Erzurum Matbaacılar, Kırtasiyeciler, Tabelacılar ve Fotoğrafçılar Esnaf Odası Başkanı Hikmet Karaca, Bağ-Kur’lu esnafın prim gününün eşitlenmesinin esnafı önemli ölçüde rahatlatacağını söyledi.
Karaca, “Sayın Cumhurbaşkanımız, tam 13 ay önce, ‘Küçük esnaflarımızın prim ödeme gün sayısını SSK’lılarla eşitleyerek 7200 güne indiriyoruz.’ sözünü vermişlerdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan da ‘Çok güzel bir yıla girdik, inşallah Bağ-Kur’da prim gün sayısını da 7200 güne düşüreceğiz. Onda sıkıntı yok.’ demişlerdi. Aradan geçen 13 aya rağmen konu ile ilgili tek bir adım dahi atılmış değil, 5000 iş günü ile sigortalı emekliye sevk edilirken Bağ-Kurlu 9000 iş gününü doldurmanın çabası içerinde” dedi.
Geçtiğimiz yıl yürürlüğe giren yapılandırmada kamuya prim ve vergi borcu olanların tümünün borçlarının faizlerinin büyük bir kısmı silinerek takside bağlandığını hatırlatan Başkan Karaca, “Bağ-Kurlu esnafa ise herhangi bir faiz indirimi ya da taksitlendirme yapılmamıştı.
Sayın Cumhurbaşkanımızın, bir yıl önce küçük esnafın prim ödeme gün sayısını da 7200 düşüreceğine dair veriler sözün uygulanmasını büyük bir sabırsızlıkla bekliyoruz. Esnaf ve sanatkârımız, seçimlerden önce verilen vaatlerin yanı sıra taleplerinin de karşılanmasını dört gözle bekliyor. Enflasyon sinsice aldı başını gitti. Arada ezilen de küçük esnaf ve sanatkâr oldu. Enflasyonun yükselmesi de en fazla küçük esnaf ve sanatkârı etkiledi.
Başta iş yeri kiraları olmak üzere esnafın bütün sabit giderlerinde büyük artışlar oldu. Bağ-Kur, vergi, sosyal güvenlik primleri, elektrik, akaryakıt ve nakliye ücretlerine büyük zamlar geldi. İş yeri kiralarında yüzde 200’lere varan büyük artışlar oldu, yüksek kira artışlarını karşılayamayan esnafımızın büyük bölümü ya başka yere taşındı ya da iş yerini kapatmak zorunda kaldı.
Geçen yıl yürürlüğe giren ve asrın yapılandırması olarak tanıtılan kamu alacaklarının yeniden yapılandırmasından sadece Bağ-Kurlu esnaf muaf tutuldu. EYT kapsamında olan sigortalıların prim borçlarının faizleri silinirken 5 bin iş günü ile de emekliye sevk edildiler. Bağ-Kurlu esnafa ise hem 9 bin iş günü mecburiyeti oldu, hem de prim borçlarına ve faizlerine tek bir kuruş bile indirim yapılmadı.
Mümkün olan en kısa süre içerisinde esnaf ve sanatkârımız kira, sigorta ve Bağ-Kur primlerinin altında ezilmekten kurtarılmalı ve sigortalı ile eşit haklara sahip hale dönüştürülmeli, sosyal güvenlikte norm birliğinin sağlanması için prim gün sayısı eşitlenmelidir. Anayasa’mızda da belirtildiği üzere devlet, küçük esnaf ve sanatkarı korucuyu, kollayıcı ve önleyici tedbirler almakla yükümlüdür” diye konuştu.
Karaca; açıklamasını şöyle sürdürdü; “Bilindiği gibi ’4A’ olarak tanımlanan işçi, ’4C’ olarak tanımlanan memurlar için prim ödeme gün sayısı 7 bin 200, ’4B’ olarak tanımlanan işverenler için ise bu süre 9 bin gün olarak uygulanıyor.
Sosyal güvenlik reformuyla 2008 yılında işçi ve memurların emekliliği için gerekli ödeme gün sayısı 7 bin 200 (20 yıl) olarak belirlendi. Ancak Bağ-Kur’lular için bu süre 9 bin gün (25 yıl) olarak tespit edildi. Bu nedenle Bağ-Kur’lular daha uzun süre prim ödemek ve daha geç emekli olmak zorunda kalıyorlar.
SSK’da 7200 prim günüyle kadınlar 58, erkekler 60 yaşını doldurduğunda emekli olurken, Bağ-Kur’da ise kadınlar 58, erkekler 60 yaş ve 9000 prim günü koşullarını birlikte sağlamaları durumunda emekli olabiliyor. Bağ- Kur’da emeklilik tarihi prim ödenen güne göre belirleniyor.”