Sakarya’nın Salon Sporlarında nabzını tutan, spor adamlarının, yöneticilerin, sporcularının ve sorunlarının konuşulduğu Doğru Pota’nın bu haftaki konuğu Gençlik Hizmetleri İl Müdürlüğü alt yapı Antrenörü Murat Acar’dı.
Murat Acar hocam ile bu keyifli sohbeti gençlerin yanında, parkelerde gerçekleştirdik. Bu oldukça hoş sohbeti siz değerli okuyucularımız için kaleme aldım. Keyifle okumanız dileğiyle.
Hocam öncelikle sizi biraz tanıyabilir miyiz?
İsmim Murat Acar 1984 Adapazarı doğumluyum. 2006 yılında Abant İzzet Baysal Üniversitesi Beden Eğitimi Yüksek Okulu mezunuyum. Branşım basketbol antrenörlüğü. Aynı yıl içerisinde Gençlik Spor İl Müdürlüğü’nde basketbol antrenörü olarak çalışmaya başladım. İlk 3-4 yıl voleybol antrenörlüğü yaptım spora katkı olması amacıyla. Daha sonraki yıllarda ise il müdürümüzün talimatıyla basketbol branşında görev yapmaya başladım. Evliyim 2 çocuk sahibiyim.
Basketbola olan ilginiz nereden geliyor?
Basketbola olan ilgim lise yıllarından geliyor. Basketbola lise yıllarında başladı. Lise okul takımında oynayarak başladım. Daha sonra üniversitede üniversite takımında oynadım. Daha sonra Sakarya’da olgunlarda oynadım. Basketbola başlama ve bu duruma geliş sürecim bu şekilde.
Salon sporlarına, özellikle basketbola destek ne durumda?
Sadece basketbola değil tüm branşlara devlet tarafından sağlanan bir destek var. Özellikle il antrenörlerini okullara yollayıp okullarda taramalar yaptırıp olabildiğince sporcuyu basketbola, spora kazandırmaya yönelik çalışmaları var. Biz zaten direkt olarak devlete çalışıyoruz aslında Gençlik Spor İl Müdürlüğü vasıtasıyla. Tarama sonrası bizler sporculara hangi branşlara ilgiliyseler o branşlarla ilgili eğitimlerini vererek kendilerini geliştirmelerini sağlıyoruz.
Peki Sakarya düzeyinde yapılan ligler, organizasyonlar, maçlar yeterli mi sizce?
Aslında yeterli değil en azından bana göre ama şu konu çok önemli son yıllarda büyük bir sıçrama yaşıyoruz ve daha fazla maç oynadık ve oynuyoruz. 2 il antrenörü 300’e yakın sporcuyla ilgileniyoruz alt yaş gruplarından üst yaş gruplarına kadar. Ben bu zaman kadar gençlik merkezi takımını çalıştırıyordum. Şimdi büyükşehir alt yapısını çalıştırıyorum. Aynı zamanda Gençlik Spor İl Müdürlüğü’nün temel eğitim çalışmalarını yapıyorum. Olabildiğince lisans sayımızı arttırıp, lisanslı sporcu yetiştirerek daha sporcu ile daha fazla takım daha fazla takım ile daha çok maç oynuyoruz. Verilen destekler yeterli. Şu bakımdan yeterli artarak devam ediyor her geçen yıl. Aslında baktığımızda eğiticinin çalışma şeklide daha çok sporcuya ulaşmakta faydalı olacaktır. İşte futbolda baktığınız zaman binlerce sporcu var ama basketbolda baktığınız zaman sayı yeterli değil. Burada da usta öğretici antrenörlerin sayısal anlamda bir eksikliği var.
Sakarya’da antrenörlerin sayısı sizce ne durumda ve yeterli mi?
Şuan ilimizde 15 civarında basketbol antrenörü var. Sayı çok yeterli değil baktığımız zaman 300 bine yakın bir öğrenci kitlesinden bahsettiğimiz zaman basketbola hizmet etme anlamında çok az bir sayı ve bu sayı sadece merkezde var. İlçelerde eksikliğimiz var bu anlamda. İlçelerde basketbol antrenörleri eksikliğimiz var.
Peki koç antrenör yetiştirilmesi ve sektöre kazandırılması için neler yapılabilir?
