Trabzon’un Sürmene ilçesinde 5 yıl önce atölyesindeki eşine yemek getirirken izlediği bıçak yapımına merak salan Şennur usta, tescilli Sürmene bıçağı üretimine başladı. Evinin yanında bulunan küçük atölyede Türkiye’nin farklı illerine el yapımı Sürmene bıçağı gönderen Şennur Cengiz, “Biz Karadeniz kadını aklına bir şey koyduysa üstesinden gelir” dedi.

Trabzon’un Sürmene ilçesinde yaşayan Şennur Cengiz, yaklaşık 5 yıl önce eşine yaptığı yemekleri getirmek için evinin yanında bulunan atölyeye girdi. Yıllardır eşi Hakan Cengiz’in el emeği ile ürettiği Sürmene bıçaklarının yapımını izleyen Şennur Cengiz, bıçak üretimine merak saldı. Tezgahta çalışan eşini bir süre izleyen Şennur Cengiz, eline aldığı bıçağı zımpara yapmaya başladı. Bıçak serüveni zımpara ile başlayan Şennur Cengiz, her geçen günde yeteneğini katladı. 5 yıl boyunca her gün bıçak üretiminde eşine yardım ederek Türkiye’nin farklı ülkelerine tescilli Sürmene bıçağı gönderen Şennur Cengiz, artık ilçede Şennur usta olarak anılmaya başladı. Sürmene bıçağına kadın elini değdiren Şennur Usta, “Bu işe ilk başladığımda zor gelmişti. Biz Karadeniz kadını aklına bir şey koyduysa üstesinden gelir” dedi.

“Eşim ilkten biraz sıcak bakmadı; Onu dinlemedim”

Bıçak üretimine ilk kez başlamak istediği zamanlarda eşinin karşı çıktığını belirten Şennur Cengiz, “Eşim evimizin yanındaki atölyede çalışıyordu. Bende öğlelerde ona yemek getiriyordum. Baktım zorlanıyor, tek başına sıkılıyor. Bende biraz meraklıyımdır. Yanında otursam, şöyle yapsam dedim. Eşim ilkten biraz sıcak bakmadı. Onu dinlemedim. Yaptığı işleri gözlemledim, izledim. Sonra kendime güvendiğim için yapabilirim dedim. Eşimin karşısına oturdum yapma diye diretti ama ben yapacağım dedim. Öyle başladım. Yaklaşık 5 yıldır devam ediyoruz. Yanlış yaptığım zaman kızdı ama daha sonra affettirdim. Evde de birbirimize yardımcı olmaya çalışıyoruz. Nasıl ben ona burada yardım ediyorsam tabi o da bana yardımcı olmaya çalışıyor. Yemek yapmak için değil yemek için yardımcı oluyor. Bu işe ilk başladığımda zor gelmişti. Biz Karadeniz kadını aklına bir şey koyduysa üstesinden gelir. Bıçağın elde rahat oturuşuna dikkat etmek gerekiyor. Daha sonra keskinliğine dikkat etmesi lazım. Mağazalardan almak istiyorlarsa bıçağın keskinliğini denesinler. Eğer bıçağın uzun ömürlü olmasını istiyorsanız bulaşık makinesine atmayın. Kullandıktan sonra ılık bir su ile yıkayıp kurulayın” diye konuştu.

“11 işlemi eşim yapıyor 9’unu ben yapıyorum”

Şennur Cengiz’in eşi Hakan Cengiz ise, “Eşim ilk başlamak istediğinde zımpara işlemi yaptı. Öyle güzel zımpara yaptı ki ’Bundan korkulur’ dedim. 20 dakika beni izledikten sonra tezgahın başına oturdu yapmaya başladı. Sonra ’Bu işlem nasıl oluyor? şu işlem nasıl oluyor?’ derken benim burada 20 tane yaptığım işlemi 9’a düşürmüşümdür. 11 işlemi eşim yapıyor 9’unu ben yapıyorum. Allah razı olsun bana yardımcı oluyor. Tembelliği hiç yok. Benim tembelliğim tuttuğunda o beni zorluyor” ifadelerini kullandı.

Kaynak: iha