Jinekolog Elifnur Özak, menopoz sürecinde kadınları erken ve geç dönemde bekleyen sağlık sorunları konusunda uyardı. Kadınların bu yeni döneme bilgili ve bilinçli girmesinin önemine dikkat çeken Uzm. Dr. Özak, “Menopoz döneminde görülen sorunları azaltmak için yapılabilecek şeyler var. Örneğin her gün 30 dakika tempolu yürüyüş yapmak metabolizmayı hızlandırır, hem sıcak basmalarına hem kilo alımına karşı yardımcı olur” dedi.

Acıbadem Kent Hastanesi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Elifnur Özak, üreme yeteneğinin son bulmasıyla başlayan menopoz sürecine ilişkin bilgilendirmede bulundu. Kadınlarda menopozun, çocukluk çağı ve ergenlik gibi hayatın olağan döngüsünün bir parçası olduğunu belirten Uzm. Dr. Özak, şöyle konuştu:

“Doğumdan itibaren kadınlarda yaş ilerledikçe yumurtalıklardaki (overler) yumurta miktarı gün be gün azalır. Belirli noktaya gelindiğinde yumurtalıklar iyice küçülür ve üretilen östrojen miktarı da azalır. Bunun sonucu olarak adet döngüsü seyrekleşerek zamanla tamamen kesilir ve üreme yeteneği son bulur. Türkiye’de ortalama menopoz yaşı 46-48 arasındadır. Kadınlarda menopoz genellikle adetten bir anda kesilerek kendini belli etmez. Premenopoz dediğimiz ilk aşama, ilk semptomların görüldüğü andan menopoza kadar geçen süreyi kapsar. Yumurtalıklardaki aktivite yavaşlar. Adetler düzensizleşir. Önce sıklaşır, ardından seyrekleşmeye başlar Bu süreç birkaç ay ya da yıl sürebilir. 1 yıl boyunca hiç adet görülmediği noktada sürecin adına menopoz denir.”

Doğal, erken, cerrahi, tedavi

Uzm. Dr. Özak, menopozun oluşum biçimine göre doğal, erken (40 yaşından önce), cerrahi (ameliyat ile yumurtalıkların alınması), kanser tedavisine (radyoterapi, kemoterapi) bağlı olarak farklı şekillerde görülebileceğini kaydetti. Özak, bu dönemde sık görülen rahatsızlıkları “adet düzensizlikleri, sıcak basmaları, sık sık terleme, uykusuzluk, gerginlik, sinirlilik, unutkanlık, dikkatsizlik, yorgunluk, cinsel istekte azalma” olarak sıraladı.

Kalp hastalıklarına yakalanma riski artar

Jinekolog Özak, menopozda azalan östrojen hormonu nedeniyle sık idrara çıkma, dış genital organlarda kuruluk ve kaşıntı, ağrılı cinsel birliktelik, rahim sarkması, idrar kaçırma, idrar kesesinde sarkma, kabızlık gibi semptomların da görülebileceğini sözlerine ekledi. Menopoz sonrası vücutta saç ve kıl miktarının azalıp çene ve dudak üstünde kalın tüyler çıkabileceğine dikkat çeken Uzm. Dr. Özak, bu dönemde görülen diğer sağlık sorunlarını şöyle anlattı: “Kadınlarda kalp hastalıklarına yakalanma riski menopozla birlikte artar. Vücudun doğal östrojen düzeyi kadınları erken yaşlarda kalp hastalıklarından korur; menopozla bu östrojen azalacağı için kalp krizi riski artar. Menopozla birlikte kolesterol artar. Yüksek tansiyon ortaya çıkabilir. Damar sertliği görülür. Menopozla birlikte osteoporoz yani kemik erimesi sıklıkla görülür. Menopoz sonrası kadınlarda kilo artışı görülür, metabolizma hızı azalır. Cinsel isteksizlik baş gösterir. Vajinal kuruluğa bağlı cinsel ilişki sırasında ağrı duyulabilir.”

Neler yapılabilir

Öte yandan Uzm. Dr. Özak menopoz döneminde görülen sorunları azaltmak için yapılacak şeyler olduğunu söyledi, şu önerilerde bulundu:

- Uyku düzenine özem gösterilmelidir. Günde en az 6-8 saat uyunmalıdır.

- Sık görülen sıcak basmalarına karşı kat kat ve ince kıyafetler giyilerek sıcaklık hissine göre giysileri ayarlanabilir. Sık sık ılık duş almak, özellikle yaz döneminde bu şikayetleri rahatlatacaktır.

- Baharatlı gıda ve çay- kahve tüketimini sınırlandırmak, sigara ve alkolden uzak durmak da bu sürecin daha konforlu geçirilmesini sağlar.

- Her gün 30 dakikalık tempolu yürüyüş yapmak yine metabolizmayı hızlandırır, hem sıcak basmalarına hem kilo alımına karşı yardımcı olur.

- Kemik erimesinden korunmak için kalsiyum tüketimini arttırmak gerekir. Bunun için beslenmeye süt, yoğurt, peynir bolca eklenmeli ve düzenli egzersiz yapılmalıdır.

- Bütün bunlara rağmen şikayetler devam edebilir. Bu durumda şikayetlere yönelik olarak hekiminizin uygun gördüğü şekilde hormon replasman tedavileri ile de destek olunabilir.

- Menopoz ve sonrasında hiçbir şikayet kalmasa bile her yıl düzenli jinekoloji kontrolleri ihmal edilmemelidir.

Kaynak: iha