İSTANBUL (AA) - Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) Kurucusu ve Şeref Başkanı Mehmet Doğan için TYB İstanbul Şubesi'nin Sultanahmet'teki merkezinde hatim ve dua programı gerçekleştirildi.

Bağcılar Müftülüğü Din Hizmetleri Uzmanı Bülent Acun ve Hobyar Camii İmamı Hacı Arıcı'nın Kur'an-ı Kerim tilaveti ve dualarıyla başlayan programa Prof. Dr. Hüsrev Subaşı, Selahaddin Çakırgil, Ramazan Kayan, Abdullah Yıldız, Ahmet Maraşlı, İhsan Kabil'in yanı sıra TYB üyesi yazarlar, Doğan'ın dostları, sevenleri ile Türk dünyasından gelen şair ve yazarlar katıldı.

TYB İstanbul Şube Başkanı Mahmut Bıyıklı, konuşmasında, Mehmet Doğan'ı Hacı Bayram Veli Camii'nden Taceddin Dergahı'na, oradan da ahirete uğurladıklarını söyledi.

Cenazede çok manevi bir hava hissettiğini belirten Bıyıklı, "İstanbul'da yaşadığım 30-35 yıl boyunca şehitlerin, alimlerin, ehli tarikatın, dervişlerin cenazelerine katılmaya çalışırım. Bazı cenazelerde bir manevi hava oluyor, gerçekten bir kulu Rabbimizin nasıl karşıladığının, nasıl buyur ettiğinin bir işareti cenazelerde de hissediliyor." dedi.

- "Eserleriyle vermek istediği mesaj muhatabına ulaştı"

Doğan'ın 77 yıllık hayatında istikametten ayrılmadığını, duruş ve dava sahibi bir insan olduğunu dile getiren Bıyıklı, "Hayatını milletine adayan insanları aziz milletimiz bağrına basıyor, duasına dahil ediyor, son vedasında da yalnız bırakmıyor. Doğan'ın cenazesine Türkiye'nin bütün şehirlerinden katılım oldu. Ayrıca Türk dünyasının, İslam dünyasının farklı beldelerinden gelenler vardı. Bu da ömrünü kültürümüze medeniyetimize vakfeden Mehmet Doğan'ın eserleriyle vermek istediği mesajın muhatabına ulaştığının işaretidir." ifadesini kullandı.

Bıyıklı, "İbnülemin Mahmut Kemal İnal diyor ki 'Semere-i hayat hayırla yad edilmektir.', yani hayatın özeti hayırla yad edilmektir. Mehmet ağabey kıyamete kadar hayırla anılmayı hak edecek örnek bir hayat yaşadı, buna şahidiz." değerlendirmesinde bulundu.

Mehmet Doğan'ın TYB İstanbul Şubesinin bütün çalışmalarına destek verdiğini ve her zaman yanlarında olduğunu belirten Bıyıklı, "Mehmet ağabeyin arzusu milli kültürümüzün korunması, milletimizin köklerinden kopartılmaması, bu topraklarda ebediyen kalabilmemiz için dilimizin ve dinimizin muhafaza ve müdafaa edilmesiydi. İlerleyen yaşına rağmen ülkeden ülkeye, şehirden şehire koşarak bu uğurda mücadele verdi. Geride amel defterini açık tutacak hayırlı eserler, hayırlı evlatlar ve hayırlı müesseseler bıraktı. Manevi mirasına titizlikle sahip çıkacağız. Onun aziz ruhunu şad edecek kalıcı çalışmalara imza atacağız." dedi.

- "Akif gibi tam bir hakikat savaşçısıydı"

TYB'nin de Mehmet Doğan'ın omuzlarında bugüne geldiğine işaret eden Bıyıklı, şunları kaydetti:

"Mehmet ağabey izini sürdüğü, hatırasını yaşatmayı kendisine bir kutlu bir ödev olarak gördüğü Akif gibi tam bir hakikat savaşçısıydı. Yaşadığı çağda aydın olmanın sorumluluğunu yerine getirdi. Dönemde söylenmesi gereken her şeyi söyledi. Bedel ödemekten korkmadı. Minnetsiz yaşadı. Kalemin ve kelamın hakkını verdi. Mehmet ağabey hiçbir şeyden çekinmedi, zor zamanlarda arslan gibi kükredi. Darbecilere ve vesayetçilere boyun eğmedi."

Doğan'ın kültürel soykırım yapanlara meydan okuduğunu ve vatan nöbeti bilinciyle yaşadığını vurgulayan Bıyıklı, "Türk topraklarında Türk edebiyatının Türk dilinin hak ettiği değerde olması gerektiğini dillendirdi. Doğu Türkistan, Filistin gibi mazlum ülkelerin dertleriyle dertlendi. O göremedi ama Kudüs'ün, Gazze'nin özgür olduğu günleri görmek en büyük duamızdır. Bu şuuru bizlere yükleyen Mehmet Doğan olmuştur. Mekanı cennet, menzili mübarek olsun." diye konuştu.

Kaynak: aa