Belçika’dan eşiyle birlikte Türkiye’ye turistik noktaları ziyarete gelen yüksek tansiyon hastası 47 yaşındaki Mostafa Boukayouam, ilaçlarını unuttuğunu fark etti ancak önemsemeyince rahatsızlandı. Aortunda yırtılma olduğu anlaşılan ve başarılı tedaviyle sağlığına kavuşan Boukayouam, “Ayasofya’yı seviyorum, geldim ve namaz kıldım. Eşimden tansiyon ilaçlarımı istedim, benim getireceğimi zannedip kendisi getirmediğini söyledi. 10 gün kalacağız, bir problem yaşayacağımı sanmıyorum dedim maalesef problem çıktı” derken Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Baran Budak ise “Doktora ulaşamadan genellikle hastalar kaybediliyor, bu konuda şanslı. Aort yırtılmasında yüksek tansiyon çok büyük bir etken oluyor. Şu anda iyi, kontrolleri devam edecek" dedi.
47 yaşındaki Mostafa Boukayouam geçtiğimiz haftalarda eşiyle birlikte Belçika’dan Türkiye’ye gelmeye karar verdi. Yüksek tansiyon hastası Boukayouam, tansiyon ilaçların eşinin aldığını, eşi ise Boukayouam’ın yanına aldığını düşünerek 8 Şubat’ta İstanbul’a geldi. İlaçlarını unuttuğunu fark ettiğinde edinilen bilgiye göre kısa sürenin ardından geri dönecekleri için kullanmamasının sorun olmayacağını düşünen Boukayouam, megakentin turistik noktalarını gezerken bir anda kendini kötü hissederek yere yığıldı. Çevrenin yardımıyla taksiyle hemen bir hastaneye kaldırıldı ve incelemelerde aort damarında yırtılma olduğu anlaşıldı. Ardından özel bir hastaneye götürülen Boukayouam, buradaki değerlendirmelerin ardından işleme alındı. Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Baran Budak ve ekibinin başarılı operasyonuyla Boukayouam, sağlığına kavuştu. Doç. Dr. Budak, hastasının durumu ve uyguladıkları tedavi hakkında bilgi verirken Boukayouam da yaşadıklarını anlattı.
“10 gün kalacağız, neyse dedim maalesef problem çıktı"
İstanbul’u eşiyle birlikte gezmek üzere geldiğini söyleyen 47 yaşındaki Mostafa Boukayoua, “İstanbul’da gezmek için her güne ayrı bir planım vardı, Boğaz, prenses adaları ziyareti gibi. Türkiye hoşuma gitti, İslam ülkelerini çok severim. Ayasofya’yı seviyorum, ziyaret edeceğim dedim, geldim, namaz kıldım. Çok şükür ki buradayım, doktoruma çok teşekkür ederim. Bu hastaneyi Belçika’ya gittiğimde her zaman en iyi hastane olarak söyleyeceğim. Başka hastanede böyle bir muamele görmedim. Belçika’dan eşimle geldim. Eşimden tansiyon ilaçlarımı istedim, benim getireceğimi zannedip getirmediğini söyledi, ben de onun getireceğini zannettim, getirmedim, Belçika’da kalmış. Neyse,10 gün kalacağız, bir problem yaşayacağımı sanmıyorum dedim ama maalesef problem çıktı. Bu hastane en iyi hastanelerden biri, Türkiye’de en iyisi. Burada tedavi gördüğüm için Belçika’ya dönmekten hiç korkmuyorum, güveniyorum. Perşembe günü geldim, çocuklarımı Belçika’da bıraktım. Turizm için geldim, Ayasofya vs. eşimle kapalı pazara gittim, kalbimde bir şey hissettim, problem var dedim. Dükkanlardan bir kişi geldi, ‘Problem mi var’ diye sordu, var dedim, taksi çağırdı” dedi.
