Yanlışlara, haksızlıklara Susan-Dilsiz nedir inananlar bilir. Susulmasa, yanlışlar İstişare edilebilse Türkiye geleceğe nasıl yürürdü o da bilinir.

    AK Parti de, Siyasette gerçek istişare olsa, ülke şimdi böylesi Ayrımlar-Gerginlikler-Kayıplar yaşar mıydı?

    AKP içinde bir avuç Yöneten Partili ve partici görülmemiş saltanat hayatı yaşarken, kişisel ihtiraslarını frenleyemedi; oy verenler ne kazandı?

   İzlenen yanlış yolu, geleceği aklı başında AKP’liler de, oy verenler de gördü. İkazlar yanlışlardan döndüremedi. Partiden ayrılmalar büyüdü, büyüyor da.

   Bu gün ilk kez, AK Partili bir milletvekili partisinden istifa etti. Hiç şaşırmadım.

   Çünkü; AK Parti’yi Kuran-İktidara taşıyan Kuruculardan hemen hiç birisinin adı  anılmaz oldu. AKP, birilerinin Babadan oğula saltanat partisi haline gelir gibi?

                                                             ***

    AK Parti İstanbul Milletvekili Mustafa Yeneroğlu dün istifasını duyurdu ya. Şimdi izleyin hakkında neler yazılır-söylenir, nasıl, ne sözlerle linç edilir?

    “ Dava Partisi !” olduğunu söyleyen siyasiler; O DAVA’nın kurucuları için de ne linç kampanyaları yaptılar.

     “ Hainlik…Dava’ya ihanet…Hizmet’e ihanet…” lafları bile söylenenler yanında çok hafif kalır.

    Rahmetli Necmettin Erbakan, rahmetli Recai Kutan; Refah Partisi, Fazilet Partisi böylesi bir süreçle ortada bırakılmadı mı?

    Şimdi; çok sayıda AKP Partinin Kurucuları, bu ülkede Cumhurbaşkanlığı, Başbakanlık, Bakanlık yapmış bir dolu AK Partili yeni partiler kurmaya çalışıyor.

    Denmedik söz, konmadık köstek yok gibi? Niye; Ülkenin içine girdiği kaoslardan çıkması için itiraz eden AK Partililer kendince çıkışlar arıyor.

     BU, eğer Türkiye’nin bütünleşmesine, aydınlık geleceğine olumlu değer katacaksa, önünde kimse duramaz. Halk da, siyasiler de O gidişatı izliyor.

                                                       ***

    Türkiye’de; sadece AK Parti değil, hiçbir siyasi parti;

    Şehir Belediye Yönetimlerini, Ülke Yönetimini keskin köşeli Ayrımlarla Köstekleme hakkına da sahip olmaz, olmamalı.

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ni, Ankara, İzmir, Adana, Antalya büyükşehir belediyelerini halkın verdiği oylarla kazananlara kimse, ama hiç kimse;

    “ TOPAL ÖRDEK ! Büyükşehir Meclisleri bizde; çalışamazsın ( Türkçesi, çalıştırmayız !)” sözleri ile mahkum etmeye kalkabilir mi? 

    ABD Başkanı Trump Türkiye’nin bir Büyükşehir için O lafı etse bu Milletin tavrı-tarzı ne olurdu?

   AK Parti içinde siyaset yapan bir çok siyasi bunu da hepimizden önce gördü!

    Arınma zamanını doğru gören siyaset insanları erdemli davrandıkça, doğup büyüdükleri şehirde, mahallede, kendi insanları önüne gururla çıkarlar.

    82 Milyon insan,” Yöneten-Yönetecek Siyaseti “ seçmeye mecbur. Ne kadar doğru-liyakatli-erdemli  siyasi-siyaset seçersek ülke de o kadar kazanacaktır.

   “ Zamanında Arınma…Doğruyu Halkla, doğru paylaşma kazanır !” derim. 

                                                                      ***

   Siyaset, kendilerini buralara taşıyan kendi Kurucularını bile unuttu!

   Onlar; Türkiye Cumhuriyeti Hükümetleri ile ortaklık da yaptılar.

    Ülke içinde gergin günler yaşanır; Silahlı Kuvvetler iç güvenlik kaygılarını sesli olarak duyurursa; Onlar Hükümet olmayı, Ülke Yönetmeyi bile bıraktı.

    Onların içinde olduğu Hükümet dirayetinde, Kıbrıs Barış Harekatı’na verilen kararın da tam içinde oldular.

   Sakarya’nın Zirai Donatım Fabrikası’nı satmadılar; İhya ettiler! Başak Traktör Fabrikası, Pamukova Fabrikası kuruldu, Akyazı’da fabrika arazisi alındı;

    Çark Deresi karşısındaki araziler alındı. Depremde Valilik-Adliye, Kamu Alanı Kent Park karşısındaki O arazilerde kuruldu.

    Donatım’ın Etbalık yanındaki mülkleri de Milli Eğitim’e yuva olmuştu.

   Sakarya’da.D.100 yolunu kim Duble Yol yaptı? Geyve Boğazı’nı kim Duble Yol yaptı; Antalya-Eskişehir-Adapazarı GIDA-TURİZM  Trafiğini kim Duble açtı?

    Karasu Limanı’nı ve Yeni Karasu Duble Yolu’nu; hangi Hükümetin, hangi Bayındırlık Bakanı gerçekleştirdi.

    Ayrımcı Yollar Türkiye’yi ve 82 milyon insanı neredeennn nerelere götürür. Dönün, şu Şehrin yakın tarihine bile bakın, neredeennn nerelere sürüklenmişiz?