Bandırmaspor’un genç kalecisi Yiğit Zorluer, dedesi ve babasından sonra aile geleneğini sürdürüyor. Yiğit Zorluer’in en büyük hayali ise A Milli Takım forması giymek ve Avrupa’da oynayıp Şampiyonlar Ligi Kupası’nı kazanmak.

Bandırmaspor’un genç kalecisi Yiğit Zorluer (19), aile geleneğini sürdürüyor. Ailede üç nesildir süregelen kalecilik geleneği, dedesiyle başlayan ve babasıyla devam etti. Yiğit Zorluer’in dedesi Necdet Zorluer, yirmili yaşlarda kaleciliğe adım atarak Süper Lig’de forma giydi, babası Ümit Levent Zorluer ise İnegölspor’dan Trabzonspor’a transfer olarak 4 sezon boyunca Karadeniz ekibinin kalesini korudu ve Barcelona karşısında alınan 1-0’lık zaferde pay sahibi oldu.

19 yaşındaki Yiğit Zorluer, kariyerindeki ilk profesyonel imzayı Bandırmaspor’da attı. Kaleciliği bir aile mirası olarak gören Yiğit Zorluer, bu geleneği sürdürmenin gururunu yaşıyor. Küçük yaşlardan itibaren kaleciliğe olan yeteneği ve ilgisiyle dikkat çeken Yiğit, “Kaleciliğin bizim ailede doğuştan geldiğine inanıyorum. 5-6 yaşlarımda bile atlayıp zıplıyormuşum. Artık bunun genetik olduğuna inanıyorum” dedi.

"Ailemizde üçüncü nesil kaleciyim"

Hikayesini aktaran genç kaleci, “Ben ailemizde üçüncü nesil kaleciyim. Dedem, babam ve ben olmak üzere. Hikayemiz biraz değişik. Dedem kaleciliğe çok geç yaşta başlamış, yirmili yaşlarda. Fakat o dönemdeki Süper Lig takımlarında oynamış. Babam ise İnegölspor’dan Trabzonspor’a transfer olmuş. Trabzonspor’da 4 sezon oynadıktan sonra Barcelona’yı 1-0 mağlup etmişler. Ben kariyerimdeki ilk profesyonel imzayı bu güzel kentin takımı olan Bandırmaspor’da attım. Bu güzel kentin takımında profesyonel olmanın mutluluğunu yaşıyorum. Bu sene çok ilk yaşadım. Profesyonel takımda hazırlık maçında ilk kez maçımı oynadım. Bandırmaspor ve kendim adına bu sezon iyi şeyler hedefliyoruz" diye konuştu.

"Kaleciliğin, bizim ailede doğuştan geldiğine inanıyorum"

Kaleciliğin ailelerinde doğuştan geldiğine, genetik olduğuna inandığını söyleyen Yiğit Zorluer, "Ben kaleciliğin bizim ailede doğuştan geldiğine inanıyorum. Ben küçükken bile 5-6 yaşlarında bile atlayıp zıplıyormuşum. Ben artık bunun genetik olduğuna inanıyorum. Benim de hedefim bir oğlum olursa inşallah, Allah nasip ederse, oğlumun kaleci olup bu geleneği dördüncü nesilde de devam ettirmek. Babamı bu gururu yaşattığım için ve dedeme özellikle çok mutluyum. Onun da bir gururu ve heyecanı var şu an içimde. İnşallah onları geçip onlardan da daha iyi olup, ’Boynuz kulağı geçti’ dedirtmek istiyorum" ifadelerini kullandı.

Futbol kariyerindeki hayali ve hedeflerinden de söz eden 19 yaşındaki eldiven, "En büyük hayalim tabii ki de her futbolcu gibi Avrupa’da, Şampiyonlar Ligi’nde oynamak. Öncelikle A Milli Takım ardından da Avrupa’da oynayıp Şampiyonlar Ligi kazanmak. Bunun için elinden gelen her şeyi yapacağım” şeklinde konuştu.

Kaynak: iha