Tarih: 05.10.2021
Yer: TBMM
MHP Lideri Devlet Bahçeli:
"...Terörün doğrudan maliyeti 1 trilyon 207 milyar dolardır. Terörden dolayı kesintiye uğrayan daha güvenli ülke ve coğrafyalara yönelen para miktarı 698 milyar, 100 milyon civarındadır. FETÖ ve diğer örgütlere harcanan 350 milyon doların da eklenmesiyle terörün ülkemize toplam faturası, sağır kulaklar burayı iyi dinlesin. Ekonomide felaket tellallığı yapanlar bizi iyi dinlesin. Tam 2 trilyon 256 milyar 48 milyon dolardır."
Evet bu konuşmanın üzerinden iki yıla yakın bir zaman geçti ve geldiğimiz noktada HDP ülkeyi yönetmeye talip olan millet ittifakının doğrudan destekçisi haline geldi. Bu HDP, terörü ya da teröristi bir kez kınamamış. Bir kez toplu veya tekil teröre lanet edememiş, bir kez biz onlardan ayrıyız diyememiştir. Çözüm süreci denilen yıkım döneminde dahi teröre yardım ve yataklıktan da asla vaz geçmemiştir. Hatta daha iki gün önce İran'dan ülkeye giriş yapan sırt çantası mühimmat ve silah dolu terörist HDP'nin Doğubeyazıt ilçe binasında görüntülendi. HDP'nin elebaşları da millet ittifakına destek açıklamalarını peş peşe yapmaya başladılar. Zaten Kılıçdaroğlu lehine aday çıkarmama kararları başka söze gerek bırakmamıştır. Sırrı Sakık denilen tescilliyse 'yüz yıllık cumhuriyetten intikam alma vakti geldi' diyerek salyalarını akıtalı üç gün oldu. HDP'nin bir başka Sırrı'sı Süreyya Önder'se :" İzmir’de düzenlenen ikinci yüzyılın İktisat kongresi programında: "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözüyle Atatürk aslında barış falan istememiştir. Misaki Milli’ye razı olmuş, bunun karşılığında da Atatürk bir barış mesajı vermemiştir. Biz Osmanlı’dan elimizde kalan bakiyeyle yetineceğiz’ demiş ve 100 yıllık bir avans almıştır. Artık avans devri bitti." diyerek içindeki Atatürk kinini salonda bulunan ruhsuzların üzerine kusmuştur. Program İzmir'dedir, ev sahibi CHP'li Tunç Soyer'dir, konuşmaysa yukarıdadır...
Yine iki gün önce PKK'nın elebaşlarından Bese Hozat, Kılıçdaroğlu'na desteklerinin sürdüğünü, bu konuda da eylemsizlik kararı aldıklarını saklandığı delikten açıkladı. Yine bir hafta önce PKK'nın büyükbaşlarından Mustafa Karasu, Kılıçdaroğlu'na tam destek verdiklerini HDP'nin gerekeni yapacağını açıklamıştı. HDP'nin TBMM'de yemin edip dağda silahlı resimleri çıkan vekillerini sadece hatırlatıp geçeyim. Nevruz törenlerinde Diyarbakır'da yapılan konuşmaları da ayrıca aklınızda canlandırınız. Bakınız bir hafta on günlük süreçte olanları sıraladığımızdaki durum budur.
Sayın Devlet Bahçeli Bey'in yaklaşık iki yıl önce örnekleriyle ortaya koyduğu tam 2 trilyon 256 milyar 48 milyon dolarlık terör faturasının günümüzde kaç paraya denk geldiği de malumunuzdur. HDP bu faturanın hem dolaylı hem de doğrudan sorumlusudur.
Bu faturaya ek olarak Anayasa mahkemesinin HDP'ye serbest bıraktığı 539 milyon TL'lik seçim yardımını da ekleyince duruma yorumu siz yapınız.
Şimdi tüm bu saikler güpegündüz ortadayken, açıkken netken sırf iktidar olmak adına, sadece Tayyip Erdoğan'ı devirmek adına HDPkk ile yakın temasa geçmek, oyun kurmak hatta "yerel özerklik şartını getireceğim" demek hangi hakla ve hangi akılla izah edilebilir? Cumhuriyeti kuran parti olan CHP cumhuriyetten yüz yıllık intikamı alacağız diyenlerle neden aynı yatağa girer? Atatürk'ün partisinin güya "başarısına" HDP-PKK-FETÖ-DHKPC gibi tüm teröristler ve terörist sevici odaklar neden alkış tutar?
Adına millet kelimesi iliştirilmiş bu oluşumu neden ABD ve Avrupa alenen destekler? Kılıçdaroğlu'nu ziyaret eden ABD büyükelçisi ona kimden hangi mesajı iletmiştir? Kılıçdaroğlu adaylık icazeti almak için kapı kapı dilenirken bu odaklara hangi sözleri vermiştir?
Tüm gerçeklik bu kadar sivri ve göz önündeyken "zillet" denildiğinde hoplayan kişiler neden sessizdir? Neden bu kadar adileşen bir ilişkiye en azından onay vermek adına sus pus olmuşlardır? Bu ihanet sarmalının her bir ilmeği zillet değil midir? Bu; kör, sağır ve dilsizlik, zillet emaresi ve zilletin en sağlam ispatı değil midir? Eğer birileri tüm bu şebekeyi ve şebekenin yıkım projesini Tayyip Erdoğan düşmanlığıyla soslayıp, kendilerince bu puslu ve kirli birlikteliği aklamak için" ama HÜDA-PAR " derse onlara cevap olarak "Hadi oradan, HDP'nin avucundaki zilletin dostu" deyiniz...