Tabi ki ilk önce buna Federasyon anlamında bir destek gerekiyor. Biliyorsunuz basketbol eğitimlerini seminerlerini Basketbol Federasyonu yönetiyor. Bu anlamda federasyonun çok daha fazla kurs açıp çok daha fazla basketbol antrenörü yetişmesi konusunda destek olmaları gerekiyor. Buradan yetişecek eğitilecek antrenörler gerekli olan ilçelerde ve yerlerde istihdam edilebilirler.
Sizce tesis konusunda sıkıntımız var mı ve sayısı yeterli mi?
Şimdi tabi ki tesislerle alakalı yoğun bir döneme girildiği zaman okul sporları olsun lig mücadeleleri olsun ister istemez sıkışıklıklar oluyor ama bunu okul salonlarını kullanarak çözüyoruz. İlimizde belli başlı okulların spor salonları var o salonları da kullanarak b sıkıntıyı gidermeye çalışıyoruz. Baktığınız zaman antrenmanları çocukların okul giriş çıkış saatlerine göre ayarlıyoruz. Antrenmanları sabahçı öğlenci veya hafta sonu durumlarına göre ayarladığımız zaman çok aşırı bir sıkıntı yaşamıyoruz. Yeter ki burada antrenörün ve sporcuların çalışma isteği olsun. Yeri gelir dışarıdaki tesislerde çalışırız, yeri gelir merdiven, düz koşu çalışması yaparsın, yeri gelir kondisyon çalışması yaparsın sadece salona bağlı kalmadan çalışabilirsin. Dediğim gibi burada önemli olan belirleyici olan antrenörün çalışma isteği, sporcuları geliştirme isteğidir. Yoksa salon dolu diye antrenmanlar iptal edilmez bir şekilde çalışılabilir.
Hocam peki Gençlik Hizmetleri’nin sporculara ulaşmak için desteği yeterli mi?
Tabi ki çok fazla destek veriyor. Su bakımdan söylersek bizi daha fazla lisanslı sporcu yetiştirme konusunda, daha fazla çocuğa ulaşma konusunda bizi görevlendiriyor. Ulaşabildiğimiz kadar sporcuya ulaşmamızı istiyor bizden. Bu da zaten onların verdiği destek ve görevlendirmelerle mümkün oluyor.
Sakarya’da bayan basketbol konusunda sıkıntılar yaşıyoruz sizce bunun sebebi nedir?
Şimdi kızların özellikle voleybola, erkeklerin de basketbola olan ilgisi daha fazla. Bu iki branşa bakıldığı zaman basketbolda kız sayısı azdır voleybolda erkek sayısı azdır. Bu zamana kadar böyle gelmiş bir sistem var fakat son yıllarda senin de gördüğün üzere bayan basketbolcu sayısı artıyor. Bayan basketbol takımlarının sayısı artmaya başlıyor alt yaş gruplarından itibaren güzel bir şekilde bir ivme kat ediyoruz. Bu konuda Sakarya’da basketbol kültürü adına bir gelişme var.
Sakarya’da ailelerin basketbola bakış açısı nasıl?
Aileler çocukların spor yapmasında en büyük etken. Çünkü çocuklar ailelerin izin verdiği ölçüde çalışmalara geliyorlar. Özellikle kız sporcularla alakalı böyle bir yaklaşım var. Ailelerin özel bir talebi var çocukların spor yapmasıyla alakalı. Sonuçta spor yapan her çocuk profesyonel anlamda bu işi yapacak diye bir şey yok. Burada fiziksel anlamda, sağlık anlamında, boy zaman etkinliği anlamında her türlü olumlu etkileneceği bir ortam mevcut. Ailelerinde bu konu hoşuna gidiyor onlarda bizzat kendileri de kolundan tutup getiriyor çocuklarını buraya. Buda ailelerin bakış açısı için çok güzel bir durum.
Sadece sporcu olarak değil akademik bir başarı için de spor ne derece önemli?
Tabiki akademik anlamda başarılı olmak içinde spor çok önemli etmenlerden bir tanesi. Çünkü çocuklar gün boyu ders çalıştıklarında içerilerinde kalan enerjiyi bir şekilde atmak zorundalar. Bunu da sistemli bir şekilde spor yaparak eğlenerek arkadaşlarıyla keyif alarak içlerindeki stresi atarak akademik anlamda daha fazla özgüven getirecektir spor çocuklar için. Bu da akademik başarıya olumlu etki yapacak bir etmendir.
Lisanslı sporcu yetiştirmede ne durumdayız?
