Ramazan bayramı yaklaşmaya devam ederken Ramazan ayı boyunca farklı saatlerde uyundu, yeme düzeni değişti ve metabolizma değişti. Bir ay oruç düzenine alışan bedeni yeni bir döneme alıştırmak gerekiyor. Sindirim sisteminin eski düzenine geri dönmesinde, birtakım basit diyet kurallarına uymanın adaptasyon sürecini hızlandıracağını söyleyen Liv Hospital Gastroenteroloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Ekrem Aslan Ramazan ayı sonrası beslenme düzeni için önerilerde bulundu. İSTANBUL (İGFA) - Bayramın birinci günü uzun bir aradan sonra ilk kez yapılacak olan kahvaltıda yağlı ve hamur işi gıdaların tüketilmesi özellikle reflü hastalarında yakınmaların artmasına sebep olabilir. Bu yüzden kahvaltıda haşlanmış yumurta, az yağlı peynir, az yağlı yoğurt ve zeytin gibi proteinden zengin gıdaların ve salatalık, domates gibi çiğ sebzelerin tüketilmesi daha uygundur.
Gün içinde sıvı alımına dikkat edilmeli ve günlük iki litreden daha az olmamak kaydıyla su tüketilmelidir.
Reflü hastalarını bekleyen bir başka problem de bayramın ismiyle özdeşleşen şekerleme tüketiminde artıştır.
Dikkat edilmesi gereken aşırı şekerleme tüketilmesinden kaçınılması ve çikolata içeren şekerlerden uzak durulmasıdır.
Bayram ziyaretlerinde bolca ikram edilen ve hemen her evde yapılan baklava, kadayıf, şöbiyet gibi yağlı-şerbetli tatlıların aşırı tüketimi de reflü veya gastrit tanısı olan hastalarda gün içinde mide yanması, mide ekşimesi, şişkinlik ve karın ağrısına neden olabilir.
Şerbetli tatlıları bir öğünden daha fazla tüketmemek, porsiyonları küçük tutmak veya şerbetli tatlılar yerine sütlü hafif tatlıların tercih edilmesi mide şikayetlerini minimuma indirecektir.
Ana öğünlerde veya tatlı yenilen ara öğünlerde gazlı ve asitli içecek tüketiminden kaçmak geleneksel ev yapımı limonata veya şerbet içilmesi de özellikle reflü hastalarında mide yakınmalarını en aza indirecektir.
Sigara içenler Ramazan ayında daha az sigara tükettiklerinden bazı reflü hastalarında Ramazan ayı boyunca daha az reflü şikayeti gelişir, bayram ve sonrasında da daha az sigara içmek hatta mümkünse sigarayı tamamen bırakmak daha az reflü şikayeti oluşturur.
Sık sık ve küçük porsiyonlar halinde beslenmek, zeytinyağlı gıda ve özellikle öğle yemeklerinde çorba içmek ve salata tüketmek hazmı kolaylaştırarak sindirim sistemimizin daha düzenli çalışmasına yardımcı olur.
Akşam yemeklerinde ağır yemeklerden kaçınılarak az yağlı, az baharatlı, az salçalı klasik Türk tencere yemeklerinin tüketilmesi sindirim sorunu olanlarda tercih edilmesi gereken beslenme şeklidir.
Meyve tüketilecek ise daha aktif ve hareketli olunan öğlen ve ikindi vakitlerinde karpuz, kavun, üzüm ve kiraz gibi yazın bol bulunan ve diğer meyvelere oranla daha az sindirim sistemi yakınmasına yol açan meyvelerin tüketilmesi daha uygundur.
Gün sonunda uykuya geçmeden üç ila dört saat önce beslenmeyi sonlandırarak mide boşalmış bir şekilde uyumak sindirim sistemimizi korumaya ve daha az şikayet gelişmesine yardımcı olur.