“Bir kentin bir ülkenin gelişmişlik ölçüsü o kentin yaya yollarında, parklarında, okullarında, kültür-sanat-spor merkezlerinde ve iş yerlerinde görülen, atipik gelişim gösterenler ile ileri yaşa sahip bireylerin sayısı ile orantılıdır”

Görevine devam eden veya yeni seçilen belediye başkanları, hizmette önceliği engelli vatandaşlar yararına kullanacaklar mı?  Onlar için verdikleri sözleri “Bir kentin bir ülkenin gelişmişlik ölçüsü o kentin yaya yollarında, parklarında, okullarında, kültür-sanat-spor merkezlerinde ve iş yerlerinde görülen, atipik gelişim gösterenler ile ileri yaşa sahip bireylerin sayısı ile orantılıdır. Ülkeyi yönetmeye giden yol belediyelerdeki başarıdan geçer.”

Yerel seçimler geride kaldı, başkan adayları hepimizin kullandığı ifadeyle engelli bireyler için bazı vaatlerde bulundu, seçim projelerinde erişilebilir kentlerden çokça bahsetti. Türkiye İstatistik kurumuna göre 3 yaş üzeri olup tüm vücut fonksiyonlarından bir veya birkaçını kullanamayan ve zihinsel yetersizliğe sahip olan bireylerin genel nüfusa oranı %12. Bu bireylerin aileleri de düşünüldüğünde toplumun hemen hemen %40’ının bu yetersizlik durumundan etkilendiğini söylemek mümkün. Birleşmiş Milletler Erişilebilirlik Yönergesine imza atmış olan, Olimpik ve Paralimpik oyunlara ev sahipliği yapmak isteyen, Avrupa Birliği müktesebatına göre erişilebilir kent sözü veren Türkiye’de belediyelerin karnesi nasıl?

Uzun yıllardır erişilebilir kent düzenlemeleri, engelliler için afet stratejisi ve engelsiz turizm

uygulamaları konularında eğitim veren, danışmanlık yapan ve erişilebilirlik konusunda pek çok

belediyeye açtığı davalarla bilinen Engelli hakları aktivisti Adem Kuyumcu ile gerçekleştirdiğim bir sohbette, ona bazı sorular yönelttim.

Erişilebilir Değil, Vicdansız Kentler Var!

Bu yerel seçim sürecinde de engellilerin sosyal yardım kavramı ile birlikte anıldığını söyleyen

Adem Kuyumcu, sosyal yardımların engelli bireyler ve ailelerinin hayatını geçici olarak

kolaylaştırdığını ancak sürdürülebilir olmadığını savundu. Bu bireylerin yardıma ihtiyaç duyanlar olarak ele alınmasının ve bu şekilde yaşamaya zorlanmasının, insan haklarına

aykırı olduğunu vurgulayan Kuyumcu, hedefin öncelikle engelli bireylerin evden çıkarılması

olması gerektiğini söyledi. Sosyal yardımın bir vicdan rahatlatmaya dönüşmemesi gerektiğinin

altını çizen Kuyumcu, “Bir kentte engelli bireyler ve ailelerinin herkes gibi hayata

katılabilmeleri için uygun yaya yolları, kamu binaları, toplu ulaşım araçları, spor, kültür, sanat

merkezleri yoksa o kenti yönetenlerin vicdanı yoktur” ifadesini kullandı.

Sözde Engelliler, Gerçekte Birilerine Para Kazandırmak İçin Yapılan Kötü, Gereksiz ve

Müsrif Uygulamalar Var!

Türkiye’de erişilebilir bir belediye var mı soruma, “standartlara en çok yaklaşan iki belediye

var” cevabını veren Kuyumcu “Yaptığımız incelemeler sonucu 81 il içinde toplu ulaşım

araçlarına teknik olarak erişilebilirliği %99 oranında sağlayan, yeni yapılan yaya yolları, yeşil

alanlar, spor tesisleri, kültür sanat merkezleri ve kent merkezlerinde engellilerin kullanımına ve

erişilebilirlik standartlarına tam uygun erişilebilir tuvaleti de olan il sadece İstanbul Büyükşehir

Belediyesidir. İlçe olarak baktığımızda da sadece Beylikdüzü Belediyesini görüyoruz. Diğerlerinde ise yapılanlar standartlara uygun olmadığı için kullanılamıyor. Bu, turistik bölgelerde maalesef böyle” diye cevap verdi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi ve bağlı ilçe belediyeleri bu noktada neredeler? Engelli bireylere, ailelerine, ileri yaştaki vatandaşlara yönelik nasıl bir hizmet faaliyeti içerisindeler? Bu konuda artık adaylıktan Başkanlığa yükselmiş, mazbatasını almış tüm Belediye Başkanlarını projeleriyle açıklama yapmaya davet ediyorum.

*

23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı…

KUTLU OLSUN

Dün, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin (TBMM) açılışının 104. yıl dönümü ve Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı her yıl olduğu gibi bu yıl da coşkuyla kutlamanın onur ve gururunu hep birlikte yaşadık...

“Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde, birlik ve beraberliğinden ödün vermeden, kanını ve canını ortaya koyarak bağımsızlık mücadelesi veren Azizi Milletimiz, 23 Nisan 1920’de TBMM’nin açılmasıyla kendi iradesini eline almıştır…

Cumhuriyetimizin ve TBMM’mizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, şehit ve gazilerimizi, rahmet, minnet ve şükranla anıyor, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın ülkemizin ve dünyanın bütün çocuklarına sağlık, mutluluk ve de huzur getirmesini diliyorum…

Sabri Aslışen / Ankara

24 Nisan 2024