Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ) Turizm Fakültesi’nin düzenlediği; İstanbul Gelişim Üniversitesi, Afyon Kocatepe Üniversitesi ve Kırgızistan-Türkiye Manas Üniversitesi’nin paydaşlarından olduğu 3. Uluslararası Turizmde Yeni Jenerasyonlar ve Yeni Trendler Kongresi (INGANT ’23) düzenlenen açılış töreni ile başladı. Törene SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, Sapanca Kaymakamı Abdurrezzak Canpolat, İl Kültür ve Turizm Müdürü Süleyman Acar, Milliyetçi Hareket Partisi Sakarya İl Başkanı Oğuz Alkaş, Sakarya Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ziya Cevherli, SUBÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Oğuz Türkay, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. Açılış töreninin ardından kamu ve özel kuruluşlar tarafından açılan stantları gezen protokol üyeleri günün anısına hatıra fotoğrafları çektirdi. 2 gün sürecek kongrede toplam 7 oturum gerçekleştirecek. Kongre düzenlenecek ödül töreni ve yemek ile son bulacak.
62 bildiri sunulacak
Cumhuriyetin 100’üncü yılına denk gelmesinin kongreyi daha anlamlı kıldığını belirten SUBÜ Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Sarıışık, “Turizm yeni bir olgu değil ancak pandemi ile yara almıştı. 2022 yılında 50 milyon bandına yaklaşmamız gurur vesilesi oldu. Bu yıl için 60 milyon hedefimize ulaşmak zor olmayacaktır. Kongremizde 21’i İngilizce olmak üzere 62 bildiri sunulacak. 14 ayrı üniversiteden katılımcı sunum yapacak. Sponsorlarımızın her birine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Konuklarımızı en güzel şekilde ağırlamayı hedefliyoruz. İnşallah hem keyifli vakit geçirir hem de alana katkı sağlamış oluruz. İnsan haklarının çiğnenmediği daha huzurlu ve barış içerisinde bir dünya temennisiyle” diye konuştu.
Sürdürülebilirliği sağlamalıyız
SUBÜ’nün kuruluşundan bugüne araştırmalar neticesinde ortaya çıkan yeni bulgu ve bilgilerin uygulanmasını önemsediğinin altını çizen SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, “Bu anlamda bugün organize edilen kongreden çıkacak sonuçların sahaya yansıması da bizler için kıymetli olacak. Mottomuza uygun bir şekilde üniversitemizdeki tüm öğrencileri bir dönem tam zamanlı olarak iş dünyasına gönderiyoruz. Öğretim elemanlarımız da sektörle daha kolay ilişki kurarak iş birliklerinin gelişmesine vesile oluyor. Turizm sektörü özellikle 1960’lardan itibaren sürekli olarak gelişiyor. Burada bize düşen turizmdeki yeni trend ve jenerasyonları ortaya koyarken doğal ve kültürel değerlerimizi kaybetmeyerek turizmin sürdürülebilirliğini sağlamaktır. Amacımız cumhuriyetimizin 100’üncü yılında turizm gelirimizi çevremizi ile doğal ve kültürel değerlerimizi de koruyarak çok daha ileri seviyelere çekmek olmalı.”
Turizm barışa vesile olabilir
Turizmin kültürel yönüyle coğrafyalar arasında tanışıklığın, muhabbetin, dostluğun arttığı ve önyargıların, korkuların, ötekileşmenin azaldığı bir dünya oluşturmaya da ciddi katkılar sağladığını kaydeden Sarıbıyık, “Dünyamız ne yazık ki hâlâ birçok savaşa, katliama, yıkıma, göz yaşına sahne oluyor. Filistin’de çok büyük bir kederle takip ettiğimiz gelişmeler, bunun en yakınımızdaki örneklerinden birisi. İnşallah turizm faaliyetlerinin doğru planlanması, yürütülmesi, yeni jenerasyonların ve trendlerin doğru analiz edilmesi ile turizmin dünya barışına olan katkıları da en yükseğe çıkacaktır. Yunus’un dediği gibi, ‘Gelin tanış olalım, işi kolay kılalım, sevelim, sevilelim, dünya kimseye kalmaz’. Yaşadığımız türlü felaketlerle doğanın ve savaşlar nedeniyle barışın kıymetini çok daha iyi idrak ettiğimiz şu günlerde; doğayı korumaya, insanlığın huzuru ve kardeşliğine yönelik doğrudan ve dolaylı her türlü çalışmayı can-ı gönülden destekliyorum. Her birinize kıymetli katkılarını için teşekkür ediyor, çalışmalarınızda başarılar diliyorum” ifadelerini kullandı.