Uzmanlar, bu gerilemenin nedenleri arasında ekonomik sıkıntılar, sosyolojik değişimler ve toplumsal dinamiklerin etkili olduğunu vurguluyor. Türkiye’nin yaşadığı ekonomik krizler, COVID-19 pandemisinin etkileri ve Şubat 2023’teki depremler, doğurganlık üzerinde belirgin ve kalıcı bir etki yarattı.
Sakarya'da doğurganlık hızı ülke ortalamasını yansıtıyor
Sakarya'da da tablo farklı değil. 2023 yılı itibarıyla, şehirde doğurganlık hızı 1,51 çocuk olarak kaydedildi. Bu oran, Türkiye ortalamasıyla aynı seviyede bulunuyor ve nüfusun yenilenme düzeyinden oldukça uzak. Ayrıca, Sakarya’da kaba doğum hızı 2018’de %14,8 iken, 2023 yılında bu oran %11,1’e düşmüş durumda.
Sakarya’nın toplam nüfusu ise 2023 yılı sonu itibarıyla 1.098.115 olarak açıklandı. Bu rakam, şehrin nüfus artış hızının giderek yavaşladığını gösteriyor.
Eğitim ve iş gücüne katılım etkili
Uzmanlara göre, doğurganlık oranlarındaki düşüşün temel sebeplerinden biri, kadınların eğitim seviyesindeki artış ve iş gücüne katılım oranlarının yükselmesi. Bu durum, ailelerin daha az çocuk sahibi olmayı tercih etmelerine neden oluyor. Türkiye genelinde toplam doğurganlık hızı iller arasında büyük farklılıklar gösteriyor. Örneğin, Şanlıurfa 3,27 çocuk ile en yüksek doğurganlık hızına sahipken, Bartın 1,13 çocuk ile en düşük orana sahip il olarak öne çıkıyor.