A Milli Takımımızın Avusturya ile maçta 2 gol atarak maçın adamı seçilen Merih Demiral, yaptığı Bozkurt işareti ile gündem olmuş ve UEFA tarafından 2 maç men cezası almıştı. Konuya ilişkin açıklama yapan Prof. Dr. Ahmet Bozdoğan, “Bozkurt bizim milli bir sembolümüzdür. Türeyiş Destanı’nda ve Ergenekon Destanı’nda geçen bozkurt, çok açık şekilde bizim bu sembolü yüzyıllardır kullandığımızı gösteriyor” dedi.

EURO 2024 şampiyonasında gruplardan çıkarak Avusturya ile karşılaşan Milli takımımız, adını bir üst tura yazdırmıştı. İki gol atarak tur kapısını açan Merih Demiral, yaptığı ‘Bozkurt’ sevinci nedeniyle 2 müsabakadan men cezası aldı. UEFA’nın verdiği karar ülke genelinde tepki ile karşılandı. Konuya ilişkin açıklama yapan Cumhuriyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim görevlisi Prof. Dr. Ahmet Bozdoğan, "Türk futbol takımını tebrik ediyorum. Merih’i de bu hareketinden dolayı iki defa tebrik ediyorum. Kendisine Türklüğün sembolünü orada gösterdiği için teşekkür ediyorum” dedi.

“Bozkurt bizim milli sembolümüz”

UEFA’nın verdiği kararı kınadığını ifade eden Prof. Dr. Ahmet Bozdoğan, “Avrupa Bozkurt’tan ne anlıyor bilmiyorum ama biz Bozkurt’u milli sembolümüz olarak yüzyıllardır kullanıyoruz. Avrupa, kendisi nasyonalist bir tavır takındığı için bizim milliyetçiliğimizle kendilerinin nasyonalist ligini birbirine karıştırıyorlar. Onların nasyonalist liginde ırkçılık var; bizim milliyetçiliğimizde ise hem sosyolojik hem de kültürel bir temel var. Avrupa’ya bunu anlatabilseydik Merih o cezayı da almayabilirdi. Bu vesileyle hem Federasyonu hem de devlet yetkililerimizi teessüfle karşıladığımı belirtmek istiyorum. Anlaşılan odur ki haklılığımızı yeterince ifade edemediler” dedi.

"Ruslar’da ayı, Fransa’da horoz, Türkiye’de Bozkurt"

Birçok ülkenin milli bir sembolü olduğuna değinen Prof. Dr. Bozdoğan, “Türeyiş Destanı’nda ve Ergenekon Destanı’nda geçen bozkurt, çok açık şekilde bizim bu sembolü yüzyıllardır kullandığımızı gösteriyor. Göktürk Devleti’nin bayrağındaki bozkurt da yine o amblemin, o sembolün bizim yüzyıllardır kullandığımız bir sembol olduğunun en açık göstergesidir. Bozkurt, Türkiye’de Türk milliyetçilerinin daha çok şevkle benimsediği, kabullendiği bir semboldür ama bütün Türk milletini temsil eden bir semboldür. Nasıl Rusların sembolü ayı ise, nasıl Fransızların sembolü horoz ise, bizim sembolümüz de Bozkurt’tur. Bozkurt, bizim yüzyıllardır kullandığımız milli sembolümüzdür. Bu bakımdan buradan bir ırkçılık ya da bir şovenizm çıkarılması söz konusu olamaz. Ben Merih’in yaptığı hareketi gönülden alkışladığımı ve bununla gurur duyduğumu söyleyebilirim. Hatta bu hareket benim için en az maçı kazanmış olmak kadar da gurur vericiydi” ifadelerine yer verdi.

“Kurt hürriyetin temsilidir”

Geçmişte kurdun seçilmesinin bir anlamı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Ahmet Bozdoğan, “Kurt, bütün dünyada özgürlüğün, hürriyetin, bağımsızlığın, esir edilemezliğin, esir alınamazlığın sembolüdür. Bütün dünyada hürriyetin temsili iki tane hayvan vardır: biri bülbül, biri de kurt. Bülbül de esir edilemez. Bülbülü de kafese kapatırsanız kendisini kafese çarpa çarpa öldürür. Ama kurt asla esirliği kabul etmez, asla da pes etmez. Sirklerde ve hayvanat bahçelerinde aslan vardır, kaplan vardır ama kurt yoktur. Çünkü kurt, bir kafeste esir edilemeyecek kadar hürriyetin sembolü olmuş bir hayvandır. Biz Türkler, tarih sahnesine çıktığımız günden beri hürriyetine düşkün bir millet olduğumuz için kendimize Kurt’u sembol olarak seçmişiz. Türklerin esir alınamazlığının bir göstergesi olarak gururla kullandığımız bir amblemdir. Avrupa’ya bunu da göstermemiz gerekiyor." Şeklinde konuştu.

Kaynak: iha