İSTANBUL (AA) - MUSTAFA HATİPOĞLU - Parkinson hastası 84 yaşındaki Hacer Oruç, spora başlayarak hem tedavisinde ilerleme kaydetti hem de arkadaşlar edindi.
Bağcılar'da yaşayan Hacer Oruç'a yaklaşık 10 yıl önce Parkinson teşhisi konuldu.
Çenesinde titreme, kemik erimesi ve sağ dizinde kireçlenme bulunan kadın, kendi ihtiyaçlarını karşılayabilse de ilçedeki terapi merkezinde tedavi görmeye başladı.
Bağcılar Belediyesi ekipleri, Oruç'un ailesiyle iletişime geçerek Vefahane Yaşam Merkezi'nde spor salonu olduğunu, bazı hastalıkları olan kişilere özel spor eğitimleri verildiğini anlattı.
Yaşam Merkezi'nde ilerlemiş yaşına rağmen spora başlayan Oruç, sporun Parkinson hastalığına iyi geldiğini fark etti.
Burada spor yapan bazı hastalıklara sahip diğer kadınlarla arkadaş olan Oruç, spora keyifle gelmeye başladı. Oruç, Alzheimer hastası 82 yaşındaki Nezire Yılmaz ile de yakın arkadaş oldu ve sabahları beraber spora gelmeye başladı.
- "Spor yapmam fark etti"
Anadolu Ajansı (AA) muhabirine açıklamada bulunan Oruç, yaklaşık 1 aydır spor yaptığını ve çok sevdiğini söyledi.
Sporun kendisine iyi geldiğini ifade eden Oruç, "Spor yapmam fark etti. Spordan önce sağ dizimi hiç oynatamıyordum, şimdi oynatıyorum. Arkadaşlar edindik. Buraya geldiğinde herkese selam veriyorsun, onlar da sana selam veriyor, arkadaş oluyorsun. Hocamı çok seviyorum." dedi.
Vefahane Yaşam Merkezi'nin spor eğitmeni Gül Yorulmaz da 1,5 yıldır merkezde kadınlara yönelik eğitmenlik yaptığını, diyetisyenle beraber işbirliği içinde çalıştıklarını anlattı.
Yorulmaz, salona 60 yaş üstü herkesin gelebildiğini belirterek, "Biz spor salonunda erkeklere ve kadınlara hizmet vermekteyiz. Sabah bir seansımız, öğleden sonra kadın seansımız var. Salon günde 4 seans hizmet veriyor. 2 seans kadın, 2 seans erkek olmak üzere." diye konuştu.
- "Hastalığında ciddi iyileşme var"
Hacer Oruç'un yaklaşık 1 ay önce spora başladığını dile getiren Yorulmaz, şunları kaydetti:
"Parkinson hastası kendisi, 84 yaşında. Geldiği zaman ilk etapta burayı sevmesini, güven duygusunu kazanmasını sağladık. Birlikte bir bağ kurduktan sonra artık buraya çok keyifli geliyor, gelirken can atıyor. Sürekli dışarıda yaşadıklarını da bize anlatmaya başladı, hastalığında ciddi iyileşme süreci var. Hacer teyzemizle daha çok kaybedilen esneklik yetisine göre antrenmanlar yapıyoruz. El titremesi, ağız titremesi, buna uygun hem ruhsal hem fiziksel aktiviteler düzenliyoruz. Onunla aramız çok iyi. Buraya gelen herkesi çok sevdiğim gibi onu da çok seviyorum ama böyle iyileşme sürecini gördükçe daha çok mutlu oluyorum."