesinin nüfusundan fazla.
15-24 yaş arasındaki genç nüfusumuz yaklaşık 13 milyon! Avrupa’da 13 milyondan fazla nüfusu olan ancak 5-6 ülke var. Örneğin Hollanda 17 milyon.
Ve; şu gün bile üniversite mezunu milyonlarca gencimiz işsiz güçsüz.
Gariptir ki, milyonlarca gencimiz siyasi görüşünden, kamu uygulamalarını protesto etmekten, toplu imza kampanyalarına imza atmaktan sakıncalı.
Şehirlerinin, dağlarının, sularının, ovalarının, yaylalarının, ormanlarının korunması için eyleme katılmak bile sakıncalı olmak gibi.
***
Devlet gençlerini ülkelerine sahip çıkma ideali ile yetiştirir. Gençlerin kimi yanlış işleri cesaretle sorgulama hakkı da olmalı. Ülke gençliği pısırık olur mu?
Devletin geleceği gençlerdir. Nitekim, her zor görev onların omzundadır.
O zaman Üniversite Gençliğine yıllardır potansiyel tehlike diye bakmak nasıl bir şeydir? Siyaset, Üniversitelerde Akademisyen Ayrımı yapar mı?
Eğitim Dünyası, özelde Üniversiteler için, çok acil ve Siyaset Üstü Gelecek Planlaması artık şart. Gençlik kendilerine kucak açan ülkelere gitmemeli.
Planlanmayan Nüfus da en önemli sorun kaynağıdır. Plansız asla çözülmez.
Türkiye nüfusu 2000 yılında 62 milyon 853 bin…2018 yılında 82 milyon! Biz 18 yılda 20 milyon artmışız. Yani, günün Hollanda nüfusundan fazla artırmışız!
Hadi, gel de ülkenin geleceğini planla! Gel de gençliğe iş bul! Gel de ülkeyi çağ atlatacak Akademisyen Bilim İnsanlarını Üniversitelerden at!
Ülkede birileri Yönetenleri yanlış gündemlerle boğmasın; çok derdimiz var!
SAKARYA DA GELECEĞİNİ YOK EDİYOR !
Şehrimize gelen siyasilerin,” Sakarya Türkiye’nin en güzel Yaşanabilir Şehri!” lafının tek harfine inanmam.
Bu şehir, 50-60 yıl önce eğitimde, sosyal ve kültürel etkinliklerde, sporda ve hemen her alanda, ülkede çok daha başarılı yerdeyse düşünmek gerek!
Sakarya’da yetişip, başka şehirlerde üniversite eğitiminin zirvelerine çıkıp ülkesine dönemeyen gençler ülkemizin kaybıdır.
Ülkede akıllara zarar sayıda çok Siyasi ve Sosyal Anlayış var. Akademisyen de olsalar; Gençlerin kendilerini sorgulamalarına asla izin vermeyenler var!
Siyaset, sorgulamayan pısırık gençlerle ülkeyi nasıl geliştirebilir?
***
Aslında iş Ailede başlıyor. Aile planlı, sorumlu, çalışkan ve sıkı duracak. Herkes iyi eğitim alacak, çalışacak, terleyecek, sorumluluğunu üstlenecek.
Sorup öğrenmeye Ailede başlayacak. Sorgulamayı da Ailede öğrenecek. Yanlışlar ilkin Ailede açık paylaşımlarla konuşulacak, sorgu çözüm getirecek.
Ülkesini ve insanını koruyacak! Şehrinde, doğasında yapılan yanlışlara zamanında tepki verecek. Geleceği kurmanın, korumanın başka çözümü yok!
Bireyler mesleki liyakatine göre de ülkesinde doğru yerini alacak! Bakın, halk ve gençler soramaz, sorgulamazsa Sakarya nerelere sürükleniyor?
***
Gıda artık en stratejik dünya sorunu olacak; oluyor. Sakarya’da son yıllarda dünyanın en bereketli tarım arazileri imara açıldı.
Sapanca Gölü-Sakarya Nehri arasındaki AKOVA’da tarım arazisi kalmadı. Adapazarı’nın dört yanında 20 km. ötelerde de tarım arazisi kalmadı. Nereye böyle?
***
“ Serdivan 2-3 yıl içinde yaşanması zor bir şehir olacak! Bugün orada yaşayanlar 8-10 yıl sonra da kaçacak yer arayacak!” deyince, hoplayan çok?
Ama, kimse 2008 yılında (10 yıl önce) Serdivan nüfusu 75,6 bindi; bugün 2018 yılında nüfus 140 bini geçmiş. 10 Yılda şehir nüfusu ikiye katlanır mı?
Sakaryalılar! Serdivan ilçemizin nüfusu 10 yılda ikiye katlanmış! Serdivan peki 2 metre büyüdü mü? Serdivan Ovası-Meralar gözünüz önünde yok oldu.
Devlet Planlama diye harika bir kamu oluşumu vardı. Sakarya’da ormana, meraya tecavüz etmek sıkardı. Şimdi 2 yılda ovalar, köyler, dağlar yutuldu.
Sakarya ve Ülkemiz; toprak, gıda, eğitim, nüfus, sektörel planlamasız uçuruma gider. Halk, ülkenin Siyaset Dünyasını uyandıramazsa bu böyle!
