Temel hak ve özgürlükler arasında düşünce ve kanaat açıklama özgürlüğünün önemli bir yeri bulunmaktadır. Bu özgürlüğün kullanılabilmesinin en önemli ve etkin yollarından birisi basındır.
Basın özgürlüğü; bilgi edinme, yayma, eleştirme, yorumlama, haklarını içerir!...
Düşünceyi açıklama ve basın özgürlüğü, onu kullananlar açısından olduğu kadar, gerçekleri öğrenmek özgürlüğüne sahip toplum ve bireyler açısından da temel hak niteliğindedir!...
Basın özgürlüğü; halkı ilgilendiren konularda, haber ve görüşleri iletme özgürlüğüdür!...
Basın özgürlüğü; halkı ilgilendiren olaylarla ilgili, bilgi ve görüşleri haber olarak alma özgürlüğüdür!...
Basın, kamuoyunun bilgi edinme hakkı bakımından, halkın gözcülüğünü ve bekçiliğini yapabilir!...
Basının görevi; halkı ilgilendiren ya da ilgilendirmesi gereken tüm olaylar hakkında, halkı objektif ve gerçekleri yansıtabilecek şekilde aydınlatmaktır!...
Basının görevi; toplumda yaşanan sorunları tartışmaya açmak, halkı bu sorunlarla ilgili gerçeğe uygun bilgilerle donatmaktır!...
Eleştirilemeyen, yanlışları söylenemeyen bir sistemde, özgürlükten söz edilemez!...
Günümüz insanı, siyasetçisi, bürokratı, iş adamı, sivil toplum kuruluşları eleştiriye gelmiyor. Toplumda yaşanan olumsuzlukları, basın gündeme taşıyor. Eğer, siyasetçi yada iş adamı bu olumsuzluktan eleştiri payını alıyorsa, hemen anında basına düşman oluyor. Haberi ve eleştiriyi yapan gazeteciyi hedefe koyuyor!...
Bir Gazeteci, Siyasetçiyi öven bir haber yaparsa, çok iyi Gazetecidir. Yanlışlıkla da olsa, siyasetçiyi eleştirirse, ya tetikçi olur, yada kötü gazeteci…
Özellikle son günlerde sen kimin tetikçisisin? Sözü moda oldu!...
Gazetecilerin haberinden memnun olmayan siyasetçiler, iş adamları ve bürokratlar gazeteciyi tetikçilikle suçluyor.
Eleştirilerden memnun olmayan siyasetçi yada iş adamı, haberi yapan gazeteciyi arayıp, haberi kaldırmasını istiyor. Bazıları da işi daha da azıtarak, emir veriyor!...
Siyasetçi yada iş adamı, gazetecilerin yaptığı haberlere kendi cephelerinden bakıyor. Parayı ve siyasi gücü elinde tutanlar, eleştirilmeye hiç gelmiyorlar.
Son zamanlarda bunlara Bürokratlarda eklendi. Bir bürokratın yaptığı yanlış, haber yapıldığında, o da hemen elinde dilekçe savcılığın yolunu tutuyor.
Son günlerde basına siyasi, ekonomik, hukuki ve psikolojik baskı uygulanıyor. Siyasi Baronlar ve Para Baronları, son zamanlarda kendilerine hizmet eden bir Gazeteci kimliği oluşturmaya çalışıyor!...
Onurlu ve namuslu Gazeteciler, Baronların istediği kimliği taşımamak için büyük mücadele veriyor! Her ne kadar mücadele etseler de, bazen güce teslim olan kalemleri de görüyoruz…
Bir atasözünün dediği gibi, “ Bir ahırda at da bulunur, eşek de…”