Birçok başarıya imza atan UMKE, 21. yılını kutluyor. Ekipleri kutlayan Kocaeli İl Sağlık Müdürü Yüksel Pehlevan, "Kahramanmaraş merkezli depremde bölgeye görevlendirilmesi yapılmayan ekipler bize küstü. Ekiplerimizin bu tutumu olağanüstü ve gurur duyucu bir şey" dedi.

Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) 21 yaşını doldurdu. 21 yıllık süre zarfında birçok kurtuluşa imza atan UMKE, başta deprem, sel ve acil afet durumlarında ön saflarda yer aldı. Gönüllülük esasına dayalı olarak çalışan UMKE ekipleri için düzenlenen 5-11 Ağustos Ulusal UMKE Haftası Kocaeli’de de kutlandı.

"Dünya standartlarının üzerinde ulusal medikal kurtarma ekibi bulunmaktadır"

UMKE ekipleri ile bir araya gelerek haftalarını kutlayan Kocaeli İl Sağlık Müdürü Yüksel Pehlevan, "Yurt içinde ve yurt dışında meydana gelecek acil durumlarda medikal kurtarmanın en etkili şekilde verilmesi amacıyla ihtiyaca binaen afetlerde sağlık organizasyonu projesi kapsamında Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi oluşturulmuştur. UMKE özellikle 1999 Marmara Depremi’nden sonra medikal kurtarmanın ve acil sağlık hizmetlerinin verilmesi görüşüne binaen oluşturulmuştur. Bu konuda Kocaeli öncü illerden biridir. Dünya standartlarının üzerinde ulusal medikal kurtarma ekibi bulunmaktadır. UMKE göreve başladığı 21 yıl boyunca gerek ulusal, gerekse uluslararası bir çok afet ve acil durumlarda başarıyla hem ülkemizi temsil etmiştir, hem de uluslararası düzeyde ciddi anlamda başarılara ve birçok insanın hayatta kalmasına katkıda bulunmuştur" diye konuştu.

"Kahramanmaraş merkezli depremde ekiplerimiz bölgeye giden ilk ekiplerdendi"

Afetlerde acil sağlık hizmetleri ve UMKE Bölge Koordinatörlüğü olarak Türkiye’nin 30 bölgeye ayrıldığını söyleyen Pehlevan, "Kocaeli; Yalova ve Sakarya’yla birlikte 17’inci bölge koordinatörlüğü olup çalışmalar tüm hızıyla devam etmektedir. Her türlü afet ve acil durumlara gönüllülük esasına dayalı olarak 500’e yakın sağlık personelimiz fedakarca görev yapmaktadır. Özellikle Kahramanmaraş merkezli depremde ekiplerimiz bölgeye giden ilk ekiplerdendi. Ekiplerimiz bölgede fedakarca çalıştı. UMKE, sadece acil afet durumlarında değil toplumsal olaylarda, göçlerde, kimyasal biyolojik ve nükleer sızıntıların olabileceği olaylarda görev yapmaktadır. O alanlarda seyyar hastanenin kurulması, komuta kontrol merkezlerinin oluşturulması veya uluslararası spor müsabakalarında, olağanüstü göç durumlarında UMKE görev yapmaktadır" şeklinde konuştu.

"Kahramanmaraş merkezli depremde bölgeye görevlendirilmesi yapılmayan ekipler bize küstü"

UMKE özellikle medikal kurtarmanın yanında daha sonraki süreçte sağlık organizasyonlarının etkili verilmesi konusunda başarıyla görev yaptığını altını çizen Pehlevan, "Sürekli eğitim ve tatbikatlar düzenlenmekteyiz. Gerekli araç ekipman takviyesi yapılmakta. Ülkemiz maalesef bir deprem bölgesi. Doğal afetlerin sıkça yaşandığı bir bölge. O nedenle bu medikal kurtarmanın hızlı etkin şekilde verilmesi amacıyla bu organizasyon dünya standartlarında hizmet vermektedir. Kahramanmaraş merkezli depremde bölgeye görevlendirilmesi yapılmayan ekipler bize küstü. Ekiplerimizin bu tutumu olağanüstü ve gurur duyucu bir şey. Biz bütün ekibimizle gurur duyuyoruz. ‘Beni niye götürmediniz?’ ya da ’Görevlendirmeniz?’ diye bize şikayette bulunan arkadaşlarımız oldu. Tabii ki bu plan dahilinde bütün arkadaşları ihtiyaca binaen gönderiyoruz ama hiçbir davete mahal bırakmadan, ‘Bana ne görev verilirse yapabileceğim’ isteği ile işte geliyorlar. UMKE ekipleri, her türlü konforundan uzak kalarak insanların canını kurtarmak için yapılabilecek her türlü fedakarlığı gönüllü şekilde yapıyor. Bu fedakarlıklarını defalarca ispatladılar" ifadelerini kullandı.

