Bahçelievler’de depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle yıkılarak yeniden yapılan Yunus Emre Camii, yeni ismiyle bugün ibadete açıldı. Açılışa katılan Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır, caminin bağışçısının mirasçılarının açtığı dava nedeniyle arsaya yaklaşık 30 milyon TL ödediklerini söyledi.

Eski adı Yunus Emre, şimdiki adı Muhammed Yılmaz Düşünüklü Camisi’nin hikayesi bir hayli ilginç. 1967 yılında Hasan Güslü isimli bir vatandaş arsasını cami yapılmak üzere bağışladı. Yunus Emre Camii’nin yapımına o yıl başlandı ve ilk bölümü 1970 yılında ibadete açıldı. Güslü arsasının tapusunu alması için cami derneğine defalarca başvurdu ancak o dönem tapu parası toplanmadığı için dernek yönetimi tapuyu alamadı. Hasan Güslü 1985 yılında vefat ettikten sonra 5 çocuğu arsanın kendilerine ait olduğunu iddia ederek parasını istedi. Mirasçılar 2015 yılında dava açtı ve mahkemeyi kazandı. Arsanın ibadethane olması nedeniyle Bahçelievler Belediyesi’ni yetkili gören mahkeme parayı belediyenin ödemesine hükmetti.

Bahçelievler Belediyesi parayı ödeyerek caminin arsasını satın aldı. Bunun üzerine belediye ekipleri camide yaptıkları incelemede caminin depreme dayanıksız olduğunu tespit etti ve yıkımına başladı. 2022 yılında yıkılan cami bağışçıların da destekleriyle 2 sene içerisinde bitirildi. Bahçelievler Belediyesi bugünün değeriyle caminin yapımına yaklaşık 30 milyon TL harcadı. Yapımı tamamlanan ve Muhammed Yılmaz Düşünüklü ismini alan cami bugün yeniden ibadete açıldı.

Caminin açılış töreninde konuşan Bahçelievler Belediye Başkanı Hakan Bahadır, "Ben dernek başkanını kutluyorum böyle bir işe girişmek kolay değil. Bağışçımızı da kutluyorum. Eksik olmasınlar mahallemizde camimiz yenilendi. Allah korusun bir deprem anında toplanma yeri olarak da kullanılabilecek sağlamlıkta. Bizim camilerimiz aslında sadece namaz kılmak için değil aynı zamanda toplanma yeri. Burası komşularım için yenilendi. Yunus Emre Camii’ydi burası. Seçimi kazandık 2019 yılında. Bize bu caminin bağışçısının torunları Almanya’dan geldiklerini ve caminin bulunduğu arsanın parasını istediklerini söylediler. ’Dedemizin arsasına çöktünüz’ dediler. Mahkemeye gitmişler. Diyanet dini tesis alanı diyerek kurtarmış. İş Bahçelievler Belediyesi’ne kaldı. Üç yıl önce buraya bugünkü değeriyle 30 milyon para ödedik" diye konuştu.

Başkan Bahadır, Milli Takım oyuncusu Merih Demiral’ın Avusturya karşısında attığı golden sonra yaptığı bozkurt işaretinin ırkçılık olmadığını belirterek, yapılan eleştirilere tepki gösterdi.

Kayseri’de yaşanan olaylara da değinen Başkan Bahadır, "Suriyeliler konusunda Kayseri’de bir sıkıntı yaşandı. Genel politikamız düzenli göçmen, düzensiz göçmeni istemiyoruz. Düzensiz göçmen demek parmak izi ve pasaportu olmayan demek. Onları zaten İçişleri Bakanlığımız topluyor. Göç idaremizin ilçemizde bir mobil kontrol aracı bulunuyor. Burada gerekli inceleme yapılıyor. Ben düzenli göçmen olmayanlara ruhsat vermiyorum. Hassasiyetlerimiz aynı bizim büyüklerimiz Almanya’ya nasıl gittiyse ve uyum sağladıysa bunlar da uyum sağlayacak yoksa düzensiz olduğu anda devlet gereğini yapar. Devletin polisi, askeri, savcısı var, vandallığa gerek yok. Bu FETÖ’nün, PKK’nın ve Mossad’ın bir oyunu karıştırmak istiyorlar. Aynısını Afrin’de de yapmak istediler gerekli dersi Türk askeri verdi" dedi.

Kaynak: iha