Saadet Partisi Kayseri Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mahmut Arıkan; yerel seçimlerde yer alan adaylarda ’milli görüşçülük’ modası oluştuğunu ifade ederek; "Belediye koltuğunda oturabilmek için istismar etmenin gereği yok. Milli görüşün temsilcisi Saadet Partisi’dir, lideri Necmettin Erbakan Hoca’dır" dedi.
Gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Saadet Partisi Kayseri Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mahmut Arıkan; diğer parti adaylarının kendilerini ’milli görüşçü’ olarak ifade ettiklerini kaydederek; "Milli Görüşçüyüm’ demek Erbakan hocanın yolundan gidebilmek. Erbakan’ın yolunu anlatmak değil, o yolda yürüyebilmek" dedi. Arıkan; "Kayseri Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mahmut Arıkan; "Adaylarda tabiri yerindeyse ’Milli görüşçüyüm’ modası başladı. Gerek iktidarın adayı gerekse Yeniden Refah Partisi’nin adayı ve Saadet Partisi olarak biz milli görüşçü olduğumuzu ifade ediyoruz. Anlam vermekte zorlanıyorum. Bugün AK Parti adayı Memduh Büyükkılıç ’En büyük milli görüşçü benim’ demiş. Diğer aday arkadaşımız da ’ben milli görüşçüyüm’ diyor. Milli görüşçülük ’ben milli görüşçüyüm’ demeyle olacak bir şey değil. Kurucu lideri rahmetli Erbakan hocamız. Rahmetli Erbakan hocamız 27 Şubat 2011’de Saadet Partisi Genel Başkanı olarak vefat etmiş bir isim. Son nefesine kadar Saadet Partisi’ni büyütebilmek için gayret göstermiş bir lider. Cümlesi; ’Kim ki Saadet Partisi dışında ben milli görüşçüyüm derse palyaçodur’ cümlesi bugün kayıtlarda duruyor. Seçim çok garip; 2004-2009’lu seçimlerde ’milli görüş gömleğimizi çıkarttık’ diye insanlardan oy topluyorlardı. Hocamız vefat ederek bu insanlara cevap verme durumu kalmayınca 2004-2009’de milli görüşçü olduğundan utananlar, bugün ’milli görüşçüyüm’ diyerek prim yapmaya çalışıyorlar. Herkesi izana davet ediyorum, gerek yok böyle şeylere. Belediye koltuğunda oturabilmek için istismar etmenin gereği yok. Milli görüşün temsilcisi Saadet Partisi’dir, lideri Necmettin Erbakan Hoca’dır. Necmettin Erbakan; Saadet Partisi’nin kurucu ve vefat ettiği tarihe kadar genel başkanı olan bir isimdir. Ben kendisinden Kayseri İl Başkanlığı emanetini almış biriyim. 10 yıl boyunca bu emaneti taşımış insanım. Acaba bugün ’milli görüşçüyüm’ diye ortada dolaşanlar o dönem neredelerdi? Erbakan Hoca kayıp trilyon davasında yargılanırken bu arkadaşlar neredelerdi? Erbakan Hoca’nın kapısına polis dayandığında bugünkü gibi ’ben milli görüşçüyüm’ diye bağırabiliyor muydunuz?" ifadelerini kullandı.
"Siyaset omurga işidir"
AK Parti ile ittifak görüşmesi yapan Yeniden Refah Partisi’ni de eleştiren Arıkan; "Yerel seçim tarihi yaklaştığında ittifak görüşmeleri başladı. Nasıl Erdoğan Bahçeli ile görüştü, Fatih Erbakan ile de görüşmeye devam etti. Bu görüşmelerin neticesinde bir açıklama zuhur etti. Nedir o açıklama? ’Biz 1 tane büyükşehir, İstanbul’dan 2 tane belediye talep ettik. AK Parti de bunu vermedi. O yüzden ittifak olmadı’. Şimdi arkadaşları dinliyorum, zehir zemberek iktidarla ilgili açıklamalarda bulunuyorlar. Şu soruyu sormak istiyorum; eğer siz sadece 1 ay önce cumhurbaşkanı deseydi ki ’İstanbul’dan Esenler’i, Sultanbeyli’yi size veriyorum, Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ni size veriyorum’ deseydi bugün zehir zemberek açıklama yapan arkadaşlarımız ne diyeceklerdi, nasıl bir cümle kuracaklardı? Siyaset omurga işidir. ’Milli Görüşçüyüm’ demek Erbakan hocanın yolundan gidebilmek. Erbakan’ın yolunu anlatmak değil, o yolda yürüyebilmek. Erbakan’ın yolu; oylama saatinde köşe bucak kaçarak meclisi terk etmek değil. Bütçe görüşmelerinde çıkıp bu arkadaşların yaptığı bütçeyi eleştirebilmek" diye konuştu.
"Ben Büyükkılıç’ın fotoğraflarını astım, o benim fotoğraflarımı indirdi"
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Cumhur İttifakı Kayseri Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Memduh Büyükkılıç’ın 90’lı yıllardaki seçim çalışmalarına bizzat katılarak fotoğraflarını astığını, ancak 2000’li yıllarda Byüükkılıç’ın kendi fotoğraflarını indirdiğini de sözlerine ekleyen Arıkan; "Memduh ağabeyin kardeşleriyiz. Ben, lise yıllarında başkanımdı kendisi, lise son sınıftayken kendisi milletvekili adayıydı. Dersten kaçar elektrik trafolarına resimlerini yapıştırırdım. Üzerimizde çok emekleri var. Hiçbir zaman onun şahsı ve hukukuna karşı eleştirim olmaz. Projelerini, icraatlarını tartışırız. 90’lı yıllarda ben onun resmini astım, 2000’li yıllarda o benim resimlerimi indirdi" dedi.