Tokat’ta 40 yılı aşkın süredir berberlik yapan Murat Erler, eski eşyalara olan merakıyla dükkanını bir antika cennetine dönüştürdü. Çöpe atılan yüzlerce eski eşyayı toplayarak sergileyen Erler’in dükkânı, ziyaretçilerine adeta bir müze hissi veriyor. Siyah beyaz televizyon ve plakçalar gibi nostaljik eserlerle dolu dükkâna giren müşteriler, kendilerini babaannelerinin evinde veya çocukluk yıllarında buluyor.

Tokat’ta 40 yılı aşkın süredir berberlik mesleğini sürdüren Murat Erler, çocukluğunda çırak olarak başladığı bu meslekte kendine has bir dükkan tasarlayarak dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. 20 yıl önce eski eşyalara merak saran Erler, çöpe atılan yüzlerce eski eşyayı toplayarak dükkanında sergiliyor. Bu berber dükkanı adeta bir müzeyi andırırken ziyaretçilerini ise zamanda yolculuğa çıkarıyor. Erler’in dükkanında, siyah beyaz televizyon ve plakçalar gibi pek çok eski eser bulunuyor. Dükkanına giren bazı müşteriler kendilerini babaannelerinin evinde gibi hissederken, bazıları ise çocukluk yıllarına dönüyor.

“Gençler babaannesinin evine girerken orta yaşlılar çocukluğuna dönüyor”

Sokağa atılan eski eşyaları toplayarak bu dizaynı oluşturduğunu söyleyen berber Murat Erler, “30’lu yaşlarımda eski eşyalara ilgim oldu. Küçük küçük biriktirmeye başladım. Sonrasında ise berber dükkanımı antikacı olarak tasarladım. Bu fanteziyi kurdum ve bu dekorasyon Tokat’a nasip oldu. Burada plakçalarımız var. Siyah beyaz televizyonumuz var. Küçük eski radyomuz var. Koltuk takımı, komidin var. Aslında eski eşyalara sahip çıkıyorum. Sağa sola atılanları da topluyorum. Yeni eşyaları alıp eskileri kapı önüne koyanlar var. Onları topladım. Genelde toplama eşyalarla bu dekorasyonu sağladım. Gençler babaannemin evi diyor, belli yaşın üstündekiler çocukluğumu hatırlıyorum diyor. Benim de amacım zaten buydu. Mekânın ruhunu oluşturmak istiyordum. 40 yıldır bu işin içerisindeyim. Bütün berberler aynı mobilyaların içerisindeler. Bu dizaynı oluştururken keyif almaya çalıştım. Hobiyle işimi birleştirdim” dedi.

“Beni çocukluğuma götürüyorum”

Müşteri Deniz Akyüz ise “Ben de buraya geldiğim zaman çocukluğuma dönüyorum. Özellikle annem ve babamla yaşadığım yıllara dönüyorum. Özellikle dışarıdaki örtüler bana rahmetli annemi hatırlatıyor. Belli bir süre hüzün yaşıyorum. İçeri girdiğim zaman Murat beyle yaptığımız sohbet sonrası bu üzüntüm dağılıyor. 70’li yılları hatırlamıyorum çocuktum ama 80’li yılları net hatırlıyorum. Beni o yıllarıma döndürüyor. Buraya geldiğim zaman çok mutlu oluyorum” diye konuştu.

Kaynak: iha