Yapay zekâ (AI) teknolojisinin finansal hizmetler sektörünü nasıl yeniden şekillendirdiğini ortaya koyan EY yayınına göre; üretken yapay zekâ (GenAI), sektörde derin bir dönüşüme öncülük ediyor, yeniliği teşvik ediyor ve operasyonları kolaylaştırıyor.İSTANBUL (İGFA) - Uluslararası danışmanlık, denetim ve vergi hizmetleri şirketi EY (Ernst & Young), yapay zekânın (AI) finansal hizmetler sektörü üzerindeki etkilerini açıkladığı güncel yayını, üretken yapay zekânın (GenAI) günümüzdeki yaygın kullanım alanlarına göre metin, görüntü, kod gibi temel içerikleri  oluşturmasından öte, gelecekte çok daha büyük işleri yapacağına işaret ediyor. Yapay zekâ uygulamaları, müşteri hizmetleri için sohbet robotlarının geliştirilmesinin yanı sıra yatırım stratejilerini ve dolandırıcılık tespit mekanizmalarını da kapsıyor.

Bankalar, iş gücüne ve teknoloji kaynaklarına yatırım yaparak, yapay zekâ uygulamalarının performansını hızlandırmak için özel olarak tasarlanmış olan çipler gibi kritik donanımları odağa alıyor.

Ancak mevcut süreçleri iyileştirme amacı, potansiyel faydaları risklere karşı dengelemek ve yenilikçi çözümlere dönüştürmek gibi durumlarla karşı karşıya kalıyor.

Bankacılık sektörü; gelişen teknolojiler, ekosistem modelleri, sürdürülebilirlik, dijital varlıklar, yetenek yönetimi ve yasal düzenlemeler gibi trendler tarafından etkilenerek yeniden şekilleniyor. Bu etkiler, bireysel bankacılığın yanı sıra yatırım, kurumsal bankacılık ve sermaye piyasalarını da dönüştürüyor. Bankalar yapay zekâ teknolojilerini sistemlerine entegre ederek operasyonel verimlilik, müşteri edinimi ve sürdürülebilir büyüme için yeni ölçütler belirliyor. İnovasyona yönelik bu kapsamlı yaklaşım, yapay zekâ gelişmelerinin tüm bankacılık operasyonlarına etkin bir şekilde entegre edilmesini ve böylece finansal hizmetler sektörünün daha dayanıklı, çevik ve müşteri beklentilerine odaklanan bir hale gelmesini sağlıyor.

GenAI, bankacılığın birçok alanını optimize ederek ölçülebilir faydalar sağlıyor. Örneğin; bireysel bankacılıkta hizmet sunumunu ve müşteri etkileşimini artırıyor. Bununla birlikte, yatırım bankacılığında daha modern finansal modellemeler görülürken, kurumsal bankacılıkta ve KOBİ bankacılığında gelişmiş ticari kredilendirme ve risk yönetiminden faydalanılıyor. Sermaye piyasalarında ise ticaret, risk yönetimi ve uyumluluk alanlarını derinden etkiliyor. Aynı zamanda vergi beyannamelerinin hazırlanma sürecini otomatikleştirerek ve dolandırıcılık tespitini geliştirerek bankacılıkta vergi uyumu alanında önemli bir yere sahip olduğunu gösteriyor. Benzer şekilde, bankaların hukuk departmanlarında yapay zekâ destekli belge analizi iş akışlarını kolaylaştırırken, diğer yapay zekâ araçları da sözleşme incelemelerine ve müzakerelere yardımcı olarak riski azaltıyor ve verimliliği artırıyor.  

FİNANSAL HİZMETLERDE YAPAY ZEKÂ SINIRLAMALARI BULUNUYOR

Bankacılık sektörü yapay zekânın dönüştürücü potansiyelini benimsedikçe, yapay zekânın doğasında olan sınırlamaların kabul edilmesi de hayati önem taşıyor. Karar verme süreçlerinin ortaya çıkardığı etik ikilemlere kadar uzanan yapay zekâ entegrasyonunun zorlukları dikkatli bir yaklaşım gerektiriyor. Sistemin adil ve şeffaf bir şekilde çalışmasını sağlamak, sağlam yönetişim çerçevelerine olan ihtiyacın altını çizerek önemli bir endişe kaynağı olmaya devam ediyor. Yapay zekânın tüm potansiyelinden yararlanmaya yönelik ilerleme, yalnızca teknolojinin benimsenmesini değil aynı zamanda yapay zekâ kullanımının etik, yasal ve sosyal boyutlarına adaptasyonu da içeriyor.

Kaynak: igf