GİRİŞ
Topla ,tüfekle ve süngü ile kazanılan zaferler, ekonomik başarılarla taçlandırılmazsa BAĞIMSIZLIK kazanılmış sayılmaz…
İşte Atatürk ‘ün ekonomiye verdiği önem ve kalkınma stratejisinin özeti budur.
Öylesine önem veriyor ki , ekonomik sistemi , en alt sistemine kadar analiz ediyor,araştırıyor ve uyguluyor.
Büyük zaferin (30Ağustos1922) hemen ardından Mudanya Mutarekesi imzalanır.
Kuvayi Milliye ruhu ve taktikleri ,Büyük zafer için nasıl uygulanmışsa ,aynı yaklaşım EKONOMİK YATIRIMLAR içinde başlatılmıştır. Benimsenen ilke ve uygulamalar sürekli gündemde tutulmuştur.3,5 yıl süren Kurtuluş Savaşı'nın her safhasın da katılımcı fikrini ortaya koyan Atatürk ,EKONOMİK MODELİ'nde de benzer görüşlere sadık kalmıştır. Böylece çözüm yollarını aramış, bulmuş ve uygulamıştır.
***
Cumhuriyetin kuruluşu safhalarında üç önemli kongre vardır.
- Erzurum Kongresi (1919)
- Sivas Kongresi (1919)
- İzmir İktisat Kongresi (1922)
Daha sonra ,uluslararası bir toplantı olan (2 kez toplanmıştır) LOZAN ANDLAŞMASI ile Türkiye Cumhuriyeti tescil edilmiş oldu. Misaki Milli bizi işgal edenlere resmen kabul ettirildi.
***
Hemen aynı zihniyetle İKTİSADİ MİLLİ hamlesi başlatıldı. Savaş sonrası durumu hatırlatalım;
Hastalıklar,salgınlar ,yaralı ve sakat insanlar.Ayrıca kıtlık , yokluk var idi. Yıkık dökük bir görünüm. Kısacası hoş olmayan bir durum …
Ancak ,emsali görülmemiş bir savaşın zaferinin MORALİ vardır. Atatürk halkını seviyor ve güveniyordu . Cumhuriyet henüz yeni kurulmuş, EKONOMİK MODEL ne olmalıydı. İşte bu kesin karar öncesi ,İzmir iktisat kongresi düzenlendi.Değişik öneriler tartışılacak ve değerlendirmeleri karara bağlanacaktı.
Kongreye işçi (amele) ,tüccar ,çiftçi … tüm temsilciler katıldı.(7 şubat 1923) Cumhuriyetin tesciline ve ilanına adım adım yaklaşılıyordu.
ATATÜRK DÖNEMİ BÜTÇE VE MALİYE POLİTİKASI
Atatürk döneminin bütçe uygulamasını iki dönemde değerlendirmeliyiz.
1.dönem 1919-1923 (Meclis Bütçeleri)
2.dönem 1923-1938 (Cumhuriyet Devleti Bütçesi )
Meclis hükümeti savaşın finansmanını karşılamış ve halkı CEPHEDEKİ ORDU’ya destek için gönülden razı etmiştir.(Bu dönem yeni araştırmacılar için analiz görevidir. Araştırılmamış, finansman kaynakları ve kullananları ortaya çıkarılmalıdır.)
Cumhuriyet hükümetleri uygulamalarında 15 bütçe yapılmıştır.Bu dönemde ;
11 BÜTÇE DENK
3 BÜTÇE FAZLA
1 BÜTÇE AÇIK ,vermiştir.
Günümüz bütçe uygulamalarını düşünerek dilimiz neler söyler, gözümüz neleri görür, aklımız tutulur gibi oluruz.
Atatürk’ün kararlı tutumu Bütçe geliri ve ödemelerine Denklik, hassasiyeti dünyaya örnek olacak bir uygulamadır. İnönü bir kez Atatürk’le para basma (emisyon) konusunu görüşüp talepte bulunmuş ama ret edildiği söylenir.