Tabi ki en iyisi için sayının çok çok yukarılarda olması lazım. Şuan ki seviye geçmiş yıllara göre çok çok iyi durumda zaman içerisinde daha iyi yerlere de gelecektir. Son yıllarda iyi bir ivme kazandık lisanslı sporcu yetişmesi konusunda. Özellikle bu TEOG’da ki başarı puanı protokolleri ve gerek Milli Eğitim Bakanlığının açıklamalarıyla katılım daha da yükseliyor. Bu da lisanslı sporcu sayısını arttıracak ve artan lisanslı sporcu sayısı içerisinde bireysel başarıda çok daha fazla artacaktır. Bu durumda lisanslı sporcu sayısında büyük bir artış yaşatacaktır.
Tesisler konusuna geri dönersek yeni tesisler yapılacak mı bu konuda çalışmalar neler?
Gençlik Spor bakanlığının bu konuda çalışmaları devam ediyor. Geçmişe bakıldığında bundan 10 yıl öncesine bakıldığında her branşta spor tesisi yapılıyor ve yapılmaya da devam ediliyor. Yapılacak tesisler var. Yapılması planlanan tesisler var. Takdir edersiniz ki bunların hepsi bir maliyettir. Zaman içersin de tesislerin sayısı daha da arttı ve artmaya da devam edecektir.
Bir antrenöre göre iyi bir sporcu yetiştirmek için en önemli noktalar nelerdir?
Burada amacımız tabi ki çok yetenekli sporcular yetiştirip onları başarılı kılmak ama özellikle bizim ve Gençlik İl Müdürlüğü’müzün, Spor Bakanlığı’mızın üzerinde durduğu konu yetenekle beraber karakterli çocuklar yetiştirmek. Bunun yanında tabi ki başarıdan ziyade çocukların karakterine dokunuşlar yapabilirsek karakterli bireyler yetiştirebiliriz. Bizimde temel amacımız iyi bireyler yetiştirmek. Çocuklar burada antrenörü bir rol model kabul ediyor. Sizin hareketlerinizi, karakterinizi taklit ediyor. Bu biraz da antrenör ile alakalı. Burada en önemli nokta bizim kelimelerimizi seçerken kullandığımız noktalar ve konuşma üslubumuz. Bunlardan ne kapabilirse çocuk oda ona olumlu yönde etki olarak geçiyor. Bu yüzden yapacağımız en olumlu çalışma bizim kendi bireysel olarak göstermiş olduğumuz tavır ve davranışlar.
Son olarak hocam genç sporculara neler söylemek istersiniz?
Özellikle sigara ve alkol tüketiminin alt yaşlara düştüğü bu zamanlarda bu uyuşturucu denen illet kapımızın önündeyken, alt yaş gruplarına kadar düşmüşken bu çocukları kötü alışkanlıklardan uzak tutacak en önemli etken spor. Gençlerimiz ne kadar çok sporla iç içe olursa o kadar bu illetlerden uzak duracaklardır. Onlara hem spor yapmaları spor yaparken de bilinçli spor yapmaları. Kahvaltılarına uykularına dinlenmelerine öğlen yemeğine akşam yemeğine dikkat etmelerini söyleyebilir. Eğer kötü alışkanlıklardan uzak durmak istiyorlarsa spor onlar için en önemli fırsat. Başarılı olmamız çok önemli değil ama boş zamanlarımızı spor salonlarında bir aile ortamı sıcaklığında çok daha mantıklı geliyor bana onlara tavsiyem sporla iç içe olsunlar spor yapsınlar. Akademik anlamda da Millilik aldıkları takdirde ileride üniversitelerde burslu okurlar ücretsiz okurlar. Sporun bu yönde de büyük katkıları oluyor. Son olarak çalışsınlar hatta çok çalışsınlar. Özellikle bizler antrenmanlar ile yetiniyoruz çok fazla ekstra çalışmalar yapmıyoruz. Bu sadece sporla değil günlük hayatımızda da böyle maalesef. Başarılı olmak için, üzerine koymak için çok daha fazla çalışmak gerekiyor. Biz çalışmazsak eğer bizi geçmek için dışarıda çalışacak insanların olduğunu unutmamamız gerekiyor. Sadece antrenmanla kalmasınlar ekstra çalışsınlar, çok çalışsınlar.
Bu keyifli sohbet için ve bana zaman ayırıp sorularıma verdiği cevaplar için Bizim Sakarya Spor Servisi olarak Sayın Murat Acar hocama teşekkür ederiz. Bize zaman ayırıp röportajımızı okuyan siz değerli okuyucularımız ile haftaya da görüşmek üzere diyelim. Esen kalın..