Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Çocuk Hastanesi’nde “2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü” dolayısıyla etkinlik düzenlendi.
Etkinlikte konuşan GAÜN Başhekimi Prof. Dr. Şevki Hakan Eren, “2 Nisan Dünya Otizm Farkındalık Günü’nde hep beraber buradayız. Böyle organizasyonları çok faydalı buluyorum. İnsan doğuyor, büyüyor ve nihayetinde yaşamı sona eriyor. Bu kısa ömürde mutlu olmayı, farkındalık oluşturmayı çok önemli buluyorum. Bütün hastalık grupları ile birlikte yaşamayı öğrenen tek meslek grubu hekimliktir. Bu nedenle bu duyarlı organizasyona emeği geçen herkese tek tek teşekkürlerimi sunuyorum” dedi.
GAÜN Başhekim Yardımcısı GAÜN Çocuk Hastanesi Çocuk-Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mehmet Karadağ ise, “Bu organizasyonda emeği geçen başta Leyla’dan Sonra Öğrenci Topluluğu olmak üzere tüm herkese teşekkürlerimi sunuyorum. Otizmin farkında olmak çok önemli. Otizmli bir çocuğa erken tanı konulduğunda yaşam standardı çok yükseliyor. Biz daha önce Sağlık Bakanlığı bünyesinde otizmle ilgili bir proje gerçekleştirmiştik. Bu proje kapsamında, otizm eylem planı çerçevesinde iki buçuk milyon kişiye tarama yaptık. Bu tarama sonrasında yaklaşık 45 bin otizm tanısı konuldu. Bu nedenle bu ve benzeri etkinlikleri çok önemli görmekteyiz. Katılan tüm herkese teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerine yer verdi.
Etkinlikte otizmle ilgili bilgilendirici sunum yapan GAÜN Çocuk Hastanesi Çocuk-Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Dr. Öğr. Üyesi Baran Çalışgan, “Otizm Spektrum Bozukluğu; sosyal etkileşim, iletişim ve yineleyen davranışlara ilişkin güçlükleri kapsayan karmaşık ve gelişimsel bir bozukluktur. Otizmde erken tanı çok önemli. Otizmli çocuklar sosyal etkileşimde zorluk yaşayan çocuklardır. Göz ile temas kurmakta zorlanırlar. Duyguları yüz ifadelerine yansımayabilir. Sosyal ilişkilerinde tutarlı olarak bir zayıflık söz konusu oluyor. Bu çocuklarımızın dil gelişimde de gecikmelere rastlayabiliyoruz. Tekrarlayıcı davranış ve ilgi alanları da otizm de görülebiliyor. Belirli bir düzen ve rutinde ısrar ediyorlar. Otizmli bireyleri fark etmek çok önemli. Erken özel eğitim programlarına başlanması çocuklarımızda daha iyi bir yaşam kalitesi oluşturuyor. İlk 6 yaş içerisinde verilen eğitim çok faydalı oluyor. Otizm şüphesi görülen bir çocuğu geç kalmadan bir psikiyatri uzmanına yönlendirmek gerekmektedir” şeklinde konuştu.
Leyla’dan Sonra Öğrenci Topluluğu Fakülte Sorumlusu İpek Ördek ise, “Leyla’dan Sonra Topluluğu olarak amacımız çocukları birkaç saatliğine de olsa hastanenin atmosferinden kurtarıp iyileşme süreçlerine manevi açıdan destek olmak. Biz topluluk olarak hastanemizde tedavi gören çocuklarla çeşitli oyunlar oynuyor ve dileklerini soruyoruz. Sosyal medya hesaplarımızdan da bu dilekleri paylaşıyoruz. Böylelikle gönüllülerimiz bize ulaşıyor ve miniklerimizin mutluluklarına ortak oluyorlar. Şimdiye kadar hastanemizde tedavi gören 700’den fazla çocuğumuzun dileklerinin gerçekleşmesine aracı olduk. Bu sayı ile fakültemiz en fazla dilek karşılayan fakülte oldu. Genel projemizin adı Leyla’dan Sonra ancak fakültemizde Hayallerden Gülüşlere adı altında da etkinlikler düzenliyoruz. Bugün de toplumumuzda sık görülen otizm spektrum bozukluğu için bir aradayız. Organizasyon konusunda bize destek veren ve katılım sağlayan herkese teşekkür ediyoruz” diye konuştu.
GAÜN Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ayşe Balat’ın, GAÜN Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Şevki Hakan Eren’in, GAÜN Hastanesi Başhekim Yardımcısı Doç. Dr. Mehmet Karadağ’ın, Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü Yetkililerinin, hastane idaresinin, çok sayıda hekimin ve tıp öğrencilerinin katıldığı etkinlik otizmi simgeleyen mavi renkte balonların gökyüzüne bırakılmasıyla son buldu.