"500’e yakın gönüllümüz var ve bu gittikçe artıyor"

Türkiye’deki tüm sağlık personeli ile gurur duyduğunu belirten Kocaeli İl Sağlık Müdürü Yüksel Pehlevan, "UMKE ekipleriyle de ayrıca gurur duyuyoruz. Çünkü olağanüstü durumlarda fedakarca hiçbir şey beklemeden sahada oluyorlar. En zor işleri en hızlı şekilde yapmaya çalışıyorlar. Medikal kurtarmanın püf noktalarına çok iyi biliyorlar. UMKE araçlarımız var, seyyar hastaneleri, barınma çadırları oluşturuyoruz, yeteri donanımlarımız var. 500’e yakın gönüllümüz var ve bu gittikçe artıyor. UMKE’cilerin çoğu anne. Çoluğundan, çocuğundan ayrılıyor, fedakarlık yaparak görevlerini en iyi şekilde yapıyorlar. İnsanların gözyaşlarını, acılarını dindirmek için her türlü fedakarlık yapmaya hazır şekilde bekliyorlar. Ekipler, görev verildiğinde ya da ihtiyaç olduğunda Türkiye’nin her tarafına hatta uluslararası düzeyde her yere gönüllü olarak gitmekteler. Onlarla gurur duyuyoruz. Fedakar çalışmalarından dolayı bütün UMKE ekibindeki arkadaşlarımızın haftasını kutluyorum. Diliyorum ki hiçbir acil ve afet durumu olmasın ama maalesef ülkemiz ve dünya şartlarında bazı afet ile acil durumlar kaçınılmaz olabilmekte. Bu tip durumlara müdahalelerde en iyi şekilde hazırlanmak amacımız. Her türlü teçhizatla, teknik donanımla, bilgi ve birikimle, organizasyon yeteneğiyle hazır durumda beklemekteyiz" dedi.

"Bebeğimizi, çocuğumuzu, ailemizi bırakıp afet yerine gidiyoruz"

UMKE ekibinde 19 yıldır çalışan Filiz Aslan, "Afetlerle sağlık hizmetleri bölümünde çalışıyorum. 2005 yılından beri UMKE’ciyim. UMKE bir gönül işi. İhtiyaç olduğu anda her şeyimizi bırakıyoruz Bebeğimizi, çocuğumuzu, ailemizi bırakıp hızlı şekilde afet yerine intikal ediyoruz. Çok şehirde çalışmaya gittim. Elazığ, İzmir depremlerinde görev aldım" diye konuştu.

"Biz kocaman bir aileyiz"

Gönüllü olarak UMKE’ye katıldığını söyleyen Meltem Aytaş Demirel, "1,5 yıllık UMKE personeliyim. Bize bir afiyet durumu olduğunda ’Katılabilir misiniz?’ diye soru sorulduğunda hiç arkamıza dönüp bakmıyoruz. Çünkü biz kocaman bir aileyiz. Çekirdek ailemizin sağlık durumunda sıkıntı olmadığı sürece ülke içi ve dışı her yere göreve gitmeye hazırız. Kahramanmaraş depremine giden ilk ekiptendim. Hava şartları çok sıkıntılıydı ama vardığımızda hepimiz bir şekilde oraya hemen uyum sağladık. Bize ne görev verildiyse yapmaya çalıştık. Enkaz alanında, sahada, aynı zamanda hastanelerde görev aldık" şeklinde konuştu.

"Hem kendimizden hem de ailemizden ödün vermek zorunda kalıyoruz"

Ulusal Medikal Kurtarma Ekibi (UMKE) Kocaeli Sorumlusu Ercan Kalabaş ise "Hem bölgemizde hem de elimizde olan bütün olağan dışı durumlarda ekibimizle görev yapıyoruz. Tabii çok zor bir görev bu. Çünkü hem kendinizden hem ailenizden ödün vermek zorunda kaldığınız, çoğu zaman aileden uzak yerlerde çalıştığınız çok fedakârlık isteyen bir şey. Kendi mesleğimiz dışında bu işi yapıyor olmamız da buna ayrıca bir önem katıyor. Çünkü bizler sağlık personeli olarak kendi işlerimizi doktor, ATT paramedik, hemşire gibi kendi asil işlerimizi yapmanın yanı sıra gönüllülüğü esasıyla ülke personeli olarak AFET bölgelerinde çalışıyoruz. Bu da özellikle çalışmalarımıza daha bir anlam katıyor. Bu fedakarlığı yapmadan yapılabilecek bir iş değil. Elimizi uzattığımız, afet bölgesindeki destek olduğumuz, en ücra köşelere kadar bütün köylere gidip evinde bulduğumuz hastalara şifa dağıtmak, onların şifa eli olmak bizim için ayrı mutluluk" şeklinde konuştu.

"Beni en üzen an enkaz altında insan sesi duyup hiçbir şey yapamamak"

ATT olarak 17 yıldır Kocaeli’de görev yapan Ayla Arslan, "10 yıldır UMKE gönüllüsü olarak çalışmaya devam etmekteyim. Maraş depremi dahil birçok görevde bulundum. Her an her fırsatta elimizden geldiğince her göreve katılmaya çalışıyoruz.

Maraş depreminde 4,5 yaşlarında kız çocuğuna yardım etme fırsatında bulduk. O dönemde o şartlarda aileye yardım edebilmek beni çok mutlu etmişti. Beni en üzen an enkaz altında insan sesi duyup hiçbir şey yapamamak. O an keşke elimde kazma kürek olsa da gücüm yettiğince kazabilsem diye çok düşündüm" ifadelerini kullandı.

Kaynak: iha