ATATÜRK’ÜN PARA POLİTİKASI
Atatürk’e göre ,enflasyonun önlenmesi ve yükselmemesi için ;devlet harcamaları ile kaynaklar arasında dengenin korunması şarttır.
O’nun döneminde %6 büyüme sağlandı. Özenle izlediği bütçe gelirleri-giderleri uygulamaları sonucu;
1931 yılında 6127 kg olan altın stoğu,1938 yılında 26190 kg’a yükselmiştir.
Halk tasarrufa yönlendirilmiş Milli Ekonomi ve Tasarruf hamlesi ile yerli mallar haftası başlatılmıştır.
ATATÜRK DÖNEMİ BANKACILIK
Bir devrim özelliği taşıyan İş bankasının kurulması (1924) ardından Ege Bank ,Sanayi Maden Bankası ,Sümerbank , İller Bankası , Etibank , Merkez Bankası kuruldu.
Her sektöre yönelik bankacılık anlayışı ile işlevlerine başlamışlardır. ( Daha fazla bilgi için bakınız "Atatürk'ün bankacılık devrimi " Muzaffer Tosun Bizim Sakarya Gazetesi 23.05.2020 )
ATATÜRK DÖNEMİNDE DIŞ EKONOMİK İLİŞKİLER
Atatürk’ün dış ekonomik ilişkilerde ,temel amacı Türk parasının yabancı paralar karşısında değerini korumak ve hazinenin uluslararası itibarını yükseltmektir.
Dış siyaset ve diğer uluslararası ilişkiler iyi yönetilmelidir.
O'na göre ,ödemeler dengesinin temelinde DIŞ TİCARET DENGESİ vardır. Yabancı sermaye ve dış borçlanma ile sağlanan kaynaklar (IMF’yi hatırlayın) ilkel bir yoldur.
Ülkeler arasında dengeyi sağlamak Dış ticaret politikasının temel amaçlarından biri olmalıdır.Dış ticaret toplam değeri yükseltilmelidir.
ATATÜRK’ÜN YATIRIM POLİTİKASI
İktisadi coğrafya açısından çok güçlü olan topraklarımız , limanlarımız , yollarımız yıllarca (1535 ten beri)kullanılmış ve sömürülmüştür.
Çağ atlatan Osmanlı (!) büyük seferler düzenleyen padişahlar , halkını katleden yöneticiler ,bilimden koparılan bilginler… ne acıdır ki ekonomik geleceği ihmal etmişlerdir.
İstismara uygun antlaşmalar ,Osmanlının en büyük belası olmuştur. M. Kemal Atatürk bu acı gerçekleri görmüş, dolayısıyla MİLLİ KALKINMA ,MİLLİ SANAYİLEŞME hedeflerini belirlemiştir.
O'na göre , Yeni Türkiye Devleti ,CİHANGİR DEVLET değil Bir EKONOMİK DEVLET olacaktır.
Ekonomik yatırımlar ,EKONOMİK KALKINMA için yapılacaktır. Atatürk’ün kalkınma modelinin amaçlarını özetleyelim;
- Tam çalışma
- Dengeli ve hızlı sermaye birikimi
- Dış ödemelerde dengenin sağlanması
- Dış ticaret dengesinin sağlanması
- Adaletli ve Dengeli gelir dağılımı
- Enflasyonsuz ve tempolu kalkınma
- Bölgeler arası ortaklaşa kalkınma
Devlet yatırımları ve işletmeler için Alt yapıya öncelik tanınmalıdır. Bu öncelikler aşağıdaki gibi sıralanmıştır.
- Bayındırlık( Nafia)
- Tarım ve sulama projeleri
- Tarımsal üretim
- Ağır sanayi
- Hafif sanayi, ticaret ve hizmetler.
DOÇ.DR.Muzaffer Tosun (devamı var)