Kırıkkale’de bin 300 metreden çıkan doğal kaynak suyundan elde edilen 84 mineralli coğrafi işaretli Delice Tuzu için Avrupa Birliği (AB) coğrafi işareti başvurusu yapıldı. Mikroplastik ve ağır metal içermeyen doğal yapısıyla dünya literatürüne giren tuz, 11 ülkede yoğun talep görüyor.

Kırıkkale’nin Delice ilçesinde üretilen ve bin 300 metre derinlikteki fay kırığından çıkan kaynak suyundan elde edilen coğrafi işaretli tuz, doğal yapısı ve zengin mineral içeriğiyle dikkat çekiyor. Mikroplastik ve ağır metal içermeyen tek tuz olarak dünya literatürüne giren bu özel ürün, Amerika’dan Almanya’ya kadar 11 ülkede yoğun talep görüyor. Tamamen doğal yöntemlerle üretilen Delice tuzu, sera tipi havuzlarda toplanan kaynak suyunun güneş ışınlarıyla işlenmesi sonucu elde ediliyor. Rafineri işlemi ve kimyasal müdahaleden uzak bu üretim yöntemi, tuzun doğal mineral yapısını koruyor. Uluslararası alanda büyük ilgi gören Delice tuzu için Avrupa Birliği (AB) coğrafi işareti başvurusu yapıldı. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın desteğiyle başvuru süreci onay aşamasına gelirken, bu gelişmenin ürünün dünya pazarındaki değerini artırması bekleniyor.

"84 mineralden oluşan bir sıvı olarak yer yüzüne çıkmaktadır"

Mayiz Tuz Genel Müdürü Mehmet Kahraman, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, Delice tuzunun yüksek mineralli yapısı sayesinde potasyum, magnezyum, stronsiyum, gümüş, altın ve vanadyum gibi insan sağlığına faydalı mineraller içerdiğini belirtti. Kahraman, "Bin metre tuz tabakası ve 300 metre toprak tabakasının ardından yüzeye ulaşmaktadır. Yüksek mineralli yapısıyla, 84 mineralden oluşan bir sıvı olarak yer yüzüne çıkmaktadır. Bu sıvının içinde potasyum, magnezyum, stronsiyum, gümüş, altın ve vanadyum gibi, insanların günlük ihtiyaçlarını karşılamalarına yardımcı olan çok değerli ve gerekli mineraller bulunmaktadır" dedi.

"Yemeklerde ’tuzlu’ hissi vermez"

Delice kaynak tuzunun işlem görmeden sofralara ulaştırılan bazik yapısıyla öne çıktığını anlatan Kahraman, "Tuzlar genelde 3 sınıfa ayrılmaktadır. Bizim ürettiğimiz bazik versiyon, işlem görmeden direkt sofralarınıza ulaşıyor. Asidik versiyon üretmiyoruz. Bazik tuzumuzun en önemli özelliklerinden biri, yediğinizde ağızda acı bir tat bırakmamasıdır. Ekşimsi bir tada sahiptir ve yemeklerde ’tuzlu’ hissi vermez. Ne kadar kullanırsanız kullanın yemeklerde bu kelimeyi duymazsınız. Ayrıca, sağlığa olan faydalarıyla dikkat çeker. Tansiyon hastaları bu tuzu rahatlıkla tüketebilir; herhangi bir rahatsızlık vermez. Tuzumuzu hem sıvı hem de katı formda piyasaya sunuyoruz" diye konuştu.

"11 ülkede aktif satış yapıyoruz"

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın desteğiyle Avrupa Birliği coğrafi işareti için başvuru sürecinde olduklarını ifade eden Kahraman, "Tuzumuz için Avrupa Birliği (AB) coğrafi işareti başvurusu yaptık ve bu süreç Tarım ve Orman Bakanlığımızın destekleriyle onay aşamasına gelmiş durumda. Bu, bizim için büyük bir onur kaynağıdır. Amerika başta olmak üzere 11 ülkede aktif satış yapıyoruz. Almanya, Hollanda ve Katar gibi birçok ülkeye ürün gönderiyoruz. Gönderdiğimiz tüm ülkelerden tuzumuz için övgü dolu geri dönüşler alıyoruz, bu da bizi gururlandırıyor. Türkiye’den böyle bir ürünün çıkması ve Avrupa ile Asya ülkelerinden olumlu sonuçlar alması bizler için oldukça duygusal bir anlam taşıyor" şeklinde konuştu.

"Dünyada mikroplastik ve ağır metal içermeyen tek tuz olarak seçildik"

Delice tuzunun, dünya literatürüne girerek önemli bir başarıya imza attığını belirten Kahraman, Kırıkkale Üniversitesi ile yapılan bilimsel çalışmaların bu sürece büyük katkı sunduğunu söyledi. Kahraman, "Dünya literatür dergisine girmek bizim için zorlu bir süreçti. Ancak mikroplastik analizi ve ağır metal analiz sonuçları sayesinde, dünyada mikroplastik ve ağır metal içermeyen tek tuz olarak seçildik. Bu başarı, dergide yayınlanmamızı sağladı. Bu konuda Kırıkkale’deki üniversitemizin bizimle yaptığı çalışmalar, bu başarıya ulaşmamızda bize büyük destek olmuştur" ifadelerini kullandı.

Kaynak: iha