“Turistik amaçlı geliyor fakat gelirken tansiyon ilaçlarını unutuyor”
Hastasının durumuna ilişkin bilgi veren Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Ali Baran Budak, “Hastamız Belçikalı, Fas doğumlu buranın camilerini gezmeye, turistik amaçlı bir gezi olarak geliyor fakat gelirken tansiyon ilaçlarını unutuyor ve önemsemiyor. Tansiyonu muhtemelen çok yükseliyor, ciddi bir sırt, karın ağrısıyla başka bir hastaneye gidiyor. Aortunun yırtıldığı anlaşılıyor, bize ulaştılar, bu çok katastrofik sonuçları olan bir durum. Aortun iç tabakasıyla orta tabakası arasına kanın şiddetle dolması sonucunda boydan boya da yırtık oluşabildiği gibi belli bir yerde sınırda kalabiliyor. Tipleri var, organların iflas etme, bacak kaybı, kalp krizi, ölüme kadar ciddi sonuçları olan bir durum. Aortun yırtıldığını anladık, eğer anatomisi uygunsa kapalı yöntemlerle hastanın göğsünü ve sırtını açmadan, kasıktan ilerletilen bir stent yoluyla TEVAR dediğimiz bir yolla yapılabileceğini, ölçümler yaparak çözüme kavuşturduk. Sadece kasığından küçük bir kesik açılarak stent gönderildi. Anatomik olarak birtakım defekleri de mevcuttu. Aort yırtıkları yaptık, bitti, olmuyor. Belçika’daki doktoruyla da temasa geçiyoruz, takipleri devam edecek. Nasıl bir hayatta kalış serüveni olduğunun, nelerden döndüğünün çok iyi farkında. Herhalde bundan sonra tansiyon ilaçlarını bir daha aksatmaz. Göğüs ve karın bölgesindeki aortunda bir yırtık oluştuğu için TEVAR dediğimiz stentle çözebildik ama bazen açık ameliyatla hatta kalp kapağını değiştirip by pass da yapabileceğimiz çok değişik modelitelerle ameliyatlar yapılabiliyor. Hastanın yırtığına, anatomisine göre dizayn etmek gerekiyor” şeklinde konuştu.
“Yüksek tansiyon çok büyük bir etken oluyor"
Aort yırtıklarının hastalar için ağır sonuçları olabildiğini söyleyen Doç. Dr. Budak sözlerine şöyle devam etti:
“Hastanemizin çok ciddi bir takım çalışmasıyla hayata tutundurmayı başardık. Aort yırtılması genellikle hipertansif genç erkeklerde en sık gözüküyor, onu yaşadı, tatilde olması bir şanssızlık. Doktora ulaşamadan genellikle hastalar kaybediliyor, bu konuda şanslı ve onu da biliyor. Ameliyat başarılı bile geçirse yine hasta kaybedilebiliyor veya sakat kalabiliyor. Büyük bir kesi olmadan yapabilme çok büyük bir avantaj sağladı. Hastanın hemen ayağa kalkmasını sağladı, işlem de yaklaşık 1,5 saat sürdü. Gayet iyi, bütün organlar gayet güzel çalışıyorlar. Karaciğer, böbreği, bağırsakları, bacakları en çok etkileniyor, hepsi gayet güzel çalışıyor. Felç, kalp kriz geçirmedi, hepsi yakın takip edildi. Aort yırtılması her tansiyon hastasında olmuyor, genetik yatkınlıkları var. Genellikle yüksek tansiyon çok büyük bir etken oluyor özellikle kontrolsüz yüksek tansiyon. Geldiğinde 22’lerde bir tansiyonu vardı, çok zor kontrol altına aldık. Şu anda tansiyon ilaçları yeniden düzenlendi. Bu tip hastalıklar çok ölümcül sonuçlar oluşturabilen aynı zamanda kısmi önlenebilen şeyler. Hastanın sigarayı içmemesi, tansiyon ilaçlarını düzgün takip etmesi, tansiyonunun, kolesterolünün kontrol altında olması aslında bir takım ilaç ve diyetlerle başarabileceğimiz şeyler”