Çekimleri TRT World ekipleri tarafından işgal altındaki Filistin topraklarında gerçekleştirilen “Kutsal İşgal” belgeselinin özel gösterimi, Tarihi Atlas Sineması’nda yapıldı. TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı, "Soykırım karşısında neredeyse tüm dünya derin bir sükuta gark olmuşken, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, dünyada yaşanan her insani krizde olduğu gibi, yine Türkiye elini taşın altına koyuyor. Söylemde ve eylemde, gücünü derman olarak kullanan ülkemiz, bir yandan Gazze’deki kardeşlerimize insani yardım ulaştırıyor, tedaviye muhtaç hastaları ülkemizdeki hastanelere naklediyor diğer yandan akan kanın bir an evvel durması için diplomatik kanalları zorlamaya devam ediyor” dedi.

Çekimleri TRT World ekipleri tarafından işgal altındaki Filistin topraklarında gerçekleştirilen “Kutsal İşgal” belgeselinin özel gösterimi, Tarihi Atlas Sineması’nda yapıldı. Belgeselin özel gösterimine, TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı’nın yanı sıra dünyanın dört bir yanından ünlü gazeteci, aktivist ve akademisyenler katıldı. Belgesel, TRT World Araştırma Ekibi’nin, 7 Ekim’de başlayan Gazze soykırımından iki ay sonra Batı Şeria’daki radikal İsrailli grupların arasına zorlu bir süreçten sonra sızmasıyla gerçekleştirildi. Filistin topraklarının adım adım nasıl işgal edildiğini gösteren belgeselde, İsrail medyasının bile zaman zaman “İsrail’in DAEŞ’i” diye tanımladığı “Hilltop Youth” adlı radikal grubun yetiştirildiği karakolların içinden ilk kez yapılan çekimler de yer aldı. İsrailli aktivistler, eski İsrail askerleri, radikal yerleşimci liderler ve İsrail parlamento üyeleri ile yapılan röportajlar ile İsrail’in Filistinlileri yerinden etme stratejilerini ve toprakların sistematik olarak çalınmasını ortaya koyan belgesel, yasadışı yerleşimlerin nasıl kurulduğunu ve Filistinlilerin evlerinin nasıl yıkıldığını gözler önüne serdi.

Özel gösterimde konuşan, TRT Genel Müdürü Mehmet Zahid Sobacı, "Gazze, 7 Ekim 2023 gününden bu yana tüm dünyanın gözleri önünde yerle bir ediliyor. Yaklaşık bir yıldır, bu soykırımda 17 bine yakını çocuk ve 11 bine yakını kadın olmak üzere 40 binden fazla masum insan hayatını kaybetti. Gazze’nin neredeyse yüzde yetmişi yerle bir olmuşken, ne yazık ki Batılı ülkeler bu duruma sessiz kalmaya, hatta bazıları yüzsüzce bu zulme destek olmaya devam ediyor. Gazze’deki soykırım, geldiğimiz noktada tüm dünyayı bir yol ayrımına getirmiş durumdadır. Nasıl bir gelecek tahayyül ediyoruz? İyinin, doğrunun, hakkın hüküm sürdüğü daha adil bir dünya mı yoksa soykırım suçlularının kongrelerde ayakta alkışlandığı, kötülüğün kol gezdiği, kan ve gözyaşından ibaret bir dünya mı? Halkların gösterdiği tepkinin karşılık bulmadığı, uluslararası hukukun hiçbir şekilde işlemediği, Birleşmiş Milletler’in adeta aciz kaldığı bir manzarayla karşı karşıyayız. Vicdan sahibi herkes üzülerek müşahede etmiştir ki mevcut sistem, günümüz sorunlarına çözüm üretmekten uzak, akim kalmış bir sistemdir. Ve bugün İsrail’in katlettiği her bir çocukla, her bir kadınla beraber, Batı’nın sözde evrensel değerleri de katlediliyor. İnsanlara isabet eden kurşunlar, barışın garantörü olma iddiasıyla kurulan uluslararası kuruluşları da derinden yaralıyor. Soykırım karşısında neredeyse tüm dünya derin bir sükuta gark olmuşken, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde, dünyada yaşanan her insani krizde olduğu gibi, yine Türkiye elini taşın altına koyuyor. Söylemde ve eylemde, gücünü derman olarak kullanan ülkemiz, bir yandan Gazze’deki kardeşlerimize insani yardım ulaştırıyor, tedaviye muhtaç hastaları ülkemizdeki hastanelere naklediyor diğer yandan akan kanın bir an evvel durması için diplomatik kanalları zorlamaya devam ediyor" dedi.

TRT Genel Müdürü Sobacı konuşmasının devamında, "Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan bulunduğu tüm platformlarda adaleti haykırıyor, zulmün son bulması, barışın tesis edilmesi için mücadele veriyor ve duruşuyla insanlığın onurunu koruyor. Dünyanın selameti için var gücüyle çalışan Türkiye’nin kamu yayıncısı TRT olarak bizler de, 7 Ekim’den bu yana tüm imkan ve kabiliyetimizle, hem Gazzeli kardeşlerimizin feryadını duyurmaya hem de Filistin’deki işgalin boyutlarını belgelemeye gayret ediyoruz. İsrail saldırılarının başladığı günden bu yana gerek ulusal gerekse uluslararası haber mecralarımızdaki yayınların kahir ekseriyetini Gazze’ye ayırdık. Mesai arkadaşlarımızın büyük özverisiyle Gazze’de yaşananları anbean dünyaya aktardık ve aktarmaya da devam ediyoruz. Uluslararası haber kanallarımız TRT World ve TRT Arabi’nin yanı sıra, uluslararası dijital haber platformlarımızdan da onlarca mesai arkadaşımız hem doğrudan bölgede hem de stüdyolarımızda görev alarak, yüzlerce saatlik canlı yayınlar yaptılar. TRT World imzasıyla Şahit, Dijital İşgal gibi özel belgeseller hazırladık ve dünya kamuoyuyla buluşturduk. TRT Almanca, TRT Rusça, TRT Fransızca, TRT Balkan, TRT Afrika ve TRT İspanyolca’ya özel hazırladığımız yüzlerce içerikle, Gazze’de yaşananları milyarlarca insana ana dilinde anlattık. 7 Ekim’den bu yana Gazze’de 170 basın mensubunu katleden İsrail’in, hiçbir ahlaki ve insani sınır tanımayan taciz, saldırı ve tüm engellemelerine rağmen; sahadaki arkadaşlarımız bir an bile tereddüt etmeden, canlarını ortaya koyarak görevlerini yapmaya devam ediyorlar. Ben bu vesileyle, Gazze’deki soykırımın kayıt altına alınmasında ve dünyaya duyurulmasında görev alan tüm çalışma arkadaşlarıma huzurlarınızda sonsuz şükranlarımı sunuyorum" ifadelerini kullandı.

Kaynak: iha