Sakarya’da son birkaç aydır daire müdürlükleri, mülk-i amir eşliğinde basın toplantıları düzenleyerek, kurumlarının çalışmalarını, projelerini, nereden, nereye geldiklerini anlatıyorlar.

**

Basına kahvaltılı ortamda yapılan bu basın toplantılarında daha çok, 2002 ile 2016 yılları mukayese edilerek mesele, ‘Bak, o zaman neymiş, şimdi ne olmuş’ olgusuna taşınarak, aslında AKP’nin ne kadar başarılı olduğu algısı yaratılmaya çalışılıyor.

**

Bugüne kadar mülk-i amirinde katıldığı bu tür toplantılarda farkındayız ki, hep 2002 ile 2016’nın mukayesesi yapıldı. Hep AKP’nin çok çok başarılı olduğunun altı çizilen algı balonları uçuruldu.

**

Öyle dolambaçlı yollara girmeden… Teknik terimler veya akademik ağız kullanmadan… Herkesin anlayacağı dilden, ben de bu algı operasyonuna bir iki örnekle katılmak istiyorum. 2002’de ne imiş, 2016’da ne olmuş?..

**

BİR…

-2002’de kişi başına düşen borç miktarı bin 960 dolar. 2016’da kişi başına düşen borç miktarı 6 bin 940 dolar.

**

İKİ…

2002’de vatandaşların bankalara olan toplam borcu 6 milyar 600 milyon lira. 2016’da 417 milyar lira.

**

ÜÇ…

2002’de trafikteki araçların yüzde 14’ü borçlu-ipotekli. 2016’da trafikteki araçların yüzde 56’sı borçlu-ipotekli.

**

DÖRT…

2002’de İcra Müdürlükleri’nde işleme hazır, icra dosyası sayısı 8 milyon 100 bin. 2016’da İcra Müdürlükleri’nde işleme hazır, icra dosyası sayısı 36 milyon 600 bin.

**

BEŞ…

2002’de emeklilerin yüzde 13’ü, maaş aldıkları bankadan veya diğer bankalardan kredi kullandı. 2016’da, emeklilerin yüzde 77’si maaş aldıkları bankalardan veya diğer bankalardan kredi kullandı.

**

ALTI…

2002’de çalışan işçilerin toplamının yüzde 21’i asgari ücret alıyordu. 2016’da çalışan işçilerin toplamının yüzde 43.7’si asgari ücret alıyor.

**

YEDİ…

2002’de bankaların takibine düşmüş mudi sayısı 1 milyon 90 bin. 2016’da, bankaların takibine düşmüş mudi sayısı 19 milyon 650 bin…

**

Yukarıda, o toplantılar için, ‘başarılıymış gibi gösterilen algı operasyonları’ dedik ya.. Size farklı bir algı operasyonunu anlatayım… Biliyorsunuz, okuyorsunuz ve televizyonlarda görüyorsunuz. Üç aydır, hemen hemen her gün Kilis’e roketler, füzeler düşüyor.

**

Yani, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir şehri, ışid tarafından her gün füze ve roketlerle dövülüyor. Bugüne kadar 20 civarında insan öldü, bunun iki üç katı da yaralandı. AKP iktidarı daha bu sorunu çözemezken, o gelen roketleri ve füzeleri, atanlara yedirmezken, biz gidiyoruz Katar’a askeri üs kuruyoruz. Bunun adı algı operasyonu değil de ne olabilir?..

2 Mayıs 2016