Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Bugün 70 sente muhtaç olan değil 1 trilyon dolardan fazla milli geliri olan Türkiye’ye var. Düne kadar toplu iğneyi ithal eden bir Türkiye vardı. Tabancasını bile yurt dışından satın alan değil 5.5 milyar dolar ihracatla savunma sanayinde destek yazan bir Türkiye var" dedi.
Seçim öncesi mitinglerini sürdüren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Aksaray mitinginden sonra Yozgat’ta halka hitap etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan Yozgat mitinginde, Türkiye’nin milli gelirinin 1 trilyon doların üzerine çıktığını belirterek, "Bugün 70 sente muhtaç olan değil 1 trilyon dolardan fazla milli geliri olan Türkiye’ye var. Düne kadar toplu iğneyi ithal eden bir Türkiye vardı. Tabancasını bile yurt dışından satın alan değil 5.5 milyar dolar ihracatla savunma sanayinde destek yazan bir Türkiye var" dedi.
"Bugün, Boraltan köprüsünde olduğu gibi kardeşlerine sırtını dönen bir Türkiye değil, kardeşlerinin haklarını korumak için her türlü adımı atabilen bir Türkiye var"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geçmişte Türkiye’de Boraltan köprüsünde soydaşlarımıza sırt dönüldüğünü hatırlatarak, "Bugün, Boraltan köprüsünde olduğu gibi kardeşlerine sırtını dönen bir Türkiye değil, kardeşlerinin haklarını korumak için her türlü adımı atabilen bir Türkiye var. Bugün Balkanlarda barışın korunmasında, Karabağ’da 30 yıllık işgalin sonlandırılmasında, Libya’da darbenin engellenmesinde aktif rol alan, güçlü, cesur, dirayetli bir Türkiye var. Türkiye’yi bu günlere sizlerle birlikte getirdik. Ekonomiden ihracata, turizmden istihdama ülkemizi her birlikte 4-5 kat büyüttük. Eli kanlı terör örgütlerine Irak ve Suriye’nin kuzeyini beraberce dar ettik. Ülkemizi birçok başlıkta parmakla gösterilir konuma birlikte getirdik. El ayranı ciğer soğutmaz diyerek başta savunma olmak üzere birçok alanda kendi göbeğimizi kendimiz kestik" dedi.
“Yüzde 4.5 oranında büyüme kaydedildi”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, deprem felaketine rağmen yüzde 4.5 oranında ekonomik büyüme sağlandığını ifade ederek, "Ekonomimizin ihracat, istihdam ve büyüme tarağında hiçbir sorunumuz yok. Deprem nedeniyle oluşan 104 milyar dolarlık ilave yüke rağmen geçtiğimiz yıl yüzde 4.5 gibi çok büyük oranda büyüme kaydettik. Milli gelirimiz ilk kez 1.1 trilyon doların üzerine çıktı. İşsizlik oranımız yüzde 9.4 ile son 10 yılın en düşük seviyesini gördü. Turizmde 57 milyon turist ve 54.5 milyar dolar geliri yakaladık. Enflasyon konusunda da yılın 2. yarısından itibaren olumlu haberler gelmeye başlayacak. Nasıl daha önce enflasyonu tek haneye düşürdüysek aynı başarıyı tekrarlayacağız" dedi.
“İçerisinde bulunduğumuz çağa Türk’ün mührünü vuracağız”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, içerisinde bulunulan çağa Türk’ün mührünü vuracaklarının altını çizerek, "İçinde bulunduğumuz asra Türk’ün mührünü hem de çok güçlü, çok kararlı bir şekilde vurmadan durmayacağız. Bunun için yapmamız gereken bellidir. Kimsenin bizi bölmesine, aramıza fitne sokmasına, aramıza nifak tohumları ekmesine izin vermeyeceğiz. En bu meydanda ezeli ve ebedi kardeşliğine sıkı sıkı sahip çıkan bir Yozgat görüyorum. Ben size inanıyorum. Fitneye, fesada yer vermeyeceğinize inanıyorum” dedi.
“Muhalefet eski taş eski hamam devam ediyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasında "muhalefetin eski taş eski hamam devam ettiğini" belirterek, "Biz sadece iş yapmanın, eser ortaya koymanın sizlere layıkıyla hizmet etmenin, şehirlerimizi mamur etmenin peşindeyiz. Muhalefetin içler acısı halini sizler de görüyorsunuz. Son seçimlerde yaşadıkları yenilgiden sonra güya bir değişime gittiler. Ama 13’üncü Cumhurbaşkanımız diyerek yere göğe sığdıramadıkları genel başkanları dışında hiçbir şeyi değiştirmediler. Darbe severlikten ayrımcılığa, milletle ve milletin inanç değerleriyle kavga etmekten, faşizme kadar eski tas, eski hamam devam ediyor" dedi.
"Şaft kaydı, dingil kırdı”
Erdoğan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e de göndermede bulunarak, “Bay Kemal’in yerine bin bir umutla getirdikleri çırak genel başkan selefinden bile fason çıktı. Daha 5 ay bile demeden, muazere kayboldu, şaft kaydı, dingil kırıldı. Motor su kaynattı. Özgür Efendi! Bu eziyet bir an önce bitse de kurtulsak havasında 31 Mart’ı adeta iple çekiyor. Her gün konuşuyor. Bir şeyler söylüyor. Hatta arada CHP’li belediyeleri eleştirip bizim ulaştırma yatırımlarımızdan övgüyle bahsettiği de oluyor. Hatta bazen belediye başkan adayını sahneye bile çıkaramıyor. Ama ne hikmetse, bavullarla, çantalarla taşınan, deste deste dolarlar, avrolar hakkında ağzını bıçak bile açmıyor. Akıllı telefondan, banka uygulamasıyla otuz saniyede halledebilecekleri bir işlem için altı yedi adamı neden bu kadar yorduklarını açıklamıyor. Daha kapalı kapılar ardında DEM’le kurdukları ve içini deştikçe sürekli farklı şeyler çıkan matruşka ittifakını saymıyorum. Sorsan ittifak mittifak yok diyorlar. Ama neden belediye başkanı meclis üyesi olarak devşirme adaylar gösterdiklerinin sebebini söylemiyorum. Yani ortada tam anlamıyla bir siyasi dalavere ancak bundan her iki partinin seçmeninin de haberi yok. Kendilerine oy veren seçmenlerinin iradesini işporta malı gibi sürekli birilerine peşkeş çekiyorlar. 31 Mart seçimleri Türk siyasetinin bu kirli ve kibirli zihniyetten kurtuluşunun inşallah miladı olacak. Tabii bunun için sandıktan çıkacak sonuç çok çok önemli" şeklinde konuştu.