Sağlık Bakanlığı verilerine göre yılda 18,6 milyondan fazla ölüme yol açan kalp ve damar hastalıkları, dünya genelinde ölüm nedenlerinin başında geliyor. Kötü beslenme, az egzersiz, diyabet, hipertansiyon, sigara ve yüksek kolesterol gibi risk faktörlerinin dışında kalbe zarar veren birçok unsur olduğunu belirten Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Nevrez Koylan, “Akla ilk gelen örneklerden olmasa da vardiyalı çalışma, horlama, mutsuz evlilik veya çok televizyon seyretmek gibi alışkanlıklar kalp sağlığını ciddi şekilde tehdit ediyor” dedi.istanbul (igfa) - Kalp sağlığı ile doğrudan ilişkilendirilmeyen bu durumların yoğun yaşam döngüsü içinde gözden kaçtığına değinen Prof. Dr. Nevrez Koylan, “Bu negatif çevresel etkenlerden uzaklaşmak kardiyovasküler hastalıklara karşı gardımızı almamıza yardımcı olur” diye konuştu. Prof. Dr. Nevrez Koylan çok bilinmeyen 12 kalp sağlığı düşmanını sıraladı; 

TRAFİKTE GEÇEN SÜRE RİSKİ ARTIRIYOR 

Tampon tampona trafikte kalmış olan herkes bu durumun çok stresli olduğunu söyler. Araştırmalar da trafikte bir saat geçirmenin kalp krizi olasılığını artırdığını gösteriyor. Otoyoldaki yüksek gürültü seviyeleri de kalp hastalıklarına etki edebiliyor. Trafiğin yoğun olduğu saatlerde seyahat etmekten kaçınamıyorsanız, rahatlatıcı müzikler dinleyerek stresi azaltmaya çalışın. Ya da yolculuğu paylaşın ve yol arkadaşınızla sohbet edin.

 

MUTSUZ EVLİLİK KALBİ YORUYOR 

İyi bir eş seçimi kalbinizi mutlu ve sağlıklı kılar. Michigan Eyalet Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırmaya göre, birlikteliklerinden memnun olan yaşlı yetişkinlerin kalp hastalığı riski, memnun olmayanlara göre daha düşük. Bunun muhtemel nedeni ise stres. Stresli olduğunuzda, kötü beslenme tercihleri yapmanız ve sigara gibi kalp sağlığınıza zarar verebilecek alışkanlıklara yönelmeniz daha olasıdır. Ek olarak stres hormonlarının da başlı başına kalp üzerinde olumsuz bir etkileri bulunur.

VARDİYALI ÇALIŞMA “İÇ SAATİMİZİ” BOZUYOR 

Kanada’daki Western Üniversitesi’nde yapılan yeni bir araştırmaya göre, gece veya düzensiz saatlerde çalışmak kalp krizi riskini artırıyor. Vardiyalı çalışmanın vücudun sirkadiyen ritmi yani diğer bir deyişle “iç saati” üzerinde kötü bir etkisinin olduğu düşünülüyor. Bunun sonucunda da kalp zarar görüyor. Bu nedenle düzenli olarak gündüz saatlerinde çalışmıyorsanız, kalp hastalığı riskinizi azaltmak için ekstra adımlar atın. Egzersiz yapın, dengeli beslenin ve doktorunuza düzenli aralıklarla kontrole gidin.

 

KALP YALNIZLIĞI SEVMİYOR

Sevdiklerinizle vakit geçirmeniz stres oranınızı azaltır ve aktif kalmanıza yardımcı olur. Bu açıdan yalnız insanların kalp hastalığına yakalanma olasılığı daha yüksek olabilir. Ailenizin veya yakın arkadaşlarınızın yakınında değilseniz, ihtiyacı olan birilerine yardım ederek veya bir kedi / köpek sahiplenerek sosyal bağlantılar kurmaya çalışabilirsiniz. 

DİŞ SAĞLIĞI ÖNEMLİ 

Diş eti hastalığı olan kişilerde kalp hastalığı görülme olasılığı daha yüksektir. Aradaki bağlantı net değildir ancak diş etlerindeki bakterilerin kan dolaşımına geçerek kan damarlarının iltihaplanmasına ve diğer kalp sorunlarına yol açtığı tahmin ediliyor. 

 

ERKEN MENOPOZ RİSKİ ARTIRIYOR 

46 yaşından önce menopoza girenlerin kalp krizi ya da felç geçirme olasılığı, 46 yaşından sonra menopoza girenlere göre iki kat daha yüksek olabilir. Kalp dostu etkilere sahip bir hormon olan östrojen menopoz döneminde düşüşe geçtiği için erken menopoza girenlerde kalp hastalıkları riskinin arttığı sonucuna varılabilir.

 

HORLUYORSANIZ MUTLAKA DOKTORA BAŞVURUN 

Partneriniz düzenli olarak horladığınızı veya uyurken nefes nefese kalıyormuş gibi sesler çıkardığınızı söylüyorsa doktorunuza görünmeyi ihmal etmeyin. Bu belirtiler uyku apnesi rahatsızlığının habercisi olabilir. Bu hastalık, hava yolunuz kısmen tıkandığında ortaya çıkabilir ve nefes alıp verişlerinizde duraksamalara yol açabilir. Dolayısıyla bu bozukluk; yüksek tansiyon, düzensiz kalp atışı, felç ve kalp yetmezliği ile bağlantılıdır. Tedaviler daha kolay nefes almanıza yardımcı olabilir ve kalp hastalığı riskinizi de azaltabilir.

 

HEPATİT C KALPTEKİ HÜCRE VE DOKULARI ETKİLİYOR 

Araştırmacılar Hepatit C’nin kalptekiler de dahil olmak üzere vücut hücreleri ve dokularında iltihaplanmaya neden olabileceğini düşünüyor. Herhangi bir kalp semptomunuz varsa doktorunuzla birlikte takip edin.

 

6 SAATTEN AZ UYUYORSANIZ DİKKAT 

Geceleri rutin olarak 6 saatten az uyuduğunuzda, yüksek tansiyon ve kolesterol riskinizi artırırsınız. Obez olma ve diyabete yakalanma ihtimaliniz de artar ve bunların her ikisi de kalbinize zarar verebilir. 6 saatten az uyumamak, gün boyunca uyumanız gerektiği anlamına gelmez. Düzenli olarak 9 saatten fazla yatar pozisyonda vakit geçirirseniz de kalp hastalığı için önemli risk faktörleri olan diyabet ve felç geçirme olasılığınız artar. Beyninize, vücudunuza, kalbinize iyi bakın ve gecede 7 ila 9 saat uyumayı hedefleyin.

 

GÖBEK BÖLGESİNDE YAĞLANMA TEHLİKELİ 

Her türlü fazla kilo kalbiniz için zorluk çıkarır ancak özellikle göbek yağları oldukça tehlikelidir. Göbeğinizdeki yağ vücudunuzun kan basıncını yükseltebilecek hormonları veya diğer kimyasalları üretmesini tetikleyebilir. Bel çevresi kadınlarda 85 cm’den, erkeklerde ise 100 cm’den fazlaysa, bir diyet ve egzersiz planı için doktora başvurmak gerekir.

 

FAZLA TV İZLEMEK KALP KRİZİ RİSKİNİ YÜZDE 20 ARTIRIYOR 

Çok fazla televizyon seyreden kişilerin kalp sorunlarına yakalanma olasılığı, televizyon sürelerini sınırlayanlara göre daha yüksektir. Günde televizyon izleyerek geçirdiğiniz her saat, kalp hastalıkları riskinizi neredeyse yüzde 20 oranında artırabilir. Oturmak bu maddenin en olası suçlusudur ve yüksek tansiyon gibi sorunlarla bağlantılıdır.

 

FAZLA EGZERSİZ DE ZARAR 

Egzersiz kalbiniz için harikadır. Ancak formda değilseniz veya sadece ara sıra egzersiz yapıyorsanız, yavaş başlayarak dayanıklılığın kademeli olarak artırılması gerekir. Araştırmalar, çok uzun süre veya çok sert egzersiz yapıldığında kalp krizi riskinin arttığına işaret ediyor. Bu nedenle alışkın değilseniz yürüyüş gibi hafif seçenekleri tercih edin. Yüksek kalp hastalığı riskiniz varsa, egzersiz planınız için mutlaka doktorunuzla konuşun ve egzersiz esnasında kalp monitörü kullanmayı düşünün.

Kaynak